Birleşmiş Milletler
Eylülde yapılan Birleşmiş Milletler üst düzey sağlık toplantısında kalp damar hastalıkları, diyabet, kanser ve kronik akciğer hastalıkla-rının tüm dünyanın ama en çok alt ve orta gelirli ülkelerin ekonomilerini tehdit ettiği belirtildi. Altta yatan nedenin globalleşen sağlıksız yaşam tarzı olduğunun altı çizildi.
Global sorun
Bu hafta yayınlanan 187 ülkenin verileriyle yapılan bir seri araştırma küresel sağlığın fotoğrafını veriyor. Kalp damar hastalıkla-rının dünyada başta gelen ölümün nedeni olduğunu, her dört kişiden birinin hayatını bu nedenle kaybettiğini, en çok hastalık ve maluliyete yol açan iki etkenin yüksek tansiyon ve sigara olduğunu öğreniyoruz.
Şekerli içecekler
New York belediye başkanının şekerli içeceklere savaş açması hararetli tartışmalara yol açtı. Ekim ayında yayınla-nan karşılaş-tırmalı iki araştırma, başkanı haklı gösteren sonuçlara ulaştı: İster normal ister fazla kilolu olsunlar, şekerli içecekleri bolca tüketen çocuklar şişmanlıyor, az veya hiç tüketmeyenlerde fazla kilolu olanlar çok daha az.
Kolesterol ilaçları
2012 kolesterol ilaçları açısından ilginç bir yıldı. Statinlerin yan etkileri çok konuşulduysa da, yüksek riskli hastalarda bu ilaçların yararlarının çok daha fazla olduğu gösterildi. Çok ümit bağlanan iyi kolesterolü yükselten bazı ilaçların ise işe yaramadığı ortaya çıktı. Kötü kolesterolü çok düşüren yeni sınıf ilaçlarla yapılan ilk deneyler ümit verici bulundu.
Dirençli tansiyon
Üç dört ilaç almasına rağmen tansiyonu bir türlü düşmeyen hastaların böbrek damarlarındaki sinirlerin kasıktan sokulan bir telle yakılması başarılı olacak gibi görünüyor. Küçük sayıda hasta üzerinde yapılan araştırmalar yüz güldürücü. Yüksek tansiyon tedavisinde devrim yapabilecek bu yöntemle ilgili büyük araştırmalar devam ediyor.
Acil müdahale
Son 50 yılda kalp krizinin tedavisinde çok yol alındı. Bu başarıların hemen hepsi hastanın hastaneye ulaştıktan sonraki tedavisiyle ilgiliydi. Avrupa Kalp Derneği’nin birkaç ay önce yayınlanan kılavuzunda hastane öncesi bakım ve koordinasyonu iyileştirilip acil müdahalelerin daha hızlı hale getirilmesi gerektiğinin altı çiziliyor.
Kalp masajı
Araştırmalar kalbi duran bir kişide ölümü önlemek için yapılan canlandırma işleminde solunum için çaba sarf edileceğine etkili ve gerekir-se uzun bir kalp masajı yapılması-nın başarıyı artırdığını gösteriyor. Kalp masajıyla hayata tutunan kişinin kalbinin normal atmasını sağlama-nın yolu ise bir an önce elektroşok vermekten geçiyor.
Baypas mı stent mi?
Koroner damarlardaki darlığın ötesine kan ulaştırmak gerektiğinde stent uygulaması birçok hasta için çok uygun bir yöntemdir. Ama bu yıl açıklanan bazı araştırmalar, darlıklar çok ve karmaşıksa hele bir de hasta diyabetikse baypas ameliyatı yapılmasının daha uygun olacağını gösteriyor.
İlaçla tedavi
2012’nin en çok tartışılan konularından bir diğeri de damar darlığının baypas yapılmadan stent takılmadan ilaçla tedavi edilip edilemeyeceğiydi. Eğer hastanın şikâyeti yoksa ve yapılan testler kalp kasında ciddi bir kansızlık olduğunu göstermiyorsa tıbbi tedavi denilen ilaç ve sağlıklı hayat tarzının yeterli olduğunda çoğu uzman hemfikir.
Pıhtı önleyiciler
Son yıllarda geliştirilen, aspirinden daha güçlü etkileri olan kan pulcuklarını baskılayan ilaçlar ve emektar kumadin hapı yerine kullanılabilecek pıhtı önleyiciler hakkındaki tartışmalar devam ediyor. Bir yandan güçlü etkileri nedeniyle hastalara yeni ümit vaat eden bu ilaçların kanamayla ilgili yeni sorunlar yarattığını da belirtmeliyiz.
Kök hücre tedavisi
Zayıflamış kalplerin güçlendiril-mesinde büyük ümitler beslenen kök hücre tedavisinde 2012’de önemli aşamalar kaydedil-di: Kalbin kendi hücrelerine uygulanacak işlemlerle yeni kalp hücreleri elde edilebileceği gösterildi. 2012 Nobel Ödülü de embriyo hücrelerine ihtiyaç duymadan kök hücre tedavisinin kapısını açan bilim insanlarına verildi.
Kalp destek cihazları
Ağır kalp yetersizliği için yıllardır etkinliği yüksek bir ilaç bulunamadı. Kalp nakilerinde de organ sayısının çok kısıtlı olması büyük bir sorun. Göğsün içine yerleştirilen kısa adı ‘LVAD’ olan cihazlar kalbin yeterli kan pompalanmasına yardım ederler. Eskiden geçici olarak iş gören LVAD’ler artık kalıcı bir çözüm olarak kullanılıyorlar.
Hasta merkezde
Geçtiğimiz yılın önemli tartışmalarından bir diğeri de hasta hekim ilişkisi üstünde yoğunlaştı. Asırlardır merkezinde doktorun olduğu bu ilişkide giderek hasta da söz sahibi oluyor. Çağdaş tıp anlayışı, hastanın duygularını, değerlerini, isteklerini göz önüne alıp, tercihlerine değer vererek ilişkide eşitlik sağlanmasını gerektiriyor.
Gereksiz işlemler
Araştırmalar teşhis ve tedavi için yapılan işlemlerin bir bölümünün gereksiz olduğunu gösteriyor. Sağlık harcamalarını artırmanın yanı sıra hastalara da zarar verebilen bu tür işlemleri önlemek için sağlık çalışanlarının, hastanelerin, sigorta şirketlerinin hasta temsilcilerinin katıldığı çok yönlü çalışmalar yapılıyor.
Radyasyonun zararları
Röntgen ışınlarının kullanıldığı görüntüleme yöntemleri tıbbın her alanında büyük gelişmelere yol açtı. Aynı kişide sık sık radyasyonun kullanılarak yapılan incelemelerin yaratacağı zararlı etkiler doktorları endişelendiriyor. Bu yöntemleri gerekmedikçe kullanmamak, kullanıldığında da dozu en az düzeyde tutmak gerektiğinde uzmanlar hemfikir.
Doktora şiddet sürüyor
Türkiye’de sağlık çalışanlarına yönelik şiddet sürüyor. Son 7 ayda Sağlık Bakanlığı’nın ilgili birimine 1500 doktora şiddet uygulandığı bildirilmiş. Gaziantep’te katledilen Dr. Arslan’dan, İstanbul Kardiyoloji Enstitüsünde linç edilmeye çalışılan doktorlara kadar tüm meslek mensuplarını tehdit eden bu toplumsal hastalık gerçekte şiddete maruz kalanlardan çok daha geniş bir hekim kitlesini derinden yaralıyor.
Sağlıklı beslenme
40 ülkede kalp hastası veya diyabetik olan 30 binden fazla kişinin yaklaşık 5 yıl izlendiği büyük bir araştırmada meyvadan, sebzeden, kepekli tahıllardan, balıktan zengin beslenmenin kalp damar hastalıklarından ölüm riskini üçte bir oranında azalttığı görüldü. İki hafta önce yayımlanan bu sonuçlar sağlıklı beslenmenin öneminin en yeni kanıtları.
Düzenli egzersiz yapın
2012’de hareketli yaşamın ve düzenli egzersizin koruyucu etkisini gösteren yeni araştırmalar yayınlandı. Hepsinin mesajı aynı: Hareketli bir yaşam uzun ve sağlıklı bir ömür demek. Buna karşılık ülkemizde durum pek iç açıcı değil. Sağlık Bakanı eylül ayında Türkiye’de her üç yurttaştan 2’sinin hareketsiz olduğunu açıkladı.
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024