DOĞRUYU söyleyeni “dokuz köyden” kovarlarmış.
Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş da, “Kral Çıplak” deyince, herkes “yok canım” demeye başladı.
Aslında özürleri kabahatlarından büyük.
Kimi teessüflerini bildiriyor. Kimi, “Ayıp etmiş, insanları kırarak bir yere varılmaz” diyor, kimi “Ben İrlandalı değilim Macar’ım” diye işi sulandırıyor.
Ama nedense hiç kimse, Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in İzmir’i, sümüklü bir çocuğa benzeten konuşması ile, İzmir’i Kayseri ve Konya ile kıyaslayıp, bize “Anadolu’daki kentlerden geri kalmış bir il” göndermesi yaparken itiraz etmemelerinin gerekçelerini anlatamıyor.
Çelik’i can kulağı ile dinlediniz mi beyler?
Dinlediniz...
Alkışladınız mı efendiler?
Alkışladınız?
Onca söyleneni yuttunuz mu?
Yuttunuz...
O zaman niye içinize sindiremeyip de doğruları söyleyeni ayıplıyor, kınıyorsunuz?
Biliyorsunuz değil mi; asıl kınanması gereken, ayıplanması gereken Ekrem Demirtaş değil, sizlersiniz...
* * *
“İçimizdeki İrlandalılar” yakıştırması Mustafa Denizli’ye aittir.
İrlanda’yı elediğimiz bir milli maç sonrası, “Önemli olan İrlanda’yı değil, içimizdeki İrlandalıları yenmek” demişti.
İzmir de bugün, bir takım İzmirlilerden, yani “İçimizdeki İrlandalılardan” çektiği kadar kimseden çekmiyor!...
Soruyorum; kendilerine “kanaat önderi”, “duayen” lakaplarını uygun görenlere soruyorum?
İzmir’i niçin beğenmiyor, sürekli “geri kalmış” edebiyatı yapıyorsunuz?
Hadi ben ve sokaktaki normal vatandaş yakınsa, söyleyecek sözüm yok.
Ama bu İzmir’i siz yönetiyorsunuz.
Kent için karar verici kurumlarda sağdan sayıyorum 30-40, soldan sayıyorum 30-40 kişi.
Üstelik de hep aynı isimler...
Başkanlar Kurulu’nda siz...
Kalkınma Ajansı’nda siz...
Ekononik Kalkınma Koordinasyon Kurulu’nda siz...
ESİAD’da siz, EGİAD’da siz.
Siz... Siz... Siz...
İzmir; Hüseyin Çelik’in de iddia ettiği gibi Kayseri’den, Konya’dan geri kaldıysa, o zaman sorumlusu da sizsiniz...
Siiiiiiiiiiizzzzzzzzzzzzz...
* * *
İzmir’i küçük düşüren söylemlere karşı çıkan Ekrem Demirtaş, bir kez daha tekrarlıyorum; yerden göğe kadar haklı.
Ekrem Bey’in, İzmir’de yaşayıp da, nerede yaşadıklarının kıymetini bilmeyenlere, “Kente kruvaziyer gemileriyle gelen, yarım günde İzmir’i gezen turistin gördüğünü görmeyenler var” sözleriyle yaptığı göndermeye ve; “İzmir’i haksız yere eleştiriyorlar. Her şeyin modası geçiyor ama İzmir’e vurmanın modası asla geçmiyor” sözlerinin altına da imzamı atıyorum.
Hepinize sağlık, mutluluk ve bol kazançlı bir 2011 diliyor, herkesin, hatta içimizdeki İrlandalıların da yeni yıllarını kutluyorum.
Ne de olsa bizim İrlandalılarımız.
Atsak atamıyor, satsak satamıyoruz...
blog
FİRUZE ŞENKILIÇ: Elinize sağlık. Ne kadar güzel anlatmışsınız. Ekrem Demirtaş İzmir’i sümüklü çocuğa benzeten ve bunu onaylayan İzmirlilere gerekli cevabı vermiş.
ASLAN TANIŞ: Demirtaş doğru söylüyor da, niye o gün oradaki davete katılıp da, bugünkü gibi Hüseyin Çelik’in yüzüne söylemedi, merak ediyorum. Galiba onu da korkuttular!...
NAZLI KOYUNCU: İzmir’i neye benzetirlerse benzetsinler, avuçlarını yalayacaklar. Zaten bir tek “şeytan” demedikleri kaldı. Ama bu kent Ak Parti’ye oy vermez, vermeyecek de.
GÖRÜŞLERİNİZİ GÖNDERİN, ‘BLOG’DA SİZ DE DÜŞÜNCE VE YORUMLARINIZLA YER ALIN