Bu yılki Cannes Film Festivali’nden büyük ödül Altın Palmiye ile dönen “Kare / The Square”, bir modern sanat müzesi müdürü üzerinden eleştiri oklarını topluma yönlendiriyor.
2014 yapımı “Turist”le büyük ilgi gören ve Avrupa toplumu, aile ve erkeklik hallerine sert eleştirileri mizahla getiren İsveçli yönetmen Ruben Östlund, “Kare / The Square”le bu kez kamerasını çağdaş sanat dünyasına çeviriyor. Östlund’a bu yıl Cannes’ın büyük ödülü Altın Palmiye’yi kazandıran film, yönetmenin mevzu ettiği konuları ve kurduğu üslubu devam ettirdiği bir yapım.
Merkeze alınan karakter Stockholm’de bir modern sanat müzesinin küratörü Christian. Dışarıdan kendisine güvenli, işine bağlı ve “kusursuz” görünen Christian, hayatında beklenmedik küçük krizler çıktığında kırılganlıkları, egoizminin sonuçları ve erkekliğin üzerine kurulduğu zeminin sallantısıyla yüzleşmek zorunda kalacaktır.
Refahın ve düzenin eksiksiz göründüğü Avrupa kültüründeki sterilliğin ne kadar sorunlu olduğunu sanat dünyası ve elbette Christian üzerinden gösteren Östlund, bir kez daha güven ihtiyacının elzemliğine ve gerçek bir iletişimin nasıl kurulup kurulamayacağına kafa yoruyor ve izleyicisinden de bunu talep ediyor. Östlund’un elindeki en büyük araç bir kez daha karakterlerine karşı oldukça acımasız olan bir mizah. Dolayısıyla işaret ettiği meselelere yaklaşırken izleyiciyi zaman zaman rahatsız ederken güldürmeyi hiç ihmal etmeyen Östlund, Avrupa sinemasının en parlak isimlerinden biri olduğu algısını kuvvetlendiriyor. Ancak Östlund’un filmlerini üzerine kurduğu zemin üstten bir bakış içeriyor ve bunun sonucunda filmleri zaman zaman ahlakçılığa meylediyor.
“Kare / The Square”
Yön.: Ruben Östlund
Oyn.: Claes Bang (Christian), Elisabeth Moss (Anne), Dominic West (Julian), Terry Notary (Oleg), Christopher Lasso (Michael) Sen.: Ruben Östlund Gör.: Fredrik Wenzel
Haftanın diğerleri
- Popüler korku serisi “Testere / Saw”un yedinci halkası “Testere: Jigsaw Efsanesi / Jigsaw”, bir kez daha izleyicisini oyunların ve dehşetin içine davet ediyor. Bu davete verilebilecek karşılık seriye duyulan bağlılığının derecesiyle alakalı.
- YouTube’da gördüğü ilginin ardından sinema perdesine transfer olan “OHA Diyorum”, Ersan Özer’in imzasını taşıyan bir komedi. Geçen yıl gösterime giren romantik film “Dünyanın En Güzel Kokusu”nun devam filmi “Dünyanın En Güzel Kokusu 2”, ilk film gibi Mustafa Uğur Yağcıoğlu’nun imzasını taşıyor. Filmin başrollerinde Rıza Kocaoğlu, Tuba Ünsal ve Bestemsu Özdemir, yer alıyor. Kamil Çetin’in yönettiği “Ketenpere”, başrolünü Şafak Sezer’in üstlendiği bir komedi.
- Kamal Bansal’ın imzasını taşıyan Hindistan yapımı animasyon “Macera Günlükleri: Sihirli Adaya Yolculuk” çocuklara hitap ediyor.