Fuarda dikkatimi çeken güzeller
Bazen fuar bazen de test seyirleri nedeniyle çok sayıda tekne modelini daha önce yazdım. Bugün sona erecek Boat Show’da, üç yelkenli, bir trawler ve bir motor yat dikkatimi çekti.
Pendik Marintürk İstanbul Cityport’da düzenlenen 31. Uluslararası İstanbul Boat Show bugün kapanıyor. Daha önce fuarda en yüksek ve en düşük fiyatlı tekneleri, dünyada engelliler için yapılan ilk tekneyi ve özellikle klasik Türk guletlerine yapılan modern dokunuşları yazmıştım. Fuarda Beneteau, Jeanneau, Bavaria, Elan, Hanse, Lagon, Leopard, Delphia, gibi dünyaca ünlü ve ülkemizde de geniş pazara sahip yelkenli tekneler sergilendi. Bu teknelerin özellikleri hakkında çeşitli defalar yazmıştım. Bugün dikkatimi çeken iki yelkenli, bir katamaran, bir trawler ve bir motor yattan söz etmek istiyorum.
HALBERG RUSSY 54: İsveç yapımı Halberg Russy, yelkende en üst segmentte nadide markalardan biridir. 17.74 metre boyundaki
54 modeli ülkemizde ilk kez sergileniyor. Üst seviyede güvenliğin yanı sıra göz kamaştırıcı bir estetik ve konfora sahip. Türkiye’ye Priene Yatçılık tarafından getiriliyor. Güverte üzerine çok fazla su gelmesi durumunda hafif toplarla kapanan havalandırma delikleri, Halberg Russy 54’te dikkati çeken yenilikler arasında. Su akıp gittikten sonra havalandırma delikleri tekrar otomatik olarak açılıyor. Teknenin her yerinde güvenle tutunabilmek için yatay kenarlar genişletilmiş ve iç tarafı çentikli hale getirilmiş. 175 metrekare yelken alanına sahip teknenin İsveç fabrika teslim fiyatı yaklaşık
8.5 milyon İsveç kronu… Türk lirasıyla 2 milyon 200 bin lira ya da yaklaşık bir milyon avro civarında…
Üç ya da dört kamaralı opsiyonel yerleşim planı mevcut.
1000 litre yakıt, 725 litre tatlı su kapasitesine sahip. 19 metrelik teknenin 150 beygir gücünde makinesi var. 190 metrekare yelken alanı bulunuyor. Trio Deniz Araçları tarafından getirilen teknenin satış fiyatı, vergiler hariç 969 bin avro…
BAVARİA VİRTEESS 420 FLY:
İlk kez geçtiğimiz ay Cannes Boat Show’da sergilenen bu teknenin flybridge modeli Türk müşterilerin isteği doğrultusunda dizayn edilmiş. İki kişilik dümen koltuğunun arkasında altı kişilik oturma grubu yer alıyor. Havuzlukta, buzdolabı, buz yapıcı, barbekü ve wet bar yer alıyor. Özel bir duş, tuvalete sahip bir master kabin ile ayrı duş, tuvalete sahip iki misafir kamarası bulunuyor. Teknenin arka havuzundaki mobilyaları incelerken “İç dizayn ve mobilyada, fonksiyonellik, mühendislik ve estetik bu kadar mı
iç içe geçer. Almanlar yine yapmış yapacağını” diyorsunuz. Arka havuzluktaki ray sistemi ile masa ve koltukları istediğiniz gibi kaydırıp istediğiniz gibi dizayn yapıyorsunuz. 12.40 metre boyundaki teknenin iki adet 370 beygir gücünden başlayıp iki adet 430 beygir gücüne kadar ulaşan makine seçenekleri mevcut.
30 knot sürat yapan teknenin standart satış fiyatı makine gücüne göre
299 bin avrodan başlıyor,
435 bin avroya kadar çıkıyor.
FOUNTAİNE PAJOT HELIA 44: Yelkende katamaran dediğimiz iki gövdeli teknelere talep artıyor. Sağladığı geniş mekanlar ve konforun yanı sıra düz ayak olması ve yüksek seyir hızlarına ulaşması, çok büyük bir avantaj. Helia 44’te 15 knot esen bir rüzgarla orsa seyrinde 9.5 knot sürat yakalanmış. Bu rakamlar, katamaranların orsada gitmez iddiasını çürütüyor. Yine aynı rüzgar kuvvetinde, geniş apaz seyrinde ise 12-13 knot süratlere ulaşıyor. Dümen mahallinin yanında, flybridge gibi bir güneşlenme alanı bulunuyor. İki adet 40 beygir (isteğe göre 55 beygir gücüne çıkartılabiliyor) makine ile dümeni sabitleyerek hiç dümen kullanmadan limana giriş ve manevra yapma kolaylığı bulunuyor.
13 metre boyu, 7 metre eni olan teknenin standart donanımlı satış fiyatı 330 bin avro… Tam donanımlı bir teknenin satış fiyatı 360 bin ila 380 bin avro arasında değişiyor. Fountaine Pajot’ları Türkiye’ye Tur Marin getiriyor.
LEOMAR TRAWLER 70: 23 metrelik tekne Tuzla’da inşa edildi. Malzemesi ahşap ve üzeri epoksi kaplı. Denizci gövdesiyle sert havada güvenli seyir sağlıyor. Her biri özel banyo ve tuvaletli bir owner master, bir VIP master, bir de iki yataklı olmak üzere
üç kamarası, kıç altında da mürettebat için iki ayrı kamarası bulunuyor. Orta güvertede geniş açısı yüksek kokpit, mutfak ve geniş bir salon bulunuyor. Flybridge’de ise yine çok kullanışlı köprü üstü, geniş bir Amerikan bar, güneşlenme platformu var. Üst güvertede klasik görünüm veren bacanın içi, tuvalet…
6 bin litre yakıt, 1.500 litre su, 750 litre siyah, 750 litre de gri su kapasitesi bulunuyor. İki adet 645 beygir gücünde makine ile saate 12 knots ekonomik seyir süratine ulaşıyor. Tam yoldaki sürati 19 knots… Satış fiyatı 1 milyon 700 avro…
Sadun Boro’dan teşekkür...
Geçtiğimiz hafta Türk amatör denizciliğinin çınarı Sadun Boro’nun uyarısını yazmıştım. Sadun abi Gökova’nın Büyükçatı Koyu’nda olanları görünce telefonla aramış ve şu uyarıyı yapmıştı:
“Sadece Türkiye’nin değil, dünyadaki en iyi yat parkurlarından biri olan Gökova’nın en güzel koylarından Büyükçatı, çöp toplama merkezi midir, arıcıların orman içinde serbestçe ateş yaktığı bir yer midir, kafasına esenin tersane olarak kullanacağı bir yer midir? Bu nadide hazinemizde olup bitenler hakkında Çevre Bakanlığı ve Muğla Valiliği’nin haberi olmayabilir. Lütfen bunları yaz… Datça ve Marmaris Kaymakamı ile Sahil Güvenlik ve jandarmaya sorsunlar. Bu güzelim yerler bu kadar başıboş bırakılamaz!”
Hemen aynı gün Datça Kaymakamı, bölgedeki Jandarma ve Sahil Güvenlik komutanları olaya el koymuş. Datça Kaymakamı Hamdi Üncü yakından ilgilenmiş ve gerekli önlemleri almış. Sadun abi bu kez telefonla arayarak Kaymakam Hamdi Üncü’ye teşekkür etti. Çevreye karşı duyarlılığını ve Sadun Boro gibi pamuklar içinde korumamız gereken bir üstadın uyarılarına kulak verdiği için Datça Kaymakamı Hamdi Üncü’ye ben de ayrıca teşekkür ederim.
KAPTANIN MUTFAĞINDAN
Peynirli kabak dolması
Bir televizyon programına Çeşme’den konuk olarak katılan ve adını hatırlayamadığım bir hanımdan gördüm. Denedim. Gerçekten güzel bir rakı mezesi oldu. Tercihen kaşar loru, yoksa çökelek peyniri, çok ince kıyılmış dereotu ve dövülmüş ceviz içi ile karıştırılır. Kabaklar boydan ikiye kesilir. İçleri çıkartılır. Süs ve renk versin diye bir de kırmızı biberin içi çıkartılır. Kabakların ve kırmızı biberin içine hazırladığımız harç konur. Üzerlerine ve fırın tepsisine biraz zeytinyağı dökülür. Önceden ısıtılmış fırında peynirin üzeri kızarıncaya kadar, tahminen 12-15 dakika kadar pişirilir.
