AK Parti’nin beklenen İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı; Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım oldu.
İzmir, siyaseten zor bir kent.
Çünkü seçmen, 11 yıldır AK Parti’ye yerelde de, genelde de “geçit” vermiyor.
Öyle ki, 2009 yerel seçimlerinde CHP, Aziz Kocaoğlu ile yüzde 56.7’lik oy oranıyla “rekor” kırarken, AK Parti adayı Taha Aksoy, yüzde 30.3’te kalmıştı.
İzmir, Başbakan Erdoğan’ın yıllardır “kazanmak” istediği önemli illerden biri.
Ancak, yerel seçimlerde CHP’nin çok gerisinde kalmasının en önemli nedeni “aday” seçiminde yapılan yanlışlardı.
Erdoğan, bu kez İzmir için en doğru kararı vererek, Binali Bey’i Büyükşehir adayı yaptı.
Ve dün İzmir’de, Yıldırım’ı, adeta ‘kahraman’ gibi lanse etti. Elbette, hem İzmir’in kendince makus talihini hem de AK Parti açısından kötü sonuçları değiştirme beklentisiyle...
Bunu da; tarihten, Fethi Bey ve Adnan Menderes isimlerini vererek örnekledi, ekledi:
“İzmir, CHP yönetimine tarihte iki kez; ilki, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün isteğiyle kurulan Serbest Cumhuriyet Fırkası, ikincisi ise Adnan Menderes’in Demokrat Partisi ile kafa tutmuş, demokrasi güneşinin yeniden bu bölgeden doğmasını sağlamıştır.
Bugün Binali Bey’i İzmir’den aday göstererek, tıpkı o günlerdeki gibi İzmir’de Türkiye’ye örnek olacak yeni bir sayfa açmak istiyoruz...”
Başbakan Erdoğan, belki de ilk kez İzmirlilerle “inatlaşmak” yerine; “hoşa gidecek”, kent sakinlerini “okşayan” sözlerle konuşma yapmayı tercih etti.
“Tek millet, tek devlet, tek bayrak, tek vatan”dan söz etti. “İzmirli nasıl isterse öyle yaşamaya devam edecektir; buna biz değil, İzmirliler kendilerini karar verirler” diyerek, “özel yaşama asla müdahale edilmeyeceğinin” garantisini verdi. CHP’ye ve Başkan Aziz Kocaoğlu’na da sert çıktı:
“İzmir, CHP’den çok çekti. CHP’nin beceriksizliği İzmir’in her köşesinde görebilirsiniz. İzmir buna layık değil. Beklenen sıçrayışı bir türlü yapamayan bir İzmir var. Şimdi bu gerçekler ortadayken; İzmir, inanıyorum ki hâlâ CHP demeyecektir.”
Kazanalım, kazandıralım
AK Parti 2002’den bu yana ilk kez İzmir’de bu kadar iddialı yola çıkıyor. Bu kez kazanacaklarına inanıyorlar.
Bu apaçık belli.
En az CHP’nin Sarıgül’le İstanbul’u istediği kadar, AK Parti de İzmir’i istiyor.
Başbakan Erdoğan’ın İzmir seçim stratejisi tamamen “kazanmak” üzerine.
Nitekim, Büyükşehir adayı yapılan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın, Mart 2014 seçim sloganları da bu istekle örtüşüyor:
Hizmet Kazanacak,
Diyalog Kazanacak,
Samimiyet Kazanacak...
İzmir parti teşkilatı, Binali Yıldırım için, il başkanlığından ayrı bir katta, seçime özel “kozmik büro” hazırladı.
Bu kozmik seçim bürosuna (KBS) sadece bu departmanda görevli kişiler, elekronik kartlarla giriş-çıkış yapabilecek.
İzmir’deki 30 ilçenin de tüm seçim çalışma ve faliyetleri buradan yönetilecek.
Kısacası;
AK Parti, Binali Yıldırım ile İzmir’de çok, hem de çok iddialı.
Kazanabilir mi?
İstemenin, kazanmak için çıkılan yolu yarılamak olduğunu unutmamak lazım.
Zor ama asla olanaksız değil.
