Hayat kurtaran antibiyotiklerin her ilaç gibi yan etkileri vardır. Ender de olsa öldürücü olabilirler. Yerinde kullanıldığında riskleri yararlarına göre çok düşüktür. Gereksiz kullanıldıklarında ise risk kabul edilemeyecek kadar yüksektir...
Oya Hanım gönderdiği elektronik postada, antibiyotiklerin mikroplara direnç oluşturmalarının yanı sıra alerji yaparak tehlikeli olabileceklerini de hatırlatıyor. Öksürük için verilen antibiyotiğin başına neler açtığını anlatıyor:
“62 yaşındayım, diyabet dışında bir sağlık sorunum yok. İki ay kadar önce 1 haftadır devam etmekte olan burun tıkanıklığı ve öksürük nedeniyle doktora gittim. Muayene ve akciğer röntgeni çekildikten sonra ciddi bir şey olmadığı ama sinüzit ve bronşit olduğum söylendi. Her ihtimale karşı antibiyotik almam tavsiye edildi. Doktor ‘sipro’ diye bir ilaç yazıyorum kutu bitene kadar günde bir tane alacaksın dedi.
Reçeteye yazıldığı gibi ilacı kullanmaya başladım. Ertesi gün yataktan kalktığımda her tarafımın ağrıdığını fark ettim. Bir gün sonra ağrılarım daha da arttı, yürümem bile güçleşti. Kulaklarım çınlıyor, başım dönüyor, midem bulanıyordu. ‘Her halde bu antibiyotik işe yaramıyor, hastalığım ilerledi’ diye düşünerek tekrar doktora gitmeye karar verdim. Otobüs durağından hastaneye yürürken sol topuğumun üstünde bir acı hissettim, sanki birisi arkadan tekme atmıştı. Etraftan gelenlerin yardımıyla acı içinde hastanenin acil servisine gidebildim.”
1- En sık rastlanan sorunlar
Antibiyotiklerin çeşitlerine ve kullanan kişinin özelliklerine göre birçok yan etkileri vardır. Bunların kimi alerjik kimi alerjik değildir. Bu şekilde sık rastlanan yan etkiler görülse de bunların dışında da birçok olumsuzluk görülebilir.
Oya Hanım’ın sorununun ne olduğunu çözmek kolay değil. Lakin klasik bir alerjik reaksiyona benzemiyor. Kendi düşündüğü gibi hastalığının ilerlemesine bağlı olabilir. Ama yaygın şikâyetlerin hepsini, hele topuğunda oluşan ani ağrıyı bu yolla açıklamak mümkün değil. Sorun, aldığı antibiyotiğin yan etkilerine bağlı olabilir.
Antibiyotiklerin en sık rastlanılan yan etkileri mide ağrısı, bulantı, kusma ve ishal gibi rahatsızlıklarıdır. Bu şikâyetler sindirim sistemi sorunları olanlarda daha kolay ortaya çıkar.
Görmeyi bile etkiler
Baş dönmesi, baş ağrısı, kulak uğultusu, tad almada bozukluklar da ender olmayan yan etkilerdir. Bazı antibiyotikler iç kulak ve duyma sinirlerini etkileyip sağırlığa yol açabilir. Güçlü bir antibiyotik grubunun, ender de olsa, gözün arkasındaki retina tabakasını zedeleyerek görmeyi bozduğu olur.
Birçok ilaç böbreklerde süzülüp idrarla atılır. Süzmeyi yapan hücrelere zarar verip, böbrek yetersizliğine yol açabilen antibiyotikler vardır. Bazen böbreklerde bir olumsuzluk olmaz ama idrar yapmakta güçlük ve yanma ortaya çıkabilir.
Her şey alerji değil
Başka ilaçlarda olduğu gibi antibiyotik alanlarda da birçok yan etki oluşabilir. Bu yan etkiler mutlaka alerjik reaksiyon değildir. Tam aksine, Oya Hanım’da olduğu gibi çoğu alerjiye bağlı olmayan yan etkilerdir. Her yan etkiyi alerji olarak nitelemenin uzun dönemde zararları olabilir.
Örneğin penisilin grubundan bir ilaç alan kişide ilaç mide bulantısı ve kusma nedeniyle kesilmiş ve bu etki alerji diye nitelenip kayıtlara geçmişse veya hasta benim penisiline alerjim var derse, doktorlar bundan sonra çok gerekse bile hastaya penisilin ailesinden hiçbir ilacı kullanamaz. Bu ender rastlanan bir durum değildir. Oysa, penisilin alerjisi olduğunu söyleyen 10 hastadan sadece birinde ilaca karşı ciddi alerjik reaksiyon tehlikesi vardır.
İlacı aldıktan sonra nefes almada güçlük, kalpte çarpıntı, deride kabarık kızarıklıklar oluşursa ciddi bir alerjik reaksiyonundan şüphe etmek gerekir.
2- Ölüme kadar götürebilir!
Gerçek alerji ölüme kadar götüren ciddi sonuçlar doğurabilir. Sadece antibiyotikler değil birçok ilaç ve doğal madde alerjiye yol açabilir. Fıstık yiyince ya da arı sokunca şişen, solunumu güçleşen insanlar var. Antibiyotiklerin en korkulan yan etkilerinin başında alerji gelir. Bu reaksiyonların çoğu kaşıntı, deride çabuk yayılan kızarık kabartılardan ibarettir. Ender de olsa daha ciddi sorunlarla karşılaşılabilir. En ciddi olanı ‘anaflaksi’ denen durumdur.
Alerji yapan ilaç, besin ya da böceğin zehiri kısa sürede deride şiddetli kaşınma, ürtikere benzer değişiklikler, boğazda sıkışma, nefes almakta güçlük, kan basıncında düşmeye bağlı fenalık hissi, bayılma ve bilinç kaybına yol açar. Birkaç dakika içinde müdahale edilmezse ölüm tehlikesi vardır.
3- Güçlü bir savunma
Kanda ve dokularda savunma görevi yapan bir çeşit akyuvar olan hücreler daha önceden tanıdıkları antibiyotik veya başka bir maddeyi (sarı üçgenler) özel moleküller aracılığıyla bağlarlar. Daha sonra harakete geçip içlerindeki keseciklerde bulunan histamin ve benzeri maddeleri (mavi noktalar) dokuların içine saçarlar. Saçılan maddeler hem damarları genişletir hem de kılcal damarlardan dışarı sıvı sızmasına yol açar. Sızan sıvıyla dokular şiser, genisleyen damarlar tansiyonun düşmesine yol açar. Kısacası, olumsuz olaylar zincirinin tetiği çekilmiş olur.
Allerji bağışıklık sistemimizin yabancı bir maddeye aşırı hassas davranması sonucu ortaya çıkar. Allerjen denilen allerji yapıcı maddeyle vücut daha önce en az bir kez tanışıp hazırlık yapmıştır. Allerjilerin bir çoğu, anaflaksinin aksine hayati tehlike veya kalıcı hasar oluşturmaz.
Olumlu etkisi de güçlü olumsuzu da
Oya Hanım’ın başına gelenler tüm dünyada kısaca ‘cipro’ olarak adlandırılan antibiyotiğin yan etkisiyle oluşmuş bir durum. Alerji değil. Sadece ‘cipro’nun değil, mensubu olduğu ‘fluorokinolon’ adlı antibiyotik grubundaki diğer antibiyotiklerin ender de olsa çok ciddi olumsuz etkileri olabiliyor.
Uzmanlar çok güçlü olan bu antibiyotiklerin başka seçenekler varken kullanılmaması gerektiğini söylüyor. Diğer birçok antibiyotiğin kullanılabileceği çok ciddi olmayan durumlarda verilmelerini bir sineği balyozla öldürmeye çalışmaya benzetiyorlar.
Oya Hanım’ın belki antibiyotik tedavisine gerek olmayan rahatsızlığında en güçlü antibiyotiklerden birini kullanması tüm vücudu olumsuz etkilediği gibi topuğu baldırdaki kaslara bağlayan aşıl kirişinde de yırtılmaya yol açmış. Topuğun üstünde ortaya çıkan ağrının nedeni olan yırtılma bu grup antibiyotiklerin ender görülen ama çok ciddi bir yan etkisi. Ama buna da şükretmek gerek, ‘fluorokinolon’ grubu ilaçların daha ciddi yan etkileri var.
4- Kalp düşmanı
Emekli askerlerde yapılan araştırmada, cipro ve ona benzer güçlü bir antibiyotiğin (sarı çizgi), bir çeşit penisilin olan amiksisiline (kırmızı çizgi) göre çok daha fazla öldürücü çarpıntı ve ölümlere yol açtığı, ölümlerin 10 gün boyunca giderek arttığı saptandı.
‘Annals of Fam ily Medicine’ adlı tıp dergisinin bu ayki sayısında yayınlanan bir bilimsel makalede, cipro ve benzeri antibiyotiklerin kalbe öldürücü etki yapabilecekleri belgeleniyor. ABD’de emekli askerlere bakan hastanelerde tedavi görmüş olan yaklaşık 2 milyon kişi üstünde yapılan bu çalışmadan, cipro veya aynı antibiyotik ailesinden bir başka ilacı alan insanlarda tehlikeli kalp çarpıntılarının ve ölümlerin, ilaç almayan veya daha az güçlü bir antibiyotik alanlara göre çok daha sık görüldüğünü öğreniyoruz.
5- Fırtınaya yol açan ilaç
‘Fluorokinolon’ gurubu antibiyotiklerin ölümcül çarpıntılara yol açabileceğini gösteren başka araştırmalar da var. Bu ilaçlar kalp hücrelerinin kasılması için gerekli olan elektrik akımının yayılmasında bazı düzensizliklere yol açarak öldürücü olabilen çarpıntılara zemin hazırlıyor. Böylesine ciddi yan etkileri olan ilaçlar niye piyasadan çekilmiyor diye sorabilirsiniz. Bu etkiler bin kişide bir görülen oldukça ender olumsuzluklar. Tabii ki, milyonlarca insanın bu ilaçları kullandığı düşünülürse hafife alınamayacak bir risk. Buna karşılık, iyi bir seçeneğin olmadığı ağır enfeksiyonlarda, hastalığın riski çok daha yüksek olduğu için hayat kurtarıcı olan bu ilaçları yasaklamak düşünülemez.
Son söz: Tıbbın temel kavramlarından biri yarar risk oranının iyi hesap edilmesidir. Antibiyotikler için de bu kavram geçerlidir. Yerinde kullanıldıklarında, bu oran genellikle çok yüksek, gereksiz yere alındıklarında ise çok düşüktür.
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024