Her zaman olduğu gibi...
Bu yıl da Orman Bakanlığı, Orman müdürlükleri, yaz yaklaşırken hazırlıkları yoğunlaştırdı.
Tabii ki olası bir orman yangınına hazırlıklı olmak gerekir elbette.
İlk orman yangını çıktığında basınımız başlık atar:
Orman yangını sezonu açıldı!
***
Günümüzün “Bir bilen”i “Google”a “Orman yangını sezonu açıldı” yazın.
Karşınıza 264.000 sonuç çıktığını göreceksiniz.
Transfer sezonu, futbol sezonu, deniz sezonu açılıyor sanki!
Böyle bir başlıktan sonra...
Güzel memleke-timin her köşesinden kara dumanlar yükselmeye başlar.
***
Yanan ormanlarımız, ciğerimiz, memleketimiz beyler!
Pavyonların neonları değil!
***
Menderes, Bodrum, Karacasu, Muğla, Seydikemer, Kazdağları, Hatay, Anamur, Denizli, Çanakkale, Antalya, Kaş, Mersin...
Bu güzelim şehirlerdeki ormanlarımız birer birer ateşe verildi.
Ne tesadüf değil mi?
Dikkat ederseniz, Karacasu ve Denizli dışındaki yerlerin hepsinin denizi, kumsalı var.
Yani?
İnsanların tatil yaptığı, dinlendiği yerler.
Hiçbir şehirde ormanımızın yanmaması, elbette en büyük dileğimiz.
Ama bir soru düşüyor aklımıza:
Neden sahil kentlerinin ormanları tutuşturuluyor?
Aklımıza bir yığın soru işareti düşüyor.
Sabotaj mı?
Sahillerdeki yaşam tarzına tepki mi?
Teröristin gözdağı mı?
***
Şükürler olsun ki, yangınlar söndürüldü.
Peki yangınlar, durup dururken mi çıktı?
Yok mu bir suçlusu?
Elbette var ama yakalayabilene aşkolsun!
***
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu dedi ki:
“Bu sıcak havalarda sönmeden sokağa ya da ormanın kenarına atılan sigara izmariti, veya piknik yaparken söndürülmeyen ateş, yangın çıkarıyor. Bunu görsün milletimiz. Piknik yapıyorsan, bari yaktığın ateşi söndür.”
Bu uyarı, bugüne kadar kim bilir kaç kez yapıldı.
Var mı dinleyen?
Yok!
O halde, boşuna konuşuyoruz.
Böyle gelmiş ama...
Böyle gitmemeli.
Ormanı yakan, cinayetten yargılanmalı.
Bir gecede istediği kanunu çıkartan hükümetimiz...
Orman yakanlarla ilgili cezaları etkili hale getirebilir pekala...
***
Çok mu zor, yanan sigarayı söndürüp atmak?
Piknik ateşini söndürmek?
Cam şişeyi çöp kutusuna değil de yol kenarına atarken hiç mi düşünmez, onun güneş altında bombaya dönüştüğünü?
Hiç mi aklına gelmez, 5 dakikada kül ettiği ağacın büyümesinin on yıllar aldığını...
Ormanlarımızın milli servetimiz...
Canımız, ciğerimiz olduğu...