Kemal Önderoğlu

Kentsel yenilemenin acilen yürürlüğe konulmasını beklediklerini söyleyen İzmirliler, rantiyecilere fırsat verilmeden bu sorunun çözülmesini istiyorlar

Bu görüntü mü İzmir’e yakışıyor, alttaki mi?

Başlıktaki, “Büyükşehir ‘Kentsel Dönüşüm’ü bir an önce başlatmalı” sözleri, İzmir’de yaşayan herkesin son aylarda en çok konuştuğu ve tartıştığı bir konu. Çünkü, köşemizi arayan ve sokakta karşılaştığım iki kişiden biri, “İzmir Büyükşehir Belediyesi çalışmıyor, hiçbir iş yapmıyor ve beceriksiz” diyor. Ben ise aksini savunuyorum. Bütün yatırım ve çalışmalarını alt yapıya verdi. Yeni su şebekeleri, kanalizasyonlar ve arıtmalar ile dere ıslahları yaptı.

Deneyimlilere verilsin
Yeşil alanlar, parklar ve doğal yaşam parkları açtı. Alt geçitler açılarak İzmir trafiği rahatlatıldı. Hükümetten destek almadan Üçyol-Üçkuyular ile Bornova-Evka3 metroları yapıldı. Ne mi yapılmadı? İzmir’e makyaj yapılmadı. Yani kentsel değişim ve yenileme başlatılmadı. İzmirliler, “Kentsel dönüşümü sık sık dile getirin de, ne olacaksa bir an önce olsun. Belediye başkanları, ilgili sektörler ve halk olarak hepimiz bekliyoruz. Bu projenin bir an önce devreye sokulmasını istiyoruz. Yoksa İzmir elden

İZBAN’ın Çiğli İstasyonu’nu kullanan vatandaşlar yoğun araç trafiğinden, sağlı ve sollu park eden araçlardan, akşamları da karanlıktan dert yandılar

Çiğli İstasyonundaki otobüsler sağlı sollu araç parkı yüzünden dönüş yapamıyorlar.

Çiğli sakinleri, İZBAN’ın faaliyete geçişiyle birlikte Çiğli İstasyonaltı kesiminde yapılan otobüs durakları ve çevresinde halkı ve trafiği olumsuz etkileyen sorunlarının olduğunu ve 2 yıldır hiçbir şey yapılmadığını dile getirdiler. Okurlarımız sorunlarını şöyle sıraladılar:
1) Anadolu Caddesi, Atatürk Organize Sanayi Yolu’nu istasyon otobüs duraklarına bağlayan yoldaki köprü oldukça dar olduğu için mevcut trafiğe cevap vermiyor ve sıkışıklıklara neden oluyor. Söz konusu köprünün genişletilmesi gerekiyor.
2) Çiğli Aktarma Merkezi’ndeki otobüs duraklarının bulunduğu cepte aydınlatma olmadığı için duraklar çok karanlık ve hava karardıktan sonra akşamları bekleyen yolcular için güvensiz ortam oluşuyor. Bu alanın aydınlatılmasını istiyoruz.
3) Yaz aylarında güneş altında, kışın da yağmurlu günlerde bekleyenler için kapalı durak yapılmasını bekliyoruz.

Onbir yıldır Urla’da yaşayan İnşaat Mühendisi Demir Pekel Temmuz 2011’de hizmete giren çarşının alışverişe gelenleri zora soktuğunu iletti

Okurumuz Pekel onbir yıl önce taşındığı Urla ile ilgili birikim ve tespitlerini şöyle sıralıyor: “Bugün size bu şirin ilçemizin en değerli ve prestijli yeri olan meydanda, yakın bir zaman önce tamamlanarak hizmete giren yeni düzenleme ve çarşıdan söz etmek istiyorum. Burası beklentilerin aksine fonksiyon ve kullanım hatalarıyla dolu. İlk hata; yol seviyesi altına inşa edilen Bodrum-1 ve Bodrum 2’deki otopark alanlarından mağazaların bulunduğu kata çıkmak bir kabus. Bodrum 2’de arabasını park eden bir kişi, yürüyen merdivenle kesintisiz dükkanların bulunduğu kata çıkamıyor. Çünkü, önce Bodrum-1’e çıkacak, kapıdan geçip otoparkta 50 metre yürüdükten sonra başka bir kapıdan girecek ve tekrar başka bir yürüyen merdivenle alış-veriş katına çıkacaksınız. Bunu ellerinizde torbalar veya market arabasıyla yaptığınızı düşünün...
İki zıt yöne kapı açılmalı
İkinci hata; Bodrum-1 tavandan akan sularla adeta göle dönüyor ve bu yapıya hiç mi hiç yakışmıyor.
Üçünçü hata; Bodrum-1’e arabanızı park ettiniz, alış veriş yaptınız, elinizde torbalar

Gazeteniz Milliyet dünyada ve ülkemizde olup biten olayları 62 yıldır sizlere aktarıyor. Dünya ile sizleri buluşturuyor, her konuda bilgi sahibi olmanızı sağlıyor. Milliyet, aynı zamanda haksızlığa uğradığınızda ve yaşadığınız her türlü olumsuzlukta da yanınızda oluyor. Milliyet Ege ise bölgemizde, kentimizde yaşananları ve yaşanacakları her gün tüm ayrıntılarıyla size sunuyor. Bugün size bir çağrıda bulunacağım. Yaşadığınız kentte uğradığınız haksızlıkları, karşılaştığınız sorunları, olumsuzlukları korkmadan ve üşenmeden bize yazmaya devam edin. Biz de geçmiş yıllarda olduğu gibi yetkililere iletelim, onları uyaralım ve sorunlarınıza çözüm üretmelerini sağlayalım.

Yazın ve arayın

Yeşilyurt Yıldız Caddesi üzerinde bulunan Merkez Camii yanındaki trafo, eski direk ve elektrik tellerinin semt sakinlerinin korkulu rüyası haline geldi. Rüzgarlı ve yağışlı havalarda tellerin birbirine değmesi yüzünden korku yaşadıklarını ve saatlerce elektriksiz kaldıklarını belirten semt sakinlerinden Yaşar Yıldız, yaşananları şöyle dile getirdi:

Yeraltına alınsın
“Yeşilyurt Merkez Camii önündeki elektrik direğinden başlayıp Yıldız Caddesi boyunca uzanan elektrik telleri eski olduğu için rüzgarlı ve yağışlı havalarda birbirine değerek ark yapıyor ve kıvılcımlar saçıyor. Tabii bu yüzden semtimizin elektrikleri kesiliyor ve saatlerce elektrik verilemiyor.
GEDİZ Elektrik A.Ş teknik elemanları geçenlerde birbirine değen telleri ilkel bir şekilde tahta parçaları ile birbirinden ayırdılar. Ancak teller teknik özelliğini kaybettiği için komple sallanıyor ve elektriklerimiz yine kesiliyor. Korku içindeyiz. Çevre sakinleri olarak semtimize yakışmayan bu uygulamaya son verilmesini; İzmir’in birçok yerinde ve bir alt caddede olduğu gibi semtimizdeki eski trafo ile elektrik tellerinin bir an önce yer altına alınmasını istiyoruz.”

İzmir’de 60 yaş kartlarının Sayıştay uyarısı ile iptali daha önce yasal sıkıntı olmadan serbestçe seyahat eden 65 yaş ve üzerindeki vatandaşları mağdur etti. 65 yaş üzerindekilerin bu hakdan yararlanmaya devam etmesi konusunda hiçbir yasal engel bulunmadığını belirten vatandaşlar, “Sayın Kocaoğlu, indirim hakkını 65’ten 60’a çekene kadar sorun yoktu. Bakanlar Kurulu 60 yaşla ilgili karar alana kadar bizim hakkımız verilsin” diyor.

Yasal hakkımız var
Okumuz Orhan Takım, 60 yaş kartları ile ilgili bakın ne diyor: “Bizde de, Sn. Aziz Kocaoğlu’nun 60 yaş kartlarının tamamen kaldırılmasını istiyormuş gibi bir kanı oluştu. Çünkü, sayıştayın kararından sonra Sn. Kocaoğlu, kartların tekrar verilmesi için istekli olduğunu belirten biz yaşlıları ikna edecek bir açıklama maalesef yapmadı. Şu anda onbinlerce yaşlı, başkanımızın bu konuda açıklama yapmasını bekliyor.
Bu konunun siyasi çıkar ve siyasi yıpratma amacı olarak kullanılmasını istemiyoruz. Ben 70 yaşında bir kişiyim. Yasalar 65 yaş ve yukarısındaki yaşlılara indirimli veya ücretsiz seyahat hakkı verileceğini belirtiyor. Bize niçin böyle bir hak tanınmıyor? Kartların iptal edilmesine 3-4 gün gibi bir zaman kaldı. Peki

İşadamlarından oluşan bu dernek, 2012 yılında turizme önemli katkı sağlayacak

İzmir’’in Selçuk ilçesinde 2001 yılında sosyal sorumluluk, kültür, eğitim, turizm vb. kentin kültürel ve ekonomik gelişmesine katkı sağlamak amacıyla kurulan Selçuk Gönüllüleri Derneği hizmetlerini aralıksız sürdürüyor. Geçenlerde katıldığım bir toplantı da gönüllülerin 11 yılda Selçuk ilçesinde yaptıkları katkıları duyunca örnek olur düşüncesiyle köşemizden paylaşayım istedim. İlçedeki işadamları tarafından kurulan ve gönüllülük esasına dayalı olarak çalışan dernek üyeleri, etkinliklerini sürdüreceklerini söylediler. Selçuk Gönüllüleri Derneği Başkanı Faik Kaytancı yaptıkları etkinlikleri şöyle sıraladı: İlçe içinde ve Pamucak’ta Çevre Temizliği Kampanyası. Selçuk Kaymakamlığı ve Belediyesi ile ortaklaşa Atatürk’ü Anma Saygı ve 19 Mayıs Dağ Yürüyüşleri ile halk piknikleri. Kaymakamlığın düzenlediği Turizm Panelleri’ne katkı ve katılım. Selçuk Devlet Hastanesi’ne, büyük salon tipi klima ve su pınarları bağışı.

Kaymakam’a teşekkür
Huzurevi ziyaretlerinde ikram ve hediyeler verme. Selçuk’taki STK’lar ile konferans-panel ve anma geceleri düzenlenmesi. Dini bayramlarda mahalle

İzmir’in yerleşim ve trafik akışı en yoğun Hatay ve Yeşilyurt’ta yaşayan Konak ve Karabağlar ilçesinde yaşayan vatandaşlar, “Yeter artık! Bu çirkinlikleri daha ne kadar çekeceğiz?” diye sordular. Vatandaşlar, “8 aydır çirkin görüntüleri izlemekten ve tehlikeli taş yığınlarının arasından geçmekten bıktık. Gerek araçlarımızla, gerekse yaya olarak buradan geçerken korkuyoruz. Taş yığınları her an devrilecek gibi duruyor. Böyle düzensiz ve özensiz çalışmaya 8 aydır nasıl göz yumuldu? Bu işi yapanların halka hiç mi saygısı yok?” dediler.

İzmir’e hiç yakışmıyor