Zülfü LİVANELİ
TEK tanrılı büyük dinlerin ve peygamberlerin hepsinin
Ortadoğu toprağından çıkıp dünyaya yayılması bir rastlantı mı acaba?
Niye
İskandinavya'da,
Uzakdoğu'da,
Avrupa'da oluşmamış bu dinler?
Niye peygamberler
Alman, Fransız, Latin kökenli olmamış da
Yahudi ve
Arap kavimlerinden çıkmış?
* * *
BU soruya yarı şaka yarı ciddi,
"Çünkü peygamberlere en çok Ortadoğu'da ihtiyaç duyulmuş!" cevabını verebilirsiniz.
Demek ki
dünya halkları arasında en bozulmuş, yoldan çıkmış olanlar, bu bölgenin insanları.
Kuşaklar boyu gelen peygamberler
Ortadoğu halklarını yola sokmaya, aklın yoluna davet etmeye ve düzgün insan olmaya çağırmışlar.
Öldürmemeyi, çalmamayı, yalan söylememeyi, hırsa kibire kapılmamayı, abdest alarak temizlenmeyi öğütlemişler.
* * *
ORTADOĞU'nun bugünkü durumuna bakınca bu görüşe hak vermemek mümkün değil.
Saddam Hüseyin adında bir
Arap çıkıyor: İnanılmaz kişisel hırsları yüzünden, petrol zengini ülkesini sekiz yıl
İran'la savaştırıyor. Sonuç: Yüzbinlerce ölü, savaşın çökerttiği
ekonomi, acı çeken Irak halkı.
Bununla da yetinmeyerek kendi halkını kimyasal silahlarla zehirliyor.
Damatları başta olmak üzere, kendisine karşı çıkan herkesi idam ettiriyor.
Oğlu
Uday, oyununu beğenmediği futbolcuları dövdürüyor.
Böyle bir adamın onurundan sözetmek de bizim Türk büyüklerine düşüyor.
* * *
BİZ de
Ortadoğu'ya ucundan kıyısından bulaştığımız için, iki yakamız bir araya gelemiyor.
Çünkü aklın, erdemin ve doğrunun egemen olduğu bir düzende yaşamıyoruz.
Küçücük insanların, minicik hırsları çarpışıyor ve bu milyonlarca ego çatışmasından ortaya çıkan akıl dışı bir düzende başları ayak, ayakları baş yaparak sürüklenip gidiyoruz.
Batı düşüncesi,
Descartes'ın
"Düşünüyorum o halde varım!" cümlesine dayanır.
Biz toplumun tanrıları haline getirdiğimiz arabeskçilerle, doğru dürüst düşünme yeteneğine sahip olmayan siyasetçileri başımızın üstünde taşıyıp, bu toprağın gerçek değerlerini aşağılayarak bütün dünyaya bir tek şeyi kanıtlamaya çalışıyoruz.
"Düşünmüyorum; bu yüzden varım!"
Aynen diğer
Ortadoğu halkları gibi.
Türkiye'nin bu kafayla nereye varacağını hep birlikte göreceğiz.
* * *
EĞER
Saddam Hüseyin Türkiye'de doğup da politikaya atılsaydı, fikirleri, tutumu ve görünüşüyle Türkiye'nin en çok saygı gören insanlarından biri olurdu.
Basında hergün bu milliyetçi, ciddi ve güçlü politikacıya methiyeler okurduk.
Çünkü
Saddam'ın tarzı, bu ülkedeki düzenin ruhuna da uygun düşüyor.
Saddam benzerlerine yaptığımız muameleye baksanıza...
Yazara Emaillivaneli@milliyet.com.tr