İzmir Polis Radyosu... 96.7 FM frekansından yayın yapıyor.
İzmir Emniyet Müdürlüğü Foto Film ve Radyo Televizyon Şube Müdürlüğü bünyesinde kuruldu.
Yayın hayatına gireli henüz iki ay oldu.
Açın arabanızın radyosunu, İzmir Polis Radyosu’nu bulun, keyifli keyifli şarkılar dinleyerek arabanızı sürün.
Şarkılara eşlik ederken, o sıkıcı trafikte hiç sıkılmı-yorsunuz.
Radyo-nun en güzel yanı...
Sabah ve akşam saatlerinde, kent trafiğinde neresi yoğun, neresi açık bilgisini, canlı telefon bağlantılarıyla dinleyiciye ulaştırması...
Bu program sayesinde, alternatif yolları kullanma fırsatı yaratılıyor.
İzmir’e Doyamazsın. Ne güzel bir slogan. Ardından, “İşte bu yüzden İzmir” başlıklı bir tanıtım. Amaç, İzmir’i tanıtmak, yaşadığımız kötü olaylar yüzünden elini eteğini çeken turisti kente çekmek. Mesela Onur Akın, “İzmirli olmak, İzmir’de olmak bir ayrıcalıktır” diyor. Mehmet Coşkundeniz’in yorumu şöyle:
“Bana aşkı anlatan, aşkı yaşatan şehir. Bir kez gelsen bu şehre, ya İzmir’e aşık olursun ya da bir İzmirliye.”
Yılmaz Özdil, umutsuz olan herkesin, İzmir’e bakmasını öneriyor.
“Bu şehir, bir büyük felaketten Anka kuşu gibi yeniden dirilişin sembolüdür. Bu yüzden biz asla umutsuz olmayız. Umutsuz olan herkese İzmir’e bakmasını öneririm.”
Melek Baykal, “İzmir, seni seviyorum ve seninle gurur duyuyorum. Yaşasın İzmir!” diye haykırıyor. Say say bitmez.
Ülkemin çok değerli sanatçıları, gazetecileri, bu kampanyada İzmir sevdalarını, İzmir sevgilerini dile getiriyor.
***
İstanbul’dan İzmir’e beyin göçü hızlanmış. TÜİK verilerine göre geçen yıl 16 bin 129 kişi İzmir’e taşınmış.
Her zaman olduğu gibi...
Bu yıl da Orman Bakanlığı, Orman müdürlükleri, yaz yaklaşırken hazırlıkları yoğunlaştırdı.
Tabii ki olası bir orman yangınına hazırlıklı olmak gerekir elbette.
İlk orman yangını çıktığında basınımız başlık atar:
Orman yangını sezonu açıldı!
***
Günümüzün “Bir bilen”i “Google”a “Orman yangını sezonu açıldı” yazın.
Karşınıza 264.000 sonuç çıktığını göreceksiniz.
Güzel İzmir’imin huyudur; illa ki, güzel olan bir projeye bile itiraz edecek!
İtiraz, itiraz, sonuna kadar itiraz...
İzmir’in efsane belediye başkanlarından Asfalt Osman (Kibar), Ege Mahallesi’ne o siteyi iyi ki yaptırmış.
Bunca zamandır orada sayısız Roman ailesi yaşadı.
Mutlu muydular?
Evet, mutluydular.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Roman vatandaşlarımızın daha sağlıklı, daha çağdaş bir ortamda yaşaması, daha mutlu olması için proje üretti.
2013’te Ege Mahallesi’ndeki 6.7 hektarlık alanı “Kentsel Dönüşüm Alanı” ilan etti.
İzmir’in simgesidir Kadifekale...
Büyük İskender’in isteğiyle yapılan bu tarihi yapının ne kadar değerli olduğunu anlatmaya gerek yok.
2.400 yıllık bir eser...
Ne var ki Kadifekale bölgesi, son yıllarda çok hor kullanıldı.
Bir ara kurtarılmış bölgeydi.
Hiç kimse, kaleyi görmeye gitmeye cesaret edemezdi.
Birbiri ardına gecekondular inşa edildi.
Kentin en değerli hazinesi, gecekon-duların işgali altına girdi.
Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Barbaros Çetin, süpermen değil ama O’na herkes “Lyme Man” diyor.
Çünkü 350 hastalığı taklit edebilen, ne bakteriye ne de virüse benzeyen bu inanılmaz canlıya karşı savaş veren...
Böyle bir tehlikenin Türkiye’de de olduğunu anlatmak için çırpınan başka kimse yok.
Lyme denen o lanet hastalıktan birkaç satır başı aktaralım.
Kene, sivrisinek, bit, pire gibi kan emen tüm parazitlerden insana geçebiliyor.
Organ ve kan nakliyle de geçiyor, cinsel temasla da...
Cumhuriyet Halk Partisi, “Emek Büroları” açarak Türkiye’de bir ilke imza attı.
Aylardır harıl harıl çalışıyor Emek Büroları.
İzmir’de, İl Başkan Yardımcısı İsmet Basmacı, bu işin başında.
CHP Emek Büroları, inisiyatif alarak emekçilerin hakkını korumaya, onların gasp edilmiş haklarını yeniden elde etmelerini sağlamaya çalışıyor.
Emek hırsızlarına karşı savaş açıyor.
***
Mesela Kıdem Tazminatı Çalıştayı, Emek Büroları’nın eseridir.
DİSK, Hak-İş, Türk-İş gibi ayrı telden çalan sendikalar, bu çalıştayda bir araya geldi.
Emniyet Genel Müdürlüğü, 36 kara noktayı, yani trafikte ölümlü kazaların en çok olduğu yerleri açıkladı.
Ege Bölgesi’nden sadece iki nokta girmiş listeye.
Birincisi; Selçuk’tan Kuşadası istikametine giden araçların kullandığı Dr. Sabri Yayla Bulvarı...
Sürekli radar uygulaması olduğu halde o yolu yarış pistine çevirenlerin sayısı bir hayli kabarık.
İkincisi ise Manisa-Balıkesir yolunda, Akhisar çıkışındaki Medar Kavşağı...
Manisa’dan Balıkesir’e doğru giderken, Akhisar çıkışında bir kavşak var.
Kavşaktan sola dönerseniz Soma’ya, Kırkağaç’a; doğru giderseniz havaalanı gibi bir yoldan Balıkesir’e gidersiniz.
İşte o yolların kesiştiği kavşaktır, Medar Kavşağı...