'Güvenli ve ucuz seyahat ediyoruz'

18 Mart 2011

Bu sözler İzmirli okurlarımıza ait. İzmir Büyükşehir Belediyesi ile TCDD ’nin işbirliğinde gerçekleştirilen ve “Cumhuriyet tarihinin en büyük toplu ulaşım projesi” olarak nitelendirilen Aliağa- Menderes Banliyö Sistemi ’nden İzmirliler oldukça memnun olduklarını bildiriyor.
Hatırlayacağınız gibi 6 Mart 2011 ’de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katılımıyla resmi açılışı yapılan 80 kilometrelik hat, İzmirlilere konforlu ve güvenli olduğu kadar Türkiye’nin en ucuz (Kentkart ile 1.70 TL) toplu taşıma imkanını sunuyor.
Haftada 600 bin İzmirli İZBAN hattını kullanıyor. Menderes- Aliağa hattında hizmet veren hızlı trenden Gaziemir, Buca, Konak, Bornova, Bayraklı, Karşıyaka, Çiğli ve Menemen ilçelerinde yaşayan vatandaşlar öncelikle yararlanıyor. İzmirliler, bu projeyi gerçekleştirenlere teşekkür ediyor şöyle diyor:

Raylı sistem 120 kilometre olacak
Aliağa’dan kalkan İZBAN treni Biçerova, Hatundere istasyonları üzerinden Menemen’e, buradan Egekent 2, Ulukent, Egekent, Sanayi istasyonları ile Çiğli’ye geliyor.
Çiğli’den Mavişehir, Şemikler, Nergis ve Karşıyaka İstasyonu’na gelen tren, Karşıyaka’dan Naldöken, Turan, Bayraklı ve Salhane

Yazının Devamı

AKARYAKITTA ÖTV İNDİRİMİ YAPILSIN

14 Mart 2011

Bu sözler Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu Başkan vekili ve İzmir Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Celil Anık ile İzmirli şoför esnafına ait.
Dünyanın en pahalı akaryakıtını kullandığımızı belirten Başkan Anık ve şoförler, “Akaryakıt fiyatlarındaki yükseliş, esnafı ve tüm araç sahiplerini zor durumda bıraktı. Bu nedenle akaryakıtta ÖTV oranı acilen düşürülmeli. 2011’in başında benzin fiyatı 3.94 TL, mazot ise 3.34 TL idi. 15 gün önce ise benzin fiyatı 3.94 TL, mazot fiyatı ise 3.40 TL oldu. Bugün ise benzin 4.13, mazot ise 3.64 TL’ye ulaştı. Türkiye, dünyanın en pahalı akaryakıtını satan ülke rekorunu, kimsenin yakalayamayacağı bir seviyeye çıkardı. Bütçe açıkları ile boğuşan komşumuz Yunanistan’da bile 1 litre benzinden sadece 1.1 liralık vergi alınırken, Türkiye’de sadece benzinden 2.65 TL vergi alınıyor.



1 litreden alınan vergi, rafineri çıkış fiyatının 2.7 katını geçiyor. Akaryakıta yapılan zamların artan döviz kurundan ve ham petrol fiyat artışından kaynaklanıyor. Uluslararası motorin fiyatları da artış gösterdi. Akaryakıt fiyatları içerisinde ÖTV ve KDV dışında üç ayrı unsur daha var. Birincisi kâr paylı rafineri fiyatı. İkinci unsur

Yazının Devamı

EVLERİMİZ HEYELAN TEHLİKESİ ALTINDA

11 Mart 2011

Çiğli- Koop Yakakent Mahallesi sakinleri adına arayan Erhan Kanat, 10 apartman ve 380 daire sahibinin her an tehlike altında olduğunu bildirdi. Okurumuz yaşananları şöyle dile getirdi:
“Mahallemizde apartmanlarımızın yan tarafında yol olarak kullanılan toprak yığını her an patlayacak bir bomba gibi duruyor. İlginç olan da sorunlarımızla ne Büyükşehir Belediyesi, ne de Çiğli Belediyesi ilgileniyor. İki belediye de sorumluluğu birbirine atıyor. İstinat duvarı yapılmadan imara açılan kooperatifimize ait 10 apartman bu toprak yığını nedeniyle her an büyük tehlike altında bulunuyor. Bu toprak yığınının 2 metrelik kısmı binalarımızın temelleri hizasından başlıyor ve apartmanların 3. katlarına kadar uzanıyor. Toprak yığının toplam yüksekliği 9 metreyi buluyor. Artan yağmurlarla ıslanan ve yumuşayan toprak zemin her an apartmanlarımıza dayanabilir.”



5 yerde kayma var
Yakakent Mahallesi Manolya Apartmanı No: 36’da oturduğunu belirten Erhan Kanat sözlerini şöyle sürdürdü:
“Şu anda 5 yerde kayma var. Yol olarak da kullanılan toprak yığınının binalarımıza bakan kısmına acilen istinat duvarı yapılmalı. Ayrıca yolun apartmanlara bakan bölümüne de bariyer konulmalı. Çünkü Evka -5’te

Yazının Devamı

Feribotlar bakımsız pis ve idrar kokuyor

7 Mart 2011

Bu şikayet Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencilerinden geldi. Bakın neler anlatıyorlar:
“Haftanın 5 veya 6 günü Karşıyaka’dan Üçkuyular’a Bostanlı İskelesi’nden kalkan Eminönü, Salacak veya Esenköy feribotları ile okulumuza gidiyor ve akşam üstü de dönüyoruz. Karşıyaka Bostanlı’dan birçok kişi bu feribotları kullanıyor. Ancak, feribotlara bindiğimiz zaman hastalık kapacağımızdan korkuyoruz. Çünkü feribotlar çok bakımsız, pislik içinde. Ayrıca her tarafı idrar kokuyor. Bir yere dokunmaya korkuyoruz. Yeterince temizlenmiyor olacak ki, böcekler de cirit atıyor. Yolcu vapurları daha bakımlı ve temiz: Şu sıralar korkumuzdan yolcu vapurlarıyla Konak veya Alsancak üzerinden Balçova’ya gidiyoruz. Tabii bu da bizim için zaman kaybına neden oluyor. Feribotların da yolcu vapurları gibi bakıma alınmasını ve sık sık temizlenmesini istiyoruz. Hem İzmir’e yeni feribotlar niçin alınmıyor?”

BOSTANLI’YI, SEYYAR SATICILAR İSTİLA ETTİKarşıyakalı Gürdeniz Gönül, Bostanlı’da gördüğü bazı eksiklikleri aktarmış. Okurumuz, “Bostanlı’da temizlik konusunda dertliyiz. Çünkü, ilçemizde ana caddeler haricinde arka cadde ve sokaklar temizlenmiyor. Çöp konteynerlerimiz ise bakımsız ve

Yazının Devamı

Kaçak hayvan kesiliyor kaçak et nakli yapılıyor

4 Mart 2011

İzmir’de son aylarda kaçak hayvan kesildiği ve et nakli yapıldığı ile ihbarlar hiç eksik olmuyor.
İlk ihbar İzmir’in trafik yoğunluğu olan Alsancak’tan geldi. Şehitler Caddesi ile bağlantılı 1510 Sokak’ta sabah erken saatlerde kapalı kasa büyük kamyonla getirilen etlerin kamyonet ve pikaplara yüklendiğini belirten okurumuz, “Son birkaç aydır işim gereği sabah erken saatlerde Alsancak’taki evimden Çiğli Atatürk Organize Sanayi’ndeki işyerime gidiyorum. Her ay en az 2-3 kez kapalı kasa bir kamyondan küçük araçlara et sevkiyatı yapıldığını gördüm. Bir kez 155 Alo Polis’i arayarak ihbar ettim ve bana, ‘Büyükşehir Belediyesi’ni arayın’ denildi. Büyükşehir’i aradım, orası da ‘Konak Belediyesi bölgesi’ dedi ve beni Zabıta Müdürlüğü’ne aktardı. Zabıta Müdürlüğü de, ‘Biz ilgilenmiyoruz, Tarım İl Müdürlüğü’nü arayın’ diyerek beni başından savdı. 3 kez rastladığım et nakli için bir daha kimseyi aramadım. Ne eti olduğunu bilmiyorum ama İzmir’de bu şekilde et nakli yapılması ve kimsenin bu sorumluluğu yüklenmemesi ilginç değil mi? Ayrıca vatandaş olarak Allah’a emanet olduğumuzu anladım” diye konuştu.

İkinci ihbar ise Buca Yaylacık Mahallesi sakinlerinden geldi. İhbarı yapan okurlarımız,

Yazının Devamı

HİÇ DURMAYIN VE HEMEN DAVA AÇIN

28 Şubat 2011

Gaziemir Emlak Bankası Konutları 73/5 Sokak sakinlerinden Yusuf Aksoy apartmanlarının bitişiğinde binanın çatısına kurulan baz istasyonu mahkeme kararı ile kaldırılmasını köşemizde paylaşmak istedi.

Kanser vakaları arttı
Okurumuz, “Emlak Bankası Konutları 73/5 sokak’ta yan yana sıralanmış apartmanlardan Bahar Apartmanı’nın çatısındaki baz istasyonu 4 Şubat 2011 tarihinde mahkeme kararı ile kaldırıldı. Sekiz yıldır söz konusu apartmanın üzerinde bulunarak, mahalle halkını radyasyona maruz bırakan baz istasyonuna karşı dört yıl önce Gül Apartmanı olarak dava açmıştık. Nihayet, yargı insan ve çevre sağlığı lehinde karar vererek ölüm direği olan baz istasyonunun kaldırılmasını sağladı. Yüce adaletimize minnet borçluyuz” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çevre sağlığını hiçe sayan GSM operatörlerinin pazar rantı büyürken insan ve çevre sağlığını hiçe sayanlar apartman, hastane, postane, camii ve elektrik direkleri gibi insanların yoğun olduğu yerlere baz istasyonlarını dikmektedir. Kalıcı zararlara yol açtığı sağlık kurumlarınca bilimsel raporlarla bildirmesine rağmen baz istasyonlarını dikenlere karşı halkımızın daha duyarlı olması niyetiyle bu girişimizi yayınlamanızı istedim.

Yazının Devamı

Unlu mamul üretenler niçin denetlenmiyor?

25 Şubat 2011

Geçen hafta sabahleyin işe giderken bir seyyar satıcıdan aldığı unlu mamülü (Boyoz) yiyen okurumuz Semih Altan, bakın neler anlattı: “Unlu mamüller adı altında merdiven altı üretim yapanlarla niçin mücadele edilmiyor? Geçen hafta sabahleyin camekanlı bir seyyar satıcıdan aldığım boyozları yedikten bir süre sonra sancılandım. Arkadaşlarım beni hemen hastaneye götürdüler ve midem yıkandı. Serum takıldı ve iki saat kadar hastanede tedavi altında kaldım. Ne olduğunu sorduğumda doktorlar, ‘Gıda zehirlenmesi’ dediler. Bir bardak çay ile iki adet boyoz beni ne hale getirdi. Bir haftadır sıkıntısını çekiyorum. Her zaman bilinen yerden aldığım boyoz ve gevreği bu kez sokakta satış yapan bir seyyar satıcıdan aldım ve bu olay başıma geldi.”



Üretim tarihi yok
Okurumuz geçenlerde yaşadığı benzer bir olayı da şöyle dile getirdi: “Geçen ay da bilinen bir yerden aldığımız kuru pastalardan ailece alerji olduk. Her tarafımız kabardı. Meğerse yediğimiz susamlı çubuklar bayatmış. Hemen bir sağlık kuruluşuna gittik ve kuru pasta yediğimizi söyleyince, ‘Bayat olabilir’ denildi. Tarım İl Müdürlüğü’nün ilgili birimi şu sıralar çoğalan unlu mamül üreticilerini ve özellikle merdiven altı üretim

Yazının Devamı

Hafta sonları ilaç parası ödenmiyor

21 Şubat 2011

EMEKLİLER: “SGK BİZE, ÖLÜN DE SİZDEN KURTULALIM” DİYOR
Başlıktaki sözler Bayraklı 1622 Sokak sakinlerinden emekli Ali Özkan’a ait. Okurumuz sağlık konusunda isyan etmiş ve “Acil, Acil, Acil” başlığı ile aşağıdaki mektubu göndermiş. Aktarıyorum:
“Bayraklı’daki Sağlık Ocağı’nda doktorlar yeni uygulama gereği cumartesi-pazar günleri de nöbet tutuyor acil hastalıklara müdahale ederek ilaç yazıyorlar. Ancak, yazdıkları reçeteler Sosyal Güvenlik Kurumu’nca (SGK) kabul edilmiyor. Yani muayene var, ilaç yok. Bu saçmalık değil mi? Biz SSK ve Bağ-Kur primlerimizi hafta sonları için de ödedik. Tabii Bağ-Kur, SSK ve Emekli Sandığı’na tabi olanlar ve özellikle biz yaşlılar bu konuda oldukça mağdur duruma düşüyoruz. Gün geliyor bir ekmek alacak kadar dahi paramız kalmıyor. Kredi kartlarının limiti zaten dolu. Yani işimiz Allah’a kalıyor. Galiba SGK bize ‘Ölün de sizden bir an önce kurtulalım’ diyor. Hafta sonları hasta olmamak için dua ediyoruz. Yetkililerin ve özellikle AK Parti’li İzmir milletvekillerinin bu soruna acil çare bulmalarını istiyoruz. Yarın mahallemize oy istemeye geldiklerinde bunu kendilerine hatırlatacağımızı da unutmasınlar.”


OTOSTOP YAPILIYOR YOLCU BEKLENİYOR

Yazının Devamı