İstanbul’da bahar coşkusu

Konser salonları baharda eski formunu tutturma yolunda. Programlar konserler bir bir açıklanırken şehre gelen canlılık müzikseverleri mutlu ediyor.

Son yıllarda memlekette yaşanan olumsuzluklardan en fazla etkilenen sektörlerden biri eğlence ve kültür/sanat oldu. Ne zaman bir tatsızlık, bir olay olsa sahneler boşaldı, bilet satışları düştü. Büyük organizasyonlar, konserler giderek azaldı. 2000’lerin ilk yarısından itibaren yükselen kültürel etkinlikler trendi düşüşe geçerken başta festivaller, birçok konser, ardından da periyodik etkinlikler iptal oldu. Organizatörlerin, nasılsa bir olay olur iptal etmek zorunda kalırız diyerek konser organize etmeye çekindiği dönemlerden geçtik. Bu dönem bitti mi? Öyle umuyoruz. Umutlu olmamızın bir nedeni 2018 bahar-yaz konserleriyle ilgili genel manzara. Görünen o ki geçen bir iki yıla göre çok daha canlı ve heyecanlı bir sezon bizi bekliyor. Bu kıpırdanmalar sektörde moralleri de düzeltiyor.

6-7 Nisan’da Zorlu PSM’de yer alacak Sonar İstanbul Festivali’nde pek çok yetenekli sanatçıyı izleme fırsatı bulacağız. Bunlar arasında elektronik müziğin dünya çapındaki ismi Fatboy Slim de yer alacak. Norman Cook’u izleme isteyenler 7 Nisan gecesi saat 03.05’i not etsinler.

-Everything Everything 21 Nisan’da Salon İKSV sahnesinde. Bence performası kaçırılmaması gereken bir ekip ayağımıza geliyor. Rock, alt-rock sevenler ve bu alanda alışılagelmişin dışında vokaller, altyapılar dinlemeye açık olanlar izlemeli. Çok iyi müzisyenlik ve çok sağlam besteler. “A Deeper Sea” adlı yeni EP’lerine bir göz atabilirsiniz. Ama tavsiyem son uzunçalar “A Fever Dream”, hatta 2015 tarihli “Get To Heaven” olur .

- Nilüfer Yanya, 25 Nisan’da Babylon Bomonti’de bir konser verecek. Indie alternatif sahneyi takip edenlerin bir süredir yakından izlediği bir isim. Adını giderek daha fazla duyurmaya başlayan Türk asıllı İngiliz sanatçı 2018’de yayınladığı EP “Do You Like Pain?”in ardından şu ara uluslararası müzik basını tarafından dikkatle takip ediliyor ve genç yetenekler arasında gösteriliyor .

- 3-4 Mayıs’taki Angel Olsen konserleri, Salon İKSV’nin bu yılki şahane programından bir diğer etkinlik. Kadın ozanlar ekolünün güncel temsilcilerinden Olsen’ın müziği ve şarkıları ‘70’lerin folk ve ‘80’lerin garaj sound’undan etkilendiği kadar günümüzün müzikal özelliklerini de gayet iyi taşıyor.

- 11-12 Mayıs Jake Bugg’ın İstanbul’daki ilk konserlerini vereceği tarihler. Babylon Bomonti sahnesinde yer alacak bu genç yetenek akustik gitarıyla sahnede olacak. Kaçırmamak lazım .

- 8 Haziran’da İskoç ekip Travis Zorlu PSM’de olacak. Grup “The Man Who” albümünü çalacağı bir turnenin bir ayağını da İstanbul’a kaydırmış durumda. 1999 tarihli albüm sanırım bir kuşak için nostalji rüzgarları estirecektir.

Zengin kadrolar

- 24 Haziran’da özellikle ‘90’lardaki albümleriyle hatırladığımız Texas Zorlu PSM’de bir konser verecek. İngiltere listelerini bir dönem hayli sallamış bu rock/pop ekibini izlemek sanırım bir kuşak için çok anlamlı .

- 25 Haziran tarihini hemen ajandaya işaretleyin. Dünyaca ünlü ve bizim de Türkiye’de çok sevdiğimiz, daha önce de heyecanla ağırladığımız Massive Attack o tarihte Zorlu PSM’ye konuk oluyor. 15 Haziran’da İngiltere’de başlayacak turnenin bir ayağının İstanbul’a uğraması harika bir haber.

- 10 Temmuz’da İstanbul Uluslararası Caz Festivali kapsamında Nick Cave and the Bad Seeds Maçka Küçükçiftlik Park’ta olacak. Bu güzel turnenin de Türkiye’ye uğraması çok şık oldu. Bu yıl en erken açıklanan isimlerden biriydi Nick Cave. Bakalım bize nasıl sürprizler hazırladı.

- 11 Temmuz’da Angus & Julia Stone İstanbul’a gelecek (Zorlu PSM). Konserlerini not edebilirsiniz. Avustralyalı iki kardeşten ibaret folk ikilisi 2005’ten bu yana aktif müzik yapıyor. Ancak kariyerlerinin dönüm noktası, tam da artık “Yeter, bizden bir şey olmayacak galiba” dedikleri 2014’te değişiyor. Aynı yıl Rick Rubin’le çalışmaya başlamaları onlara yeni bir ivme kazandırıyor. Rubin müzik dünyasının en güçlü prodüktörlerinden biri ve müziklerinin dünya listelerine girmesini sağlıyor. 2017 tarihli “Snow” son albümleri. Bir göz atarsınız.

-14 Ağustos’ta Liam Gallagher konseri var haberi geçen hafta heyecan yarattı. Gelen bilgilere göre BKM organizasyonuyla Küçükçiftlik Park’ta düzenlenecek bu konsere bir yabancı ön grup ve yerli ekiplerimizden sanatçılar da eşlik edecek.

Benim kulağıma gelen ve her an açıklanabilecek dört beş isim daha var. İKSV Müzik Festivali’ni ve Caz Festivali’nin zengin kadrolarını hatırlatırım. Ayrıca Anadolu şehrilerinde ve yazlık sahillerde yapılacak çeşitli festivaller de hayatımızı renklendirecek gibi duruyor.

Öyle gelenler

- İnsana huzur veren, sakinleştiren, içine inceden bir yaşama sevinci şırınga eden “eski vapur köhneliği” diye bir şey var gibi geliyor.

- Kafasına bere takan herkes birbirine benziyor, o yüzden insan bere takınca görünmez oluyormuş gibi geliyor.

- İnsan bugün bir rap konserine gidince, ‘90’larda bir rock konserine gitmiş gibi oluyor. Daha doğrusu şimdinin rap konserleri heyecan ve enerji olarak ‘90’ların rock konserlerinin yerini almış gibi geliyor.

- Sabahları klasik müzik dinlemenin gerçekten de güne mutlu başlamakla bir ilgisi varmış gibi geliyor. Şu ara taktığım şey Spotify’ı açıp Maurice Gendron yazmak ve ne çıkarsa dinlemek.

- Eğer moda olacak yepyeni bir fiziki format falan çıkmazsa çok kısa süre sonra CD de geri dönüş yapabilir gibime geliyor. Müzikte dijitallik insanoğlunu kesmedi.

- Sosyal medyadan soğumak yakında trend olacak gibime geliyor.