Gerçek Bodrum’u görmek ve tanımak isterseniz Halikarnas Balıkçısı’nı rehber edinin kendinize; her adımınızda Bodrum’u, insanlarını, mitolojik hikâyeleri, denizi, denizcileri anlatacaktır size
Mausolos döneminde yapılan Bodrum Kalesi, 15. yüzyılda Sen Jan Şövalyeleri tarafından bugünkü haline getiriliyor.
Gözlerinin içi gülen bir adam ve bir yazı karşılar sizi Bodrum’un girişinde. Bodrum’u Bodrum yapan adamdır o karşınızdaki: Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabaağaçlı. O koca sesi yankılanır kulaklarınızda:
MERHABA!
“Yokuşbaşı’na geldiğinde Bodrum’u göreceksin.
Sanma ki geldiğin gibi gideceksin!
Senden öncekiler de öyleydiler,
Kalplerini Bodrum’da bırakıp döndüler!”
Bodrum sürgünü
17 Nisan 1890’da tarihçi, yazar, vezir Mehmet Şakir Paşa, Girit’te sefirken dünyaya gelen Cevat Şakir’in çocukluğu babasının atandığı Atina’da, beş yaşından sonra da Büyükada’da geçti. Robert Kolej’in ilk mezunlarından Cevat Şakir, İngiltere’de Oxford Üniversitesi’nde Yakın Çağlar Tarihi bölümünde okudu. Yurda dönünce çeviriler yaptı, çeşitli gazete ve dergilere yazılar yazdı. 1925 yılında yazdığı bir yazı nedeniyle üç yıl kalebentlik cezasıyla Bodrum’a sürüldü. Burada yaklaşık 25 yıl kaldı ve bu beldenin Karia çağındaki adından esinlenerek “Halikarnas Balıkçısı” takma adını kullanmaya başladı. Bodrum’un gelişmesine ve Anadolu uygarlığının tanınıp tanıtılmasına olağanüstü katkılarda bulundu. Çocuklarının öğrenimi için İzmir’e yerleşti ve 13 Ekim 1973’te İzmir’de öldü. Bodrum’da manevi evladı Şadan Gökovalı ile birlikte seçtiği yere gömüldü.
Çağdaş Homeros
Halikarnas Balıkçısı, yalnızca deniz hikâyeleri yazan bir yazar değil, Anadolu gerçeğini anlatan çağdaş bir Homeros’tu. Bodrum’u, Ege turizmini yaratmıştı. Türk rehberlerinin duayeniydi. Pek çok yabancı devlet adamı ve ünlü, “Bana Halikarnas Balıkçısı ne zaman rehberlik edecekse Türkiye’ye o zaman gelmek isterim” derdi.
Bugün Bodrum’da attığınız her adımda Cevat Şakir vardır. Bu bakir beldeyi aşkla tutkuyla sevmiş, her köşesini insanlarıyla, hikâyeleriyle ve tarihiyle anlatmıştır kitaplarında.
Onun adının verildiği caddedeki ağaçları, Bodrum’daki bitkileri hep kendi elleriyle dikmiştir. Bodrum’un, Bodrum Kalesi’nin, Dünyanın Yedi Harikası’ndan biri olan Halikarnas Mozolesi’nin dünyaca tanınmasına öncülük etmiştir.
Maviyle gezme kültürü
Bodrum denince akla gelen Mavi Tur geleneğini de başlatan o ve arkadaşlarıdır. Halikarnas Balıkçısı’nın öncülüğünde; Azra Erhat ile Mavi Yolculuk’un isim babası Sabahattin Eyüboğlu, Bedri Rahmi Eyüboğlu gibi Türkiye’nin entelektüel pek çok ismi, Anadolu’nun Ege kıyılarındaki doğal ve kültürel güzellikleri içindeki bu yolculukları birlikte yaptı. Mavilikler eşliğinde yazdılar, çizdiler, sohbet ettiler, yaratıp ürettiler. Arkalarında çok büyük eserler bıraktılar, Anadolu gerçeğini tüm yaşamları boyunca anlattılar. Halikarnas Balıkçısı ve dostları, kendilerini takip edenleri, okuyanları yalnızca müthiş bilgilerle donatmakla kalmadılar, gezme kültürünü de öğrettiler. Bodrum’u, Ege’yi, Anadolu’nun gerçek tarihini Halikarnas Balıkçısı’nın başta “Anadolu’nun Sesi” olmak üzere tüm kitaplarıyla, Azra Erhat’ın da Halikarnas Balıkçısı’nın anısına yazdığı “Mavi Anadolu” kitabıyla keşfedin.
Gerçek Bodrum
Balıkçı, o çok sevdiği Bodrum’un tepelerinde, âşık olduğu Ege’nin “arşipel mavisi” dediği rengine bakarak yatıyor bugün. Azra Erhat şöyle anlatır mezarının yerini: “İyi seçmişti yerini Balıkçı. Bir yanda deniz gözüküyordu, girintili çıkıntılı bir koy, karşısında koca koca dağlar. Bütün Bodrum özelliği el altında.”
Gerçek Bodrum’u görmek ve tanımak isterseniz “Anadolu’nun sesi” Halikarnas Balıkçısı, size o tepede ve Bodrum’da attığınız her adımda Bodrum’u, insanlarını, mitolojik hikâyeleri, denizi, denizcileri anlatacaktır.
Bırakın, Ege’nin rüzgârı da kulağınıza büyük ustaların onun için söylediklerini fısıldasın:
- “Cevat Şakir büyük şair! Hiçbirimiz onun ayarında klâsik mânâsıyla, lirik anlayışla şair olamadık.” Nazım Hikmet.
- “Bizden Nobel’e aday düşünülünce, Halikarnas Balıkçısı ilk aklıma gelen ad oluyor.” Yaşar Kemal.
-“Anadolu gibi yurdun, Balıkçı gibi dostun olsun.” Azra Erhat.
- “Ne mutlu Balıkçı’ya ki Anadolu’su, ne mutlu Anadolu’ya ki Balıkçı’sı var.” Şadan Gökovalı.
Cevat Şakir’in mavi turdan fotoğrafları Bodrumlu arşivci Ali Şengün’ün Facebook eskibodrumarşivi’nden alınmıştır.