Orhan Beşikçi

Orhan Beşikçi

-

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı Sayın Ahmet Altan, Koordinatör Sayın Oktay Bilgin ile birlikte Halkapınar’a gittik. Halkapınar’a gitmeden önce yolumuzun üzerinde bulunan, hepsi ayrı bir anlam yüklü Cumhuriyet dönemi çeşmelerini ve anıtları ziyaret ettik.

Polis Şehitliği’ne gelişi güzel atılmış olan Cumhuriyet dönemi çeşmelerinin güvenli bir yere kaldırılması, mahalleye ve semte adını veren Kocakapı’nın yıkık kemerinin onarılması gezinin konusu oldu. Sonra Servilitepe Su Pompa İstasyonu’na doğru yürüdük. Yüz yılı aşan bir tarihe sahip, günümüzde kullanılmayan Servilitepe Su Pompa İstasyonu’nun uzun süreden beri kapalı olan kapıları açılınca eski su motorlarıyla karşılaştık. Daha önce buraya Başkan Danışmanı Sayın Hasan Tahsin Kocabaş’la birlikte gelmiştik. Çatıdan giren hırsızlar tarafından içerideki motorların bakır kablolarının çalındığını gördük. İzmir su tarihinde adı geçen tarihi istasyonun yapılış öyküsünü, müzelik su motorları ve ekipmanlarıyla müze yapılmasını konuştuk. ;;

Halkapınar milli park ilan edilsin



Yolumuzun üzerinde bulunan Kervan Köprüsü’nü yakından görmek için farklı yollar denedik, Trafik otoparkı bahçesinden köprüyü görmeye çalıştık başaramadık. Bu alanda kurulacak seyir terasıyla tarihi köprü İzmirliler tarafından görünür hale getirilebilirdi.

Buradan ayrılıp bir zamanlar Diana hamamlarının bulunduğu, Evliya Çelebi’nin ağaçlarından, bülbüllerinden, tılsımlı balıklarından bahsettiği kıymeti bilinmemiş Halkapınar’a gittik. Halkapınar İzmirlilerin yakın zamana kadar ziyaret ettiği mesire yeriydi. Prof.Dr. Şadan Gökovalı Hoca, “İzmiriçe’nin Tacı Kadifekale” kitabında 1960’lı yılların Halkapınar’ını şöyle anlatır. “İzmir Belediyesi’nin özel toplantıları burada yapılırdı. Belediyede ESHOT’ta ve belli süre çalışmış personeli ödüllendirmek için Halkapınar mesiresinde törenler yapılırdı. Göl kıyısındaki ulu çınar ağaçlarının gölgesinde mangallar yakılır yenilir içilir hoş vakit geçirilirdi”. Önce kâğıt, arkasından Belçikalıların inşa ettiği su fabrikası gün geldi gölü kuruttu. Şimdi de gölün üzerine çok katlı hizmet binası inşa ediliyor…

Halkapınar Gölü binlerce yıldır İzmirlilere nimetlerini sunuyor, doğal pınarların beslediği böylesine tabiat harikası bir göl her kente kısmet olmaz. İsteğimiz, gölün üzerine çok katlı bina yapılmasın, pınarları yönünü değiştirmesin, Halkapınar milli park ilan edilsin. Sayın Danışman Ahmet Altan, Koordinatör Oktay Bilgin, çok dikkatli ve duyarlı insanlar, kendilerinden güzel haberler bekliyorum. Bir gün hep birlikte Halkapınar mesiresinde piknik yapmak umuduyla…