İZMİR’i işte bu yüzden seviyorum... Yeter ki istesin... Yeter ki gönül versin... İstedi mi, gönül verdi mi, gerisi boş...
Yağmurmuş, çamurmuş, soğukmuş, vız geliyor... Gündoğdu Meydanı’nı görmenizi isterdim. Gelincik tarlası gibiydi... Altı oklu bayraklar, şarkılar ve hep birlikte söylenen türküler... Sanki, “İnadına İzmir” demek için on binlerce insan inmişti Kordon’a.
Gündoğdu Meydanı, iki yıl önceki Cumhuriyet Mitingi’nden sonra ilk kez bu kadar kalabalık, ilk kez bu kadar coşkuluydu.
CHP lideri Deniz Baykal, iki saat geç kalmış, kimin umrunda...
Kordon’daki kafelere, birahanelere, balık restoranlarına, pazar olmasına rağmen sabahın köründe yer ayırtan binlerce İzmirli, çoluk-çocuk adeta ortak bir “sevinci” paylaşıyor gibiydi.
Biralar, rakılar yudumlanıyor, “İzmir bizimdir, bizim kalacak” sloganlarıyla karşılıklı selamlaşılıyordu.
* * *
Başkan Aziz Kocaoğlu, Büyükşehir bütçesinin yaklaşık bir katrilyonunu işsiz, yoksul, dar gelirli ve emeklilere destek için harcayacak
AZİZ Kocaoğlu, 29 Mart, yani yeniden seçilmesi halinde ilk iş olarak, 2009 yılı bütçesini revize ederek “yatırım” değil, “kriz” bütçesi haline getirecek.
Kocaoğlu, kararlı...
Küresel kriz için “teğet geçecek” diyenlere inat...
Ve, İzmir’de yaşayan üç milyonu aşkın insanın ayakta kalma mücadelesinde, onlara destek olmak, ağır yaşam şartlarını biraz olsun hafifletmek için aldı.
Ne demek şimdi bu?
İZMİR Metrosu, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun enyumuşak karnı.
Olmadı, bitirilemedi, hizmete açılamadı.
Aziz Bey, seçime gidilirken bu konuda rakiplerinin yaptığı, yapacağı tüm eleştirilere açık olmak zorunda.
Çünkü kim ne derse haklı, Aziz Bey ise haksız.
* * *
İzmir’deki yerel seçimin ağır topları, CHP, AK Parti ve MHP Büyükşehir adayları Aziz Kocaoğlu, Taha Aksoy ve Müsavat Dervişoğlu, İzmir Ticaret Odası’nda bir araya geldiler.
Nasıl bir İzmir düşündüklerini anlattılar.
SACUN’UN programındaki gibi, geriye sayım başladı.
Dokuz... Sekiz... Yedi... Altı... Beş... Dört... Üç... İki... Bir..
Ve sandıkları açacağız.
500 milyarı değil ama, bakalım seçimi kim kazanacak, göreceğiz.
İzmir’de henüz hangi parti ve adaya oy atacağına karar vermeyen önemli bir seçmen grubu var.
İkilem içinde...
Ona diyor, olmuyor, vazgeçiyor!
NTV’de peş peşe üçü birden ekrana çıktı...
Süreleri 19’ar dakikaydı.
Önce CHP adayı Aziz Kocaoğlu, ardından Ak Parti adayı Taha Aksoy ve son olarak da MHP adayı Müsavat Dervişoğlu..
Ayrıntılarına girmeyeceğim..
Doyurucu, tatmin edici ve seçmeni daha çok ikna eden, ne Kocaoğlu ne de Taha Aksoy’du...
NTV’deki gecenin yıldızı MHP adayı Müsavat Dervişoğlu’ydu.
Benim değerlendirmem böyle..
SON on bir gün kaldı, biz hala seçimlerde bilmem kaç milyon seçmenin oy kullanamayacağından söz ediyor, bu insanların oy kullanabilmeleri için meydanlarda, ekranlarda “fetva” veriyoruz.
Şaşırıyorum...
Seçmen olma şartlarını yerine getiren insanların, oy kullanabilmek için, resmi geçerliliği olan nüfus cüzdanı, ehliyet gibi “resmi” belgelerinde TC kimlik numaralarının yazılı olması gerektiği yeni mi ortaya çıktı...
Yüksek Seçim Kurulu’nun görevi nedir?
Türkiye’de genel ve yerel seçimleri yapmak değil mi?
Eskiden seçmen kütüklerinin hazırlanmasından da sorumluydu, sonra “adrese dayalı” sistem çıkarıldı ve bu görev TÜİK’e devredildi.
Yani, Yüksek Seçim Kurulu ve muhtarlıklar devre dışı bırakıldı ve ilk kez bu seçimde 29 Mart’ta sandık başına devlet, yani hükümetin kontrolünde oluşturulan seçmen listeleriyle gideceğiz.
Seçim yarışında son on iki güne girdik. İzmir, sonucu belki de en çok merak edilen illerimizden biri.
Bu hafta çok önemli.
Bundan sonraki, yani son hafta, çok daha önemli...
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın İzmir mitingi sonrası, AK Parti’nin ve Taha Aksoy’un ivmesi belirgin bir şekilde artacaktır.
Nereye kadar; bunu bugünden kestirmek güç...
Ama Gündoğdu Meydanı gösterdi ki, AK Parti İzmir’de hiç de öyle “yok olmuş-bitmiş” gibi görünmüyor.
“Taşıma”, “Çakma” kalabalık diyeceksiniz.
MÜSAVAT Dervişoğlu’nu tanır mısınız bilmiyorum...
Benim iyi bir dostumdur...
Dervişoğlu, MHP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı...
Üstelik de, birkaç aydır değil; nereyse bir yıl öncesinden...
Olması gereken de bu...
Keşke tüm partiler aynı duyarlılığı gösterebilse, İzmir’i yönetmeye talip olan seçilecekler, adaylıklarını bir yıl öncesinden açıklasalar..
Seçmen olarak bizler de, kimin ne olduğunu, neler yapacaklarını, projelerini, seçildiklerinde kenti birlikte yönetecekleri kadroları, isimleri bilsek..