Hamdi Türkmen

Hamdi Türkmen

hamdi-turkmen@hotmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

HERKESİN merakı şu:
İşçi şikayetçi,
Sanayici, tüccar dertli,
Çiftçi, köylü perişan,
Emekli, Bağ-Kur’lu isyanlarda,
Memur, öğretmen, kamu çalışanları geçinemiyor,
Gençler işsiz...
Güneydoğu ve Doğu ayrılıkçılara teslim, kopmuş gitmiş,
Kime dokunsanız bin ah işitmekten başka laf duymanız mümkün değil...
İyi de, yaklaşan genel seçimlerde Ak Parti kimden oy alacak?
* * *
Türkiye’ye İzmir’den baktığınızda, iktidarın bu genel seçimlerde büyük bir oy kaybı yaşayacağını sanıyorsunuz.
Gerçekten böyle mi?
CHP’de ciddi bir hareketlilik, heyecan, özellikle de Kemal Kılıçdaroğlu’na endeksli bir oy artışı olacağını söylemek mümkün.
Ama Ak Parti için yüzde 30’un altına düşecek diyebiliyor musunuz?
Hayır ise, o zaman bunun sırrı ne?
* * *
İzmirli İntegral adlı araştırma şirketi 5-7 Mart tarihlerinde kent merkezinde 11 ilçeyi kapsayan bir araştırma yaptı.
Benim ilgimi çeken bölüm, CHP ve Ak Parti’nin oy oranlarından çok, iki partiye oy vereceğini söyleyen seçmenin “oy verme nedenleri” oldu.
CHP’ye oy veren seçmenin yüzde 17’si; “görüşüme-değerlerime uyduğu için” derken,
Ak Parti’de aynı soru için bu oran ilginçtir; yüzde 10.
CHP’ye “Çalıştığı için, başarılı bulduğum, çalışmalarını beğendiğim için oy veriyorum” diyenlerin oranı yüzde 6.
Ak Parti’de ise bu oran inanılmaz yüksek. Yüzde 41...
Bir başka ilginç sonuç da iki lider ile ilgili.
CHP’ye “Kılıçdaroğlu için oy veriyorum” diyen seçmen oranı yüzde 3.10 iken, Ak Parti’de “Recep Tayyip Erdoğan’ı çok beğendiğim için oy veriyorum” diyen seçmenin oranı yüzde 7.9.
* * *
Buradan çıkarılacak sonuç şu:
CHP’ye oy veren seçmenin büyük bir bölümü, “kendi görüş ve değerlerine uygun olduğu için”, tercihi bu partiden yana yapıyor.
Oyunu Ak Parti’ye kullanan seçmen ise, iktidar partisini “başarılı ve çalışmalarını beğendiği” için, tercihinin bu partiden yana olduğunu söylüyor.
Bana göre Ak Parti ve Recep Tayyip Erdoğan’ın 2002’den buyana Türkiye’de iktidar olmasının sırrı da bu.
Nedense toplumun büyük bir bölümü, işsiz, aç, muhtaç, sıkıntılı, şikayetçi, zor geçindiği halde, Adalet ve Kalkınma Partisi’ni nasıl oluyorsa oluyor; “başarılı buluyor, çalışmalarını beğeniyor...”
* * *
Çarpım cetveli olsa; iki kere iki, dört eder diyeceğim...
Ama iş siyaset olunca, iki kere iki ne yazık ki dört eder diyemiyorum...
Bazen üç, bazen beş, hatta bazen de altı bile edebiliyor.
12 Haziran’da seçmene yine, “İki kere iki kaç eder?” diye sorulacak.
Halkın yanıtı ne olacak merak ediyorum.
Dört derse, aklı başına gelmiş...
Kalkıp da, “Beş ya da altı” derse, hâlâ akıllanmamış sayacağım.