Sade, duygusal ve zamansız
Bir hafta sonra kapılarını açacak yeni Montblanc Müzesi’nde 412 yazı gereci, 167 vitrin, 28 dijital ekran, 7 yazı masası ve yazmayı seven insanlar bulunacak
Yazı araç gereçlerinin en ünlü firması Montblanc 1906’dan beri yazmayı seven insanlara kaliteli ürünler sunmanın yanında kültür ve sanata verdiği önemle ayrıcalıklı bir konumda duruyor. Yeni Montblanc Müzesi, Mayıs’ta açılacak ve eskisinden daha büyük çaplı bir çekim alanı oluşturması bekleniyor.
Almanya’daki şirketin Hamburg şehrinde, yani doğum yerinde bulunan yapının isminde müze ibaresi yok, son derece sade bir düşünce ile “Montblanc Haus” yani “Montblanc Evi” denmiş. Aslında Hamburg’un Sternschanzen semtinde içinde küçük bir müzeyi de barındıran bir “Montblanc Haus” bulunuyor. Montblanc’ın genel merkezine ev sahipliği yapan bu tarihi bina 1930’lardan 1980’lerin sonlarına kadar hem üretim hem de yönetim merkezi olarak faaliyet gösteriyordu.
Montblanc, yeni müze binası için 2017’de uluslararası bir mimari yarışması düzenledi. Yarışmayı, çok sayıda müze binası inşa etmiş olan ve Berlin’de de ofisi bulunan Madrid merkezli Nieto Sobejano Arquitectos firması kazanmıştı. Müze açılışının 2020’de yapılması planlansa da pandemi nedeniyle Mayıs 2022’ye ertelenmiş. (İlginç bir tesadüfle 2022 yılı, firmanın Türkiye temsilcisi ve dağıtımcısı Mehmet Ali Bal yönetimindeki Rotap ile Montblanc işbirliğinin 30. yıldönümüne denk geldi.)
İspanyol mimarlar Enrique Sobejano ve Fuensanta Nieto’nun tasarladığı Montblanc Haus yaklaşık 3.660 metrekarelik bir alanda kurulu. Yeni yapının dış tasarımında klasik Montblanc kalemlerinin ve kutularının renginden ilham alınarak siyah dikdörtgen bir kalem kutusu şeklinde düşünülmüş. Çok daha eski ve renkli olan ilk Montblanc kalem kutularındaki Mont Blanc dağının resmi de stilize olarak müzenin dış yüzeyine eklenmiş. Müzenin dışı koyu tonlarda ama içi tam tersine aydınlık ve beyazın farklı tonlarında geçici-kalıcı sergiler ve etkinlik alanlarından oluşan bir dizi mekandan oluşuyor.
Müze, Ernest Hemingway ve Frida Kahlo gibi efsanevi ünlülerin özgün el yazılarını barındıran kalıcı bir sergi sunacak. Müzedeki en eski belge ise Fransız filozof Voltaire’in 1770 tarihli bir notu. Montblanc Haus ayrıca meraklılara kaligrafi, el yazısı ve yaratıcı yazı deneyleri dahil olmak üzere çeşitli alanlarda usta isimler tarafından yönetilecek kursların verileceği bir yazı atölyesine de ev sahipliği yapacak. Bütün bunların yanında konferanslar için toplantı salonları, kırtasiye malzemelerinin satışa sunulduğu bir butik ile birlikte çeşitli içecekler, hamur işleri ve atıştırmalıkların bulunduğu bir kafe de müzeye dahil edilmiş.
Teknik çizim kalemiyle şiir yazmak
Lise yıllarından beri teknik kalemlerle yazı yazmaya çok alıştığımdan günlük kullanım için öncelikli kalemlerim arasında her zaman yanımda birkaç tane rapido bulunduruyorum (0.2, 0.5 ve 1.0 hepsi güzel). Teknik kalemler inanılmaz kontrollü bir yazım konforu sunuyor. Ayrıca klasik bir kalem gibi tutmak yerine dik tutmak gerekiyor ki kolay yazılsın.
Bu tarz kalemlerde bilindiği gibi çini mürekkebi kullanılıyor ama çini mürekkebi havayla temas ettiğinde hızla kuruyan bir mürekkep, dolayısıyla kapağı açık bırakılınca ucu bir süre sonra tıkanıyor. Daha da kötüsü kapağı açık bırakmasanız da bir süre sonra kuruma sorunu yaşanabiliyor. Rapidonun mucidi Rotring’tir (1953). Fakat ben çoğunlukla Faber-Castell kullanmayı tercih ediyorum. Bu tercih günlük kullanımla ilgili, mimar olmadığım için bana gerekli olan şey yazmaya hazır ve içinde iyi bir mürekkep barındıran bir kalemden başka bir şey değil.
Teknik kalemlere yeni bir soluk getiren Faber-Castell ise yıllarca acı çektiğim uç kuruma sorununa dahiyane bir çözüm bulmuş. Kapağın ucundaki minik vidalı parçayı çıkarıp içine bir damla su döküyorsunuz sonra içinde pamuk benzeri bir madde bulunan bu kısım suyu emiyor ve yerine vidaladığınızda ucun hep ıslak olmasını sağlıyor. Böylece uç kurumadığından kalemi sallamaya gerek olmuyor. (Ama kapak için gereken suyu ihmal etmemek gerek.)
Bu arada çini mürekkebinde renkler son derece kısıtlı ben de son zamanlarda teknik kalemlerde dolmakalem mürekkebi de kullanmaya başladım. Herkes sevmeyebilir ve uygun bulmayabilir ama sonuç bence mükemmel.
