Kült filme yeni kabuk

Doksanların ünlü animesi “Kabuktaki Hayalet / Ghost in the Shell”, uzun süren yapım sürecinin ardından başrolünde Scarlett Johansson’ın yer aldığı canlı aksiyon yeniden çevrimiyle izleyiciyi bir kez daha insan ve makinenin sınırını sorgulamaya davet ediyor. Ama öncülünden çok daha basit ve anlaşılır bir şekilde ve Hollywood sosuna batırılmış olarak.

Ana karakter, insan beynine ve robot vücuduna sahip Major. Özel bir polis biriminde çalışan Major, bir yandan varoluş sorunları yaşarken diğer yandan ekibiyle birlikte teknoloji firması Hanka Robotic’in üst düzey yöneticilerini öldüren kişinin peşine düşüyor.

“Matrix” serisine fikrini veren 1995 yapımı animasyon, izleyicinin noktaları birleştirme gücüne güvenmesinin yanı sıra siberpunk atmosferini güçlü bir şekilde sağlıyordu. O dönemin teknolojik gelişmelerinin yarattığı belirsizliğe vurgu yapması da kültleşmesinde önemli bir rol oynadı. Yeniden çevrim ise izleyiciye sürekli açıklamalar yapıyor ve öncülünün bıraktığı gri alanlarını siyah ya da beyaza boyuyor. Ayrıca ilk filmin meselelerinin “Matrix”in ardından yeterince tartışılması zamanın ruhunu yakalayan bir yeniden çevrime değil, filmi sıradan bir bilimkurgu aksiyonuna indirgiyor. Daha önce “Pamuk Prenses ve Avcı”yı yöneten Rupert Sanders’ın en güçlü olduğu alanın siberpunk atmosfer olduğu söylenebilir.

“Kabuktaki Hayalet / Ghost In the Shell”
Yön.: Rupert Sanders Oyn.: Scarlett Johansson (Major), Pilou Asbaek (Batou), Takeshi Kitano (Aramaki), Juliette Binoche (Dr. Ouelet), Michael Pitt (Kuze) Sen.: Jamie Moss, William Wheeler Gör.: Jess Hall Müz.: Lorne Balfe, Clint Mansell

II. Dünya Savaşı’nda bir hayvanat bahçesi

“Balinanın Sırtında” ile dikkat çeken yönetmen Niki Caro yeni filmi “Umut Bahçesi / Zookeeper’s Wife”ta bir kez daha güçlü bir kadını merkeze alıyor. Gerçek bir hikayeden yola çıkan film, II. Dünya Savaşı sırasında Varşova’da geçiyor. Eşi Jan’la (Johan Heldenbergh) bir hayvanat bahçesi işleten Antonina (Jessica Chastain), Naziler tarafından Varşova gettosu kurulduktan sonra buradan kaçırdıkları Yahudileri saklar. Film, aşırı cilalanmış hikaye anlatımına sahip ve klişelerle bezeli. Dolayısıyla hikayesinin gücünün hakkını veremeyen bir film.

Haftanın diğerleri

- Fransız sinemasının dikkat çeken yönetmenlerinden Bertrand Bonello’nun yeni filmi “Nocturama: Paris Yanıyor / Nocturama”, bombalı saldırı planlayan bir grup genç üzerinden tartışma yaratacak bir konuya el atıyor. Filmin oyuncu kadrosunda Finnegan Oldfield, Vincent Rottiers ve Hamza Meziani bulunuyor.

- DreamWorks Animation imzalı “Patron Bebek / The Boss Baby”, “Madagascar” serisinde imzası bulunan Tom McGrath’ın yönettiği bir animasyon. Film, bir bebek ve yedi yaşındaki abisinin bir komployu durdurma çabalarını anlatıyor.

- Haftanın üç yerli filminden biri Can Ulkay ve Mutlu Karadoğan’ın yönettiği “Sarıkamış Çocukları”. Film, 1915’te Sarıkamış Cephesi’ne giden iki çocuğun hikayesi. Doğa Can Anafarta’nın yönettiği “Biz Size Döneriz” üniversite mezunu bir arkadaş grubunun ilişkilerine ve iş bulamamasına eğilen bir komedi.
Nisan Akman’ın yönettiği “Aşk Uykusu” ise başrollerini Gökçe Bahadır ve Alican Yücesoy’un paylaştığı, aldatılan bir kadının yaşadıklarını merkeze alan bir yapım.