Neneh Cherry’nin yeni albümü “Broken Politics” kişisel hikayeler üzerinden çağın ruhunu anlatmaya girişiyor.
Kişisel meseleler, hikayeler üzerinden dönemin siyasi/toplumsal yapısını anlatmak. Neneh Cherry’nin öncekinden dört yıl sonra karşımıza gelen yeni albümü “Broken Politics”e böyle bakmak lazım. Bu şarkılarda yer alan yeni bir gerçeklik algısı var. Zafer, yenilgi, adalet, iyi, kötü, güzel, çirkin... Bunlar zaman içinde hep yeniden tanımlanan kavramlar. Bugün neye zafer diyoruz? Neye başarı? Neye kötü? Ya da yeni normal nedir? Şarkıların satır aralarında bu meseleleri bulmak mümkün. Neneh Cherry’nin politik yanı buralarda kendini gösteriyor. Ve Cherry, hikayelerini etkili anlatmak için müzikal bir atmosfer yaratıyor. Bu atmosferin oluşumunda bazı usta isimlerin devrede olduğunu görüyoruz.
Bir defa albümün prodüktörü, bir öncekinde de olduğu gibi Brit müzik insanı/ prodüktör Four Tet (Kieran Hebden). “Natural Skin Deep”te eşlik eden Tricky’yi, “Kong”u birlikte yaptıkları Massive Attack’ı da tabloya soktuğunuzda olay bir anda 90’ların en hip müzikal figürlerinin bir araya geldiği bir müzikal anlayışa gelip dayanıyor. Doğru. Bütün bu ortamın oluşmasına en etkin isim elbette Four Tet.
“Broken Politics” Four Tet’in son albümü “New Energy” ile aynı dönemde aynı stüdyoda kaydedildi. Vibrafonu Karl Berger çalmış. Neneh Cherry’nin babası efsane caz insanı Don Cherry’nin “Blue Note LP Symphony For Improvisers” adlı albümünde kullanılan vibrofonu kullanmışlar. Bu bilgileri Four Tet Twitter’da paylaştı. Ayrıca albümle gurur duyduğunu da yazdı.
Trendlerin hep bir adım önünde
Neneh Cherry bir dönem tıpkı küçük kardeşi Eagle-Eye Cherry gibi büyük popülerlik yakalayan bir alternatif sanatçı. Ama listebaşı olması, tanınması onun kariyerinde çok önemli değil. Çünkü o bir pop yıldızı değil. Farklı ilgi alanları olan bir sanatçı. Yıllar içinde daha dar bir kitleye hitap eden albümler yapmaya devam etti. Müzikal açıdan kendini hep güncel tutmayı başardı. Hatta trendlerin hep bir adım önünde oldu. Bu avangart hal yeni albümde de var .
“Faster Than The Truth” ve “Natural Skin Deep”, Four Tet - Cherry uyumunun en bariz noktaları. Albüm Four Tet sound’una ve müzikal estetiğine yaklaştıkça yükseliyor. Kieran Hebden’in içinde kaybolmayı sevdiği mikroskobik vuruşların, çınlamaların, zillerin, hışırdamaların, tıslamaların arasına eğer Neneh Cherry vokali ve anlamlı sözleriyle girebiliyorsa işte o noktada şahane bir şey dinliyor izlenimine kapılıyorsunuz. Onun dışındaki alanlarda da sıradan olduğunu söyleyemem ama eğer zirvelerden bahsedeceksek, zirveler bahsettiğim yerlerde.
Yeni ve çağdaş bir müzik
“Natural Skin Deep” tam böyle bir şarkı. Fütüristik bir dünyanın sokak seslerinden stüdyoya aktarılmış bir kesit gibi. Çok çok iyi. Bunların yanında mesela “Shot Gun Shack” gibi daha klasik tekniklere de rastlanabiliyor. “Black Monday”deki efektleri Four Tet’in “Pause” albümünden çok iyi tanıyoruz. Four Tet’in albümdeki en bariz imzalarından biri bu şarkı. Massive Attack destekli “Kong”, ister istemez “Karmacoma”yı hatırlattı. Daha ziyade Massive Attack’in ilk günlerini diyelim.
Albümde ‘90’ların hayaletleri dolaşmakta ama bir nostalji sound’u falan hayal etmeyin. Tamamen yeni ve çağdaş bir müzikten bahsediyoruz. Neneh Cherry çağımızın ruhunu ve müziğini kişisel anlatılarında derleyip toplamış 12 şarkı halinde karşımıza koymuş. Açılış şarkısı “Fallen Leaves”de şöyle diyor: “Söylenmemiş her şey, bir gün kükremeye dönüşür.” Kendinden mi bahsediyor, dünyadan mı?