Kemal Önderoğlu

İzmir Kordonu’ndaki işyerlerinde yaşanan tente sorunu ile ilgili olarak basında çıkan haberler konusunda üzüntü duyduğunu belirten Kordon İşadamları Derneği Başkanı Ömür Şanlı, hafta başında gazetemizi ziyaret ederek içini döktü. Kordon İşadamları olarak, yaşla kurunun bir arada değerlendirildiğini belirten Başkan Şanlı şunları söyledi: “İzmir Milletvekili ve İESOB eski Başkanı Mehmet Ali Susam’ın Milliyet Ege’deki Misafir Odası’nda söylediklerine, dernek yönetimi ve Kordon İşadamları olarak aynen katılıyoruz.

Sağlamla çürük ayrılsın
Başkanımız bizi her zaman denetleyebilir ve yanlışlarımızı söyleyebilir. Biz de düzeltiriz. Tabii yanında zabıta olmadan. Biz başkanımızı İESOB ve İTO başkanlarıyla gelmesini istiyoruz. Zabıta ile baskın yapıldığında, amaç saptırılıyor ve üzüm yemek yerine bağcı dövülüyor. Biz hataların diyalogla çözülmesinden yanayız.
Amaçımız Büyükşehir’e sıkıntı yaşatmak değil, çözüm üretmek. Bizde Aziz Başkan ve İzmirlilerin Kordon’da rahatsız oldukları pazarcı tenteleri gibi görüntü veren şeffaf naylonlardan, hanutçulardan, sesli müzik yapıp vatandaşı rahatsız edenlerden, kapı aralarına masa sandalye atanlardan, kokoreççilerden, çiçekçi ve

Karşıyakalı Milliyet okurları, “Lütfen, koltuklarınızdan kalkıp şehri gizlice dolaşın. Vatandaşın gördüğü çirkinlikleri siz de göreceksiniz. Ayrıca şehri gezeceğinizden kimsenin haberi olmamalı. İşte o zaman sizden saklanan çirkinlikleri görürsünüz” diye başladıkları sorunlarını şöyle sıralıyorlar: “Karşıyaka’da son birkaç yıldır trafik ve otopark sorunu yaşıyoruz. Örneğin; Bahriye Üçok Bulvarı’nda yeraltına kapalı bir otopark yapıldı. Niçin yapıldı? Kentin kamu binalarının bulunduğu bu bulvarı her vatandaş kullanabilsin diye. Ancak ne mümkün. Atatürk Bulvarı ve Bahriye Üçok Bulvarı halen hem de çift sıra otopark yeri gibi kullanılıyor.

Çarşı’ya yakışmıyor
En önemlisi de kaldırımlar araçlar tarafından işgal ediliyor. Bu yetmezmiş gibi belediyemizin bulunduğu Bahriye Üçok Bulvarı’ndaki kaldırıma kondurulan çubuk bariyerler (!), park yapmayı engelleyeceği yerde, belediyemizin hizmet araçları ile meclis üyelerinin özel otolarıyla ikinci sıra park yapılarak trafik aksatılıyor.
İkincisi; Bahriye Üçok Bulvarı’nda kaldırımlara engellilerin araçları veya yürüyerek çıkmaları için rampalar yapıldı. Ancak bu rampalar engellilere yarayacağına araç sahiplerine yarıyor. Yani bulvar

S ağlık Bakanlığı’nın “Sağlıkta Dönüşüm” projesini devreye girmesiyle, son yıllarda doktorlar ile hasta ve yakınları arasındaki uyumsuzluk artmaya başladı. Sağlıkta dönüşüm uygulamalarıyla hastanelerdeki hasta yığılmaları azalacağına daha da arttı. Bu artış doktorlarla hasta ve yakınları arasında tartışmaların çıkmasına neden oldu. Tartışmalar, kadın erkek demeden doktorlara saldırıya kadar uzandı. Geçen yıl kaymakam bile doktor dövdü.

Hekimlere saldırılıyor
30 Aralık 2012 Cuma günü de İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapan Dr. Turan Acar’ın, hasta yakınlarınca dövülmesi, bardağı taşıran son damla oldu. Yüzlerce sağlık personeli yaptıkları basın açıklaması ile hekime şiddeti kınadı. Önceki gün İzmirli bir grup hekim okurumuz aradı, “Sağlıkta Dönüşüm” projesini gerçekleştiren Sağlık Bakanı Dr. Recep Akdağ’a, doktor hak ve yetkilerinin hastanelere niçin asılmadığını sormamızı istediler. Aynen aktarıyorum:
“Yıllar önce hastanelere hasta hakları ile ilgili maddeleri belirleyen afişler asıldı. Çok da güzel oldu. Hasta, ne yapacağını ve haklarını öğrendi. Az da olsa hasta doktor ilişkisi daha düzeyli olmaya başladı. Ancak, ‘Doktor hakları ve

B ugün, 2012 yılının ikinci günü. Milliyet Ege’deki “Çözüm Hattı” köşemizde 2012 yılında da sorunlarınızı yazmayı sürdüreceğiz. Geçen yıllarda olduğu gibi sokağınızdaki, mahallenizdeki, kentinizdeki aksaklıkları ve yaşamınızda karşılaştığınız tüm sorunları, sorumlulara duyuracağız. 17 yıldır yürüttüğüm sorunlarınızla ile ilgili yazılarda eskiden olduğu gibi ahkam kesmeyeceğim, akıl vermeyeceğim ve bilmişlik taslamayacağım. Şikayetlerinizi yetkililere ileterek, çözüm bulmalarını sağlayacağım.

104 gün yayınlandık
2011 yılında Türkiye’nin en güçlü gazetesi Milliyet’in Ege ekinde “Çözüm Hattı Kemal Hoca” köşesini 104 gün yayınlayarak sizlerin ilettiği 621 konuyu kentimizi yönetenlerin dikkatine sunduk. Kent yöneticileri de ilettiğiniz sorunların çoğunu dikkatle ele alarak çözümlerini sağladılar. Bu nedenle köşemiz kanalıyla ilettiğiniz sorunları yakından izleyip, çözüm üreten yöneticilere teşekkür ediyoruz. Bu yılda köşemizin 0232 464 16 00/121, 0232 464 59 30 numaralı telefonlarıyla gündüz saatlerinde, 0555 253 52 52 numaralı cep telefonuyla da 24 saat süreyle bize ulaşabilirsiniz. Ayrıca kemal.onderoglu@hotmail.com elektronik posta adresimize, 0232 464 16 01 numaralı

Akşamları ve sabahları kömür koususunun yoğun olduğu dumanla karışık hava soluduğumuzu hatırlatan okurlarımız bunun için yetkililerden çözüm bekliyor


B u şikayeti geçen yıl da dile getirmiş ve yetkililerin dikkatine sunmuştuk. Tabii değişen birşey olmamış ki, iki aydır hava kirliliği ile ilgili şikayetler köşemizden hiç eksik olmadı. Şikayetler en çok da Karşıyaka ve Bayraklı başta olmak üzere, Bornova, Çiğli, Konak, Karabağlar, Menderes, Buca, Balçova, Narlıdere, Torbalı, Kemalpaşa, Menemen ve Selçuk ilçelerindeki okurlarımızdan geldi. Arayanların çoğu ‘Vakıf’ kömürlerinin kalitesizliğinden dert yandılar ve “Yeter artık!” diye başladıkları şikayetlerini şöyle dile getirdiler: “Yetkililer, çevrecilik ile ilgili ulusal ve uluslararası günlerde bol bol nutuk atıp ahkam kesiyorlar. Ancak, kirlilik ortaya çıktığında ise gıkları çıkmıyor.
Yardım kömürü denetlensin
İzmir şu anda aşırı derecede hava kirliliği yaşıyor ve bir tek yetkili de çıkıp bunun nedenini dürüstçe söylemiyor. Ayrıca piyasadaki kömürlerin kontrol edildiği söyleniyor. İyi de, Sosyal Yardımlaşma’nın dağıttığı kömürler ne oluyor? Hiç kontrol ediliyor mu? İzmir’deki hava kirliliğinin birinci nedeni

Balçova’da evlerinin yanında duman ve is çıkartan bir işletmeden dert yanan okurlarımız için güzel bir haberimiz var. Belediye, gerekli uyarılarını yapmış

9 Aralık 2011 Cuma günkü köşemizde “Duman ve is içinde yaşamaktan bıktık” başlıklı yazımız üzerine Balçova Belediyesi aşağıdaki cevap yazısını gönderdi. Yazı, “Bugün bazı basın yayın organlarında ilçemizde bulunan bir işletme ile ilgili haberc r yer almakta, işletmenin olduğu bölgede yaşayan site sakinlerinin şikayetlerine yer verilmektedir. Balçova Teleferik Mahallesi 198 Ada 21 Parselde bulunan 7633 m2 yüzölçümlü taşınmaz ile ilgili Belediyemizin yaptığı yasal işlemler aşağıdadır” diye başlıyor ve şöyle devam ediyor:

Eklentileri mühürledik
“Bahse konu işletme 1995 yılında 81 metrekarelik inşaat izni almıştır. 2009 yılında taşınmaz sahibi günübirlik tesis yapılmak üzere belediyemize başvurmuş ancak alanda yapılan üç adet kaçak yapı nedeniyle inşaat ruhsatı talebi reddedilmiştir. Arsa sahibi red cevabı üzerine İzmir 1 İdare Mahkemesi’ne işlemin durdurulması için dava açmış mahkeme de arsa sahibi lehine karar vermiştir. Ancak belediyemiz işlemin hukuka uygun olmadığı gerekçesi ile Bölge İdare Mahkemesi’ne

Ege-Koop, Genel Başkan Hüseyin Aslan önderliğinde Türkiye’nin ve İzmir’in sosyal ve kültürel sorunlarına düzenlediği panel ve kitaplarla çözüm üretiyor

İzmirliler gerçekten şanslı. Neden derseniz; başlıktaki dört önemli konu, şu anda İzmirlilerin en çok tartıştığı ve her ortamda konuştuğu konular. Özellikle sokağa çıktığımızda, işadamından esnafına, çalışanından emeklisine, öğretmeninden akademisyenine, sanatçısından basın mensubuna, her köşede bu konular konuşuluyor ve tartışılıyor. İşte bu konular 2012 Ocak ayından itibaren Ege-Koop’un bünyesinde, konularında en üst seviyede bulunan uzmanların, konuşmacı olarak katılacağı panellerde İzmir’in gündemine getirilip çözüm aranaca.
Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan ve Ege-Koop Danışma Kurulu Başkanı Gazeteci-Yazar Öcal Uluç, 20 Aralık 2011 Salı günü düzenlenen basın toplantısında, Ege-Koop bünyesindeki Danışma Kurulu’dan oluşturulan dört komisyonun başkanı ile üyelerini tanıttılar.
Doğru odaklanmak için
Türkiye Komisyonu Başkanı Türk Parlamenterler Birliği İzmir Şube Başkanı Av. Metin Öney, EXPO Komisyonu Başkanı Gazeteci-Yazar Nedim Atilla, İzmir Komisyonu Başkanı İzmir Ticaret Odası eski Meclis Başkanı ve İZFAŞ

Yeni yasayla su faturalarına eklenen “Katı atık bedeli” vatandaşı şoke etti. Özellikle işyerleri, astronomik rakamları görünce ne yapacağını şaşırdı




Çevre ve Orman Bakanlığı’nın 27.10.2010 tarihli “Kirleten öder” diyerek önerdiği yasa gereği getirilen “Evsel Katı Atık Bedeli” uygulaması, bu ay ki su faturalarına yansıtılmaya başladı. Kasım-Aralık faturalarında, “Katı Atık Bedeli” olarak istenen ücreti gören İzmirlilerin gözü adeta fal taşı gibi açıldı. Alınan bu paranın yasal olmadığını savunan vatandaşlar, yasal yollara başvuracaklarını açıkladı.