Şaşal köyü artık bizim değil mi

6 Haziran 2011

Okurumuz Fahriye Us İnan, “Nasıl olsa bizim köyümüz gitmesek de, görmesek de, seslerini duymasak da olur, dizelerinde olduğu gibi demekle olmuyor. Neden mi? Anlatayım: Menderes’e bağlı Şaşal Köyü’ne bundan 40 yıl önce okul gezisiyle gitmiştik. Bir dağ eteğine sırıtını yaslamış, pırıl pırıl akan deresi, gözlerinin içi gülen halkı ile yemyeşil cennet gibi bir köydü Şaşal. 35 yılımı yurt dışında geçirdikten sonra İzmir’e geri döndüm ve iki ay kadar önce Şaşal köyüne uğradım. Aman Allah’ım, inanın şok oldum. Adına ‘su fabrikası’ dedikleri devasa birşey köyün tam ortasında. Ama yollar delik deşik, çamur içinde ve pislik akan bir köy. Evler için ev demeye bin şahit ister; dökük mü dökük. Köyün içine güç bela ilerledim. Ancak 5-6 köylüyle karşılaşabildim. Tabii duyduklarım karşısında şaşkına döndüm.”

Köylü Allah’a emanet!
“İşin üzücü bir yanı da elektrik yoktu, internet ve telefon hak getire, yani yoksulluk diz boyu. Türkiye’ye ve dünyaya su veren Şaşal’ın su veriyorlar ama içecek suları yok. Su var ama içemiyorlar, o kadar klorlu ki. İnsanlar şikayetlerini anlata anlata bitiremiyor. Çalmadıkları kapı kalmamış; vali, kaymakam vb. gelmişler bakmışlar ve bir daha uğrayan

Yazının Devamı

Zirai kredilerin taksitleri ertelensin

3 Haziran 2011


Selimşahlı çiftçi Sabri Fenerci, “Çaresiz durumda kaldık, yardımedilmesini bekliyoruz” diye konuştu.

Geçen hafta yağan yağmur ve dolu sonrası Manisalı çiftçiler üzüm bağları ile tarlalarında zararın büyük olduğunu bildirdiler. Hafta boyunca köşemizi arayan yüzlerce çiftçi okurumuz mahsüllerine zarar veren yağmur ve dolu nedeniyle yetkililerden destek olmalarını istediler.
Manisalı çiftçiler adına Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkan Vekili ve Manisa Ziraat Odası Başkanı Nuri Sorman açıklama yaptı ve şunları söyledi:
“İlimiz merkeze bağlı Selimşah beldesi ile Saruhanlı, Gördes, Sarıgöl ilçelerinde üzüm bağları ve tarlalarda dolu afeti nedeniyle ürünler yok oldu. Ayrıca merkeze bağlı Karaoğlanlı’da kiraz üreticisinin ürünleri zarar gördü. Ekili binlerce dönüm arazi de su altında kaldı. En önemlisi de ihracat ürünü üzüm bağları çok büyük oranda hasar gördü; üzüm salkımları ve yaprakları yerlere indi. Yani sigorta yaptıran ve yaptırmayan çiftçilerin tamamı zarar gördü. Biz sigortalı çiftçilerimizin zararlarının bir an önce ödenmesini, sigorta yaptırmayan çiftçilere de devletimizin, hükümetimizin acil yardım yapmasını istiyoruz. Üreticilerimizin çoğu yağışlı geçen

Yazının Devamı

Sanayiciler trafik sorunundan dertli

30 Mayıs 2011

Gaziemir Sarnıç, sanayicilerin yatırım bölgesi olarak tercih ettikleri bir yer oldu. Türkiye’nin önemli sanayi kuruluşlarının toplandığı bir bölge haline geldi. Gece nüfusunun 20 bin olduğu tahmin edilen Sarnıç’ta gündüz nüfusu ikiye katlandı. Ancak buradaki sanayici ve işadamları ile binlerce çalışan trafik konusunda oldukça dertli. Köşemizi arayan okuyucular, “Yeşillik Caddesi’nde trafiği rahatlatmak amacıyla alt geçitler yaparak havalimanına geliş ve gidişi kolaylaştırıldı. Sarnıç’taki sanayi kuruluşları alt geçitlerden sonra bölgesine hapsedildi” dediler ve yaşadıklarını şöyle dile getirdiler:

Sarnıç girişine alternatif yol

“Sabahları işyerlerimize yetişmek, akşam saatlerinde de Yeşillik Caddesi’ne çıkmak büyük dert. Sarnıç içinden sadece Yeşillik Caddesi’ne, ki, on dakikalık yolu bir saatte alıyoruz. Şu anda Sarnıç’tan tek çıkış yolumuz var, o da KİPA önü. Binlerce araç bu kavşaktan Sarnıç’a giriyor ve çıkıyor. Böyle bir rezalet olur mu? Sabahları trafik yüzünden işlerimize geç kalıyor, akşamları da yorgun çıktığımız işyerlerimizden sinir küpü olarak evlerimize ulaşıyoruz. Sayıları 150’ye yaklaşan sanayi kuruşları aynı saatte paydos ediyor ve servis otobüsleri

Yazının Devamı

İsteklerimiz ne zaman yerine getirilecek

27 Mayıs 2011



Egeli ve özellikle İzmirli turizmciler, genel seçimler nedeniyle İzmir’den milletvekili adayı gösterilen Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’a yıllardır çözüme kavuşturulamayan ve kronik hale getirilen isteklerini bir kez daha hatırlatmamı istediler.
Turizmciler, “Bakan Sayın Günay, AK Parti’nin 3. kez iktidar olması durumunda ve İzmirliler de AK Parti’den çok sayıda milletvekili seçtiği takdirde, İzmir’in ufkunun değişeceğini söylüyor. İyi de, Günay’dan, bakan olduğu günden bu yana çözüme kavuşturmasını istediğimiz hiçbir sorunumuzu sonuçlandıramadı. 15 günde de çözüm getiremeyeceğine göre işi çok zor. Günay, İzmir’den milletvekili seçilmesine seçilir de, listesinden kaç kişi çıkar bilinmez” dediler ve acil çözüm istedikleri sorunlarını şöyle sıraladılar:

Ecrimisil ve ÖTV sorunu
“Ecrimisil denen kanserden kurtulmak istedik ama halen sıkıntısını çekiyoruz, bu bir. İçkili ürünlerdeki ÖTV ve KDV yükünün azaltılmasını rica ettik ama olmadı, bu iki. 2007 yılında çıkarılan Doğal Mineralli Sular Kanunu Uygulama Yönetmeliği’ndeki termal su kullanan işletmelerin yıllık cirolarının yüzde 1’inin geriye dönük tahsil edilmemesini istemiştik, ne yazık ki bunun içinde

Yazının Devamı

Mürselpaşa Bulvarı’nı hanutçular işgal etti

23 Mayıs 2011



Uluslararası fuarların açıldığı Kültürpark’ın 9 Eylül Kapısı’ndan başlayarak Kahramanlar Kapısı’na, oradan da Yeşildere ve Altınyol ile birleşen cadde, Mürselpaşa Bulvarı’dır. Bu bulvardan ya Yeşildere Caddesi’ne çıkılarak Buca, Karabağlar, Gaziemir ve Adnan Menderes Havalimanı’na, ya da Altınyol’a çıkılarak Bornova ve Karşıyaka istikametlerine gidilir. Bu güzergahlardan gelinip Mürselpaşa Bulvarı’na girildiğinde ise Basmane’ye yanı İzmir Fuarı’nın ana giriş kapısının bulunduğu 9 Eylül Meydanı’na, oradan da ya Fevzipaşa Bulvarı’na ya da Gazi Bulvarı’na geçilir. Bu bulvar ve çevresinde 13 adet butik otel bulunduğunu belirten İzmir Ticaret Odası Meclis Üyesi ve Turizmci Mustafa Kaya bakın ne diyor:
Egzoz ve gürültü kirliliği
“Mürselpaşa Bulvarı ve bağlantılı sokaklar, 4 yıldızlı ve çok kaliteli butik otellerin bulunduğu bir bölge oldu. İzmir Fuarı’na en uzak otel 100-150 metre mesafede ve 2 bin civarında yatak kapasiteli bu oteller, İzmir turizmine büyük katkıda bulunuyor. Ancak buradaki tesis sahibi arkadaşlarımız ilgisizlikten şikayetçiler. Özellikle hanutçular hava karardıktan sonra burayı mekan haline getiriyor ve turist avına çıkıyorlar. Otelden kafasını çıkaran

Yazının Devamı

Hindi tesisi bizi rahatsız etmiyor

20 Mayıs 2011

9 Mayıs 2011 Pazartesi günü köşemizde “Urla Bademler Köyü sakinleri dertli: Hindi çiftliği yüzünden yaşamımız kararıyor” yazımız üzerine Urla Bademler Köyü Muhtarı Mehmet Uysal, aşağıdaki mektubu köşemize gönderdi.
Mektup aynen şöyle:

ISO Belgesine sahip

“Urla Bademler’de yaşayan halkımızın yöremizdeki hindi çiftliğinden dertli olduğu belirtiliyor. Konuyu size iletenler, köy halkı değil işyeri sahipleri Venhar- Fulya Eskicioğlu ve Ramazan Zeren’dir. Bugüne kadar köy halkından hiç kimse özellikle hindi çiftliği konusunda şikayetçi olmadı. Buradaki hindi üretim tesisi çevre sağlığı konusunda son derece özenli olup, bildiğim kadarı ile ISO 9001 ve ISO 22000 belgelerine de sahiptir. Söz konusu hindi çiftliği 10 yıldır hiçbir rahatsızlığa neden olmamaktadır. Ayrıca yöremize gerek istihdam, gerekse ekonomik açıdan önemli katkılar sağlamaktadır. Bu tesisin aksine, şikayetçi vatandaşlara ait kendi işyerlerine 30 metre mesafedeki açık hayvan çifliği, kötü koku yaymakta ve sinek üremesine neden olmaktadır.”

Yazının Devamı

İzmir’e niçin yeterli tuvalet yapılmıyor?

16 Mayıs 2011

Havaların ısınması ve insanların kendilerini sokaklara atmasıyla birlikte genel tuvalet ihtiyacı bir kez daha gündeme gelmeye başladı. Köşemizi arayan okurlarımız, “İzmir’de genel tuvaletlerin yetersizliği yüzünden parklar, tenha sokaklar ve özellikle kentin kalabalık köşelerinde idrar kokusundan geçilmiyor” diye dert yandılar. Özellikle Kordon ve Kemeraltı’ndaki genel tuvalet yetersizliğinden söz eden vatandaşlar, “Ara sokaklar idrar kokuyor” diye dert yandı. Buca Evka-1 Kırgızistan Caddesi’nden arayan Yaşar Usluer isimli okurumuz şunları söyledi:

Olan da kaldırıldı

“Önceki hafta METRO ve İZBAN’da genel tuvalet olmadığını yazdınız. Oralarda tuvalet var ama sadece personele hizmet veriyor. Genel tuvalet Kordon boyunda, Konak Meydanı’nda, Çankaya’da, Basmane’de, Alsancak’ta ve İzmir’in yoğunluk yaşanan yerlerinde yok. Bazı yerlerde olsa da yetersiz kalıyor. Mesela Gazi Bulvarı girişinde bir tuvalet vardı, kaldırıldı. Burada iki taksi durağı var ve ‘Taksiciler ile bu civarda işleri olanlar ihtiyaçlarını nerede gideriyor?’”

Kent idrar kokuyor

Yazının Devamı

Gelin, Kemeraltı’nı yine cazibe merkezi yapalım

13 Mayıs 2011

26 yılda ürettiği 26 bin konutla 100 bin kişinin ev ve işyeri sahibi olmasını sağlayan; yanı sıra sosyal sorumluluk bilinciyle düzenlediği panel ve sempozyumlarla İzmir’in sosyo-ekonomik ve kültürel yaşamına katkıda bulunan Ege-Koop, şimdi de kentin simgelerinden tarihi Kemeraltı Çarşısı’nı cazibe merkezi yapmak için kolları sıvadı. Dünyanın en büyük açık çarşısı Kemeraltı’nın, hak ettiği yerde olmadığını, kent yöneticilerinin bu çarşıyı gözardı ettiğini ifade eden Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan, “Bünyemizdeki ‘Danışma Kurulu Üyeleri’ ve oluşturacağımız Kemeraltı Platformu’yla birlikte, 8 bin esnafın desteğini de alarak, bu değerimizi hak ettiği yere taşıyacağız. Hedefimiz, eğlence mekanlarıyla da birlikte, Kemeraltı’nı gece saat 24.00’e kadar yaşayan mekana dö-nüştürmektir” dedi ve şöyle devam etti:

Ülkemizde bir örneği yok

“Bu konuda çarşı esnafının görüşlerini aldık. Esnaf, yıllardır bu tür girişimlerle bulunulduğunu, ancak olumlu bir sonuç alınmadığını söylüyor. Biz bu düşünceyi yıkarak Kemeraltı’nı ülkemizin bir numaralı açık alışveriş merkezi yapmaya çalışacağız.”

ÖZEL komisyon KURULDU

Yazının Devamı