İZMİR’e neden “gâvur” dediklerini...
Ya da pis sümüklü çocuk benzetmesi yapıldığını anlıyor musunuz?
Çünkü burası İzmir...
Özgürlüğün, ileri demokrasinin, laikliğin, cumhuriyetin, sosyal devlet anlayışının, hoşgörünün, saygının anavatanıdır.
İzmir bir ilke daha imza attı.
Başbakanımızın “Ucube” diye tanımladığı Kars’taki heykele talip oldu.
İzin verildiği anda, yerinden özel olarak kesim yapılarak sökülecek, yaklaşık 15 TIR’a yüklenerek İzmir’e getirilip Karşıyaka’ya dikilecek.
Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak’ın bu girişimi asla bir “siyasi rant” ya da “siyasi gösteri” değildir.
Sadece ve sadece, İzmir’in sanat ve sanatçıya duyduğu saygının, verdiği kıymetin, sahiplenmenin bir göstergesidir.
* * *
Önümüzdeki günlerde Cevat Durak’a iki şekilde yanıt verileceğini düşünüyorum.
İlki; “Sana mı düştü kardeşim, bizim ucube bulduğumuz ve yıkılmasını istediğimiz heykele sahip çıkmak?...”
Ve;
“Al başına çal, ama unutma bu işin sonunda Silivri’ye gitmek de var. Bunu unutma!...”
Yani;
“Kırk satır mı, kırk katır mı?”
* * *
Heykel “ucube”, yık...
Kanuni Sultan Süleyman “kötü”, yayından kaldır...
İçki “günah”, yasakla...
Türban “insan hakkı”, serbest...
“Çok eleştiriyorsun”, yazma, yazdırtma, kov...
Eli kanlı katilleri serbest bırak, suçlu Yargıtay...
Öğretim üyelerini, gazeteci-yazarları, kuvvet komutanlarını Silivri’ye tık...
Yumurta attı diye öğrenciyi tutukla...
Neymiş, Türkiye “ileri demokrasi”ye geçiş yapıyormuş...
* * *
İzmir neden “oy vermiyor” diye merak mı ediyorsunuz?
Allahaşkına; başka nedenler (!) aramaya gerek var mı?
BLOG
AHMET GÜREL (İZMİR PLATFORMU BAŞKANI): İzmir kentinin gururu ve sembolü olan Kordonboyu’nda yapılan “tente işgallerini kaldırma” çalışmalarından dolayı İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Konak Belediyesi’ne İzmir Platformu olarak teşekkürlerimizi sunarız. İzmir’de “Yurttaşlık”, “Kentli olma” bilincinin daha da yaygınlaştırılması ve geliştirilmesi amacıyla yola çıkan İzmir Platformu; İzmir’in EXPO 2020 adaylığı için bütün gücüyle çalışarak görevini yerine getirecektir.
ZAFER MENTEŞEOĞLU: Birinci Kordon’daki sorunların aynısı Güzelyalı Sahil Yolu’nda da var. Hele hele üst geçitimizin oralardaki kafeteryaları hiç gördünüz mü? Tam bir ilkellik ve İzmir’e yakışmayan görüntüler. Mithatpaşa Caddesi ise tam bir rezillik. İşportadan, dükkanların fazla çıkmasından kaldırımlarda düzgün yürünmüyor. Tamam, Birinci Kordon İzmir’in incisi ama, bizim oralar da İzmir’in güzel yüzü değil mi? Lütfen bu konuyu da gündeme getirir misiniz?