Spor Toto Süper Lig’in 11. haftasına temsilcilerimiz Galatasaray ve Fenerbahçe’nin, Avrupa’da elde ettikleri çok değerli galibiyetlerin moraliyle başladık.
Önce nefesleri kesen Beşiktaş-Bursaspor maçını izledik, ardından Trabzonspor’un, Akhisar Gençlik karşısında aldığı kritik galibiyete tanık olduk. Sivasspor, ligin en formda ekiplerinden Eskişehir’i tek golle yenerek kendine gelirken, eşitlikle kapanan Kasımpaşa-Medical Park Antalyaspor mücadelesinde konuk ekibin 5 haftalık galibiyet serisi sona erdi.
Karabükspor, Mesut Bakkal’la ilk maçında İstanbul Büyükşehir’e şans tanımadı, Gençlerbirliği de Şanlıurfa’da oynanan maçta Gaziantepspor’u bileğinin hakkıyla mağlup etti. Cluj yorgunu Galatasaray, Mersin İdmanyurdu deplasmanında 1 puanla yetindi, Fenerbahçe ise bu sezon ilk kez tüm taraftarıyla buluştuğu maçta Orduspor’u dize getirdi. Kayserispor da, Yılmaz Vural’la yükselişe geçen Sanica Boru Elazığspor’u deplasmanda farklı yenerek gücünü gösterdi.
Haftaya damgasını vuran oyuncular, Adrian Mierzejewski ile Sezer Öztürk oldu...
Trabzonspor formasını bu sezon ilk kez Antalyaspor deplasmanında giyen Adrian hem attığı golle hem de yetenekleriyle alkış toplamıştı. Polonyalı
Cluj deplasmanında şapka çıkarılacak bir performans ortaya koyan Galatasaray; Mersin’de tempo ve kalite olarak beklentinin çok altında kaldı.
Romanya’da büyük efor harcarken, ciddi ölçüde yıpranan sarı-kırmızılılarda özellikle sol kanat işlemedi. Emre Çolak’ın, Caner Erkin misali sürekli içeriye girmesi, Riera’nın, Nduka tehdidi nedeniyle hücuma çıkamaması, Cim-Bom’un solunu çökertti. Hamit Altıntop’un sağ kanat performansı da yeterli olmayınca rakip kalede baskı kurulamadı.
Umut’un takipçiliğini konuşturarak attığı golden sonra Galatasaray’ın baskısını yoğunlaştırıp ikinciyi bulması bekleniyordu, ancak aksine Mersin vites artırdı. Ligin en iyi kafacısı Nobre, hatalı çıkan Muslera’yı gafil avlayınca skora denge geldi. Bu karşılaşmanın, “idare futboluyla” ligde maç kazanmanın çok zor olduğunu G.Saray’a yeniden hatırlattığını düşünüyorum.
Spor Toto Süper Lig’de yine bol sürprizli, bol heyecanlı ve hakem hatalarıyla dolu bir haftayı geride bıraktık.
Sanica Boru Elazığspor ligdeki ilk galibiyetine Gençlerbirliği deplasmanında imza atarken, ortaya koyduğu pozitif futbolla gelecek haftalar için umut verdi. Yılmaz Vural’ın kısa sürede ayağa kaldırdığı bordo-beyazlı takımda özellikle genç oyuncu Aydın Karabulut’un performansı müthişti. Son 3 maçta 4 asist yapan Aydın’ın, Gençlerbirliği maçında önce Sedat’a ardından Sinan’a verdiği gol pasları şapka çıkarılacak cinstendi.
Bursaspor’u deplasmanda devirerek haftanın ikinci büyük sürprizini gerçekleştiren Kasımpaşa, Şota Arveladze yönetiminde ilk galibiyetine ulaştı. Fenerbahçe’de hiç kimseye kendini beğendiremeyen Özer Hurmacı attığı 2 golle kritik galibiyette başrolü oynadı.
Galatasaray, Büyükşehir karşısında zorlanmadan kazandı. Beşiktaş, Mersin İdmanyurdu önünde ilk yarıdaki müthiş futboluyla gülerken, Oğuzhan Özyakup alkışları topladı. Akhisar’da sezonun ilk deplasman galibiyetini elde eden Fenerbahçe ise futbol olarak yine sınıfta kaldı.
Bu hafta; Trabzonspor’u da yenerek 5’te 5 yapan zirve ortağı Medical Park Antalyaspor ile gözünü liderlik koltuğuna diken
Büyükşehir, Abdullah Avcı sonrası adeta öksüz kalmış bir çocuk gibi. Avcı’nın yardımcısı Arif Erdem mirası çok kısa sürede tüketmişti. Carlos Carvalhal’in oynatmak istediği sistem de, Abdullah Avcı’nın 5 sezon uyguladığı kontratağa dayalı düzene uymayınca organizasyon diye bir şey kalmadı. Her zaman bekleyen, rakiplerine kontratak tuzakları kuran Büyükşehir dün Galatasaray’a karşı hiçbir savunma tedbiri almadan hücum oynamaya kalkınca hem kendine ihanet etti hem de ağır fatura ödedi. Galatasaray’a karşı böyle bir defansla kontrolsüz hücum ederseniz mağlubiyet kaçınılmaz olur.
Galatasaray, Kayseri’nin ardından Büyükşehir’i de 3 golle yendi, ancak sarı-kırmızılı takımın iyi futbol oynadığı söylemek zor. Antalyaspor’a karşı deplasmanda elde edilen 4-0’lık galibiyetten sonra, “Bu futbol Manchester’a yetmez” diye yazmıştım, bu kez de, “Cluj’a yetmez” diyorum. Cim-Bom’un, kazanmak zorunda olduğu Romanya deplasmanında her hattıyla çok daha etkili futbol oynaması gerekiyor.
Aykut Kocaman, Süper Lig başladıktan sonra 2 kez milli araya girilmesine rağmen Fenerbahçe’ye tek hazırlık maçı yaptırmadı. Emre ve Alex’in gönderilmelerine karşın Semih, Salih, Sezer, Recep ve Özgür’e toplamda 111 dakika şans tanıdı. Hal böyleyken 17 resmi maçta alınan 7 beraberlik, 4 yenilgi kimseyi şaşırtmamalı
Spor Toto Süper Lig’in 9. haftası yine derslerle doluydu. Futbolu geriye giden Orduspor, Gaziantepspor deplasmanında ağır bir fatura ödedi, namağlup unvanını kaybetti. Sivasspor, 8 haftada 3 gol atabilen Akhisar’a evinde 2-1 kaybetti, zirveyi hedeflerken 3 maçtan 1 puan çıkarabildi.
Gol krizindeki Trabzonspor sahasında Bursaspor’a teslim oldu. 9 maçta sadece 7 gol atabilen bordo-mavili takımın 90+3’teki nizami sayısı ise hakemin hatalı faul kararına takıldı. Burak’la oynamaya çok alışan Karadeniz ekibinin; Halil, Janko veya Emre Güral’ı en kısa sürede Burak’a dönüştürmesi şart. Bu üçlüden yeni Burak olmaya en yakın isim Emre gibi görünüyor. Şenol Güneş’in, genç forvete daha fazla güvenmesi, daha fazla forma vermesi gerekiyor.
Mersin İdmanyurdu, Büyükşehir’i yenerek şanssızlığını kırdı, nihayet galibiyetle tanıştı. Elazığspor da, Eskişehirspor’la berabere
Üç büyükler ligin son 3 haftasında Anadolu ekiplerine karşı galibiyet yüzü göremezken, tam 15 puan bıraktı. 2011-2012 sezonunun 8. haftası sonunda 46 puanı hanesine yazdıran Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş bu sezon 37’de kaldı
Spor Toto Süper Lig’de, değişim rüzgârının estiği, sürprizlerle dolu bir hafta daha geride kaldı. Sanica Boru Elazığspor (Yılmaz Vural), Kasımpaşa (Şota Arveladze) ve Kayserispor (Robert Prosinecki) yeni teknik direktörleriyle puan mücadelesine çıkarken, galibiyet yüzü gören olmadı.
Yılmaz Vural’lı Elazığspor, 19 Eylül Stadı’nda Orduspor’un namağlup unvanına son vermeye çok yaklaştı, ancak Bülent Yıldırım’ın artık alışmaya başladığımız garip penaltılarından birinin kurbanı oldu. Beşiktaş-Galatasaray derbisi ve UEFA Avrupa Ligi’ndeki Basel-Genk müsabakalarında da hatalı penaltı düdükleri çalan Yıldırım, maçların neticesine etki etmeyi bırakmalı. Bülent Yıldırım sözünü ettiğimiz üç maçta da kendisini aldatmaya çalışan hücum oyuncularının tuzağına düşmüş, olmayan faulleri görüp, olmayan penaltıları çalmıştır. Dileriz bundan sonra FIFA kokartına yakışmayan kararlar vermez...
Kasımpaşa, Şota ile ilk maçında Mersin İdmanyurdu kalecisi İbrahim Şehiç’in
Son 5 resmi maçında tek galibiyet (Akhisar) alarak Ankara’ya gelen Galatasaray umduğunu bulamadı, 2 puan da 19 Mayıs Stadı’nda bıraktı.
Selçuk’un yokluğunda orta saha kurgusunu değiştiren Terim, Melo ile birlikte Emre’ye görev verdi, ama genç oyuncudan istediği verimi alamayınca sistem yine tıkandı. Melo dün de eski günlerini mumla arattı. Üzerinde markaj olmamasına rağmen basit top kayıpları yaptı, etkili paslar atmaktan uzaktı. Selçuk’un yokluğunda takımın liderliğini yapması gerekiyordu, ama özgüven eksikliği yüzünden başarılı olamadı.
Galatasaray’ın savunma zaafiyetleri dün de ciddi biçimde devam etti. Cem Can devre biterken golü atsa fark ikiye çıkacak ve sarı-kırmızılı takım belki de havlu atacaktı. Dany-Cris’ten sonra Dany-Semih ikilisi de başarısız oldu. Gençlerbirliği attığı üç golün yanı sıra tarihi bir galibiyet elde edebilecek sayıda fırsat yakaladı.
Galatasaray’da, Şampiyonlar Ligi’nde Cluj’la oynanacak, “olmak ya da olmamak” maçı öncesi tehlike çanları çalmaya devam ediyor. Burak Yılmaz ve savunma kendine gelmezse kazanmak hiç kolay olmayacak.
UEFA Avrupa Ligi’nde perşembe gecesi oynanan Basel-Genk (2-2) maçında Basel lehine çaldığı, “akıllara zarar” penaltıyı gördükten sonra Bülent Yıldırım’ın, Sivas’ta sergileyeceği yönetimi daha fazla merak eder olmuştuk. Yıldırım dün skora doğrudan etki eden bir hata yapmadı, fakat genel yönetim anlamında başarılı olduğunu da söyleyemeyiz...
Sivasspor, formsuz rakibi Bursaspor’u yenmesi halinde Galatasaray’la puanını eşitleyerek zirveye ortak olacaktı. Ancak Beşiktaş galibiyetinin mimarı Aatıf’ın sakatlığı, kırmızı-beyazlı takımın hücum gücüne önemli bir darbe indirdi. Aatıf’ın yokluğuna, haftalardır ortalıkta görünmeyen Erman Kılıç’ın etkisiz futbolu eklenince Sivas pozisyon üretmekte çok zorlandı. Erman gibi Adem Koçak da orta alanda hiçbir varlık gösteremedi.
Bursaspor’da Ertuğrul Sağlam, Pinto’nun yokluğunda 18 yaşındaki Okan Deniz’e ilk 11’de şans tanıdı. Sağlam’ın, Bangura ve Ferhat hazır olmasına rağmen Okan’ı sahaya sürmesi bütün takıma verilen, “formayı hak eden giyer” mesajıydı.
Okan’la öne geçen Bursa, Belluschi’nin harika golüyle 2 farkı yakalarken, Rıza Çalımbay sorunun orta sahada olduğunu geç de olsa fark etti. 67’de Adem ile Mehmet Nas’ı değiştiren Çalımbay,