Hamdi Türkmen

 BUCA’DA ilginç bir meclis toplantısı yaşandı.
Belediye Başkanı Ercan Tatı’nın Başkan Yardımcısı yapmakta ısrar ettiği Hüsnü Kaya ve maaşının neden olduğu kriz, AK Partili üyelerin verdiği “oy” desteğiyle aşıldı. Ve Buca’da seçilmiş meclis üyesiyken belediye başkan yardımcısı yapılan Kaya’nın maaşı 3 bin lira olarak kabul edildi.
Buca’da yaşanan “CHP Krizi” ile ilgili gelin üç gün öncesine gidelim.
Ankara’dan bir telefon gelir. Arayan CHP Genel Sekreteri Önder Sav’dır.
Buca CHP’de “isyancı 10’lar” olarak bilinen belediye meclis üyelerinden biriyle Genel Sekreter Sav arasında şu konuşma yaşanır:
“- Meclisteki direnişi derhal sona erdirin. Belediye Başkanı ile uyumlu çalışın. Sorunu barışçıl yöntemlerle çözün. Aksi halde parti tüzüğünü çalıştırmak zorunda kalacağız (!)”
Bunun siyaseten anlamı şu: “Ayağınızı denk alın. Başkan Tatı ile kavga etmeye devam ederseniz hepinizi disiplin kuruluna verip, CHP’den ihraç ederiz!..”

TAKTIM MI takıyorum galiba...
Ne yapayım; bu da benim huyum..
Kemeraltı’nın kurtarılması operasyonu; “üçlü zirve”nin toplanıp “düğmeye basmasıyla” başladı..
Aziz Kocaoğlu-Zekeriya Mutlu-Ekrem Demirtaş, oturdular konuştular.
Sonuç?
Öneriler toplandı, “üçlü zirve”nin genişletilmesi ve tekrar bir araya gelinmesi kararlaştırıldı.
Gazete haberlerine ve Başkan Kocaoğlu’nun açıklamalarına baktım; içim rahat etmedi.

BUCA Belediyesi’nde neler oluyor?
Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı ile, CHP’li Belediye Meclis Üyeleri neden kanlı-bıçaklı?
Belediye Meclisi’nde CHP grubu, daha 90 gün dolmadan niçin Tatıcılar ve muhalifleri diye ikiye bölündü?
Otuz sekiz yıl sonra Buca’da belediye başkanlığı seçimini kazanan CHP, hizmet yerine niçin birbiri ile kavga ederek, bu partiye oy veren insanları hayal kırıklığına uğratıyor?
Ne yazık ki Buca’da; İzmir’in, Karabağlar ve Konak’tan sonra bu en büyük ilçesinde CHP paramparça olmuş durumda...
* * *
CHP İzmir İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu ve CHP İzmir İl Sekreteri Hüseyin Mutlu Akpınar, önceki gün sözde Buca sorununa el koydu.

VE nihayet...
Büyükşehir Belediyesi sonunda başta Kemeraltı olmak üzere, kentin her köşesinde normal yaşamı ve ticareti etkileyen, işporta, seyyar satıcılar, çığırtkanlar ve dilencilerle “mücadele” kararı aldı.
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, bu amaçla salı günü, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Zekeriya Mutlu, İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş’ı Kemeraltı için “Üçlü Zirve”ye davet etti.
Büyükşehir’in Emniyet’ten transferi, eski bayan emniyet müdürü, yeni Genel Sekreter Yardımcısı Ferda Eser; “Amacımız Kemeraltı’nın tüm sorunlarını toplumsal uzlaşı ile çözmek” derken, Salı Zirvesi’ni doğruladı.
Kocaoğlu-Mutlu ve Demirtaş; bu üçlü, İzmir’in yaşamsal disiplinini bozan sıkıntılar için “çatı” görevini yapacak.
“Üçlü Zirve”de; Kemeraltı, Alsancak, Kıbrıs Şehitleri, Birinci Kordon, Hatay, Üçyol-Betonyol, Üçkuyular, Karşıyaka, Buca, Bornova’da,

ATATÜRK Stadyumu’nda ilk kez seyrettim.
Sanırım bu benim bir eksikliğimdi, ama büyük keyif aldım...
Gururlandım...
Olanağım olsaydı, tribünden iner hepsini tek tek tebrik eder, kutlardım.
İzmir Ekonomi Üniversitesi’nde onlara, “Halk Dansları Kulübü” diyorlar ama siz ne derseniz deyin onlar benim için “Ekonomin Sultanları...”
İnanın, milyon dolarlık bütçelerle sahneye konulan ünlü “Anadolu Ateşi”nden, dans, gösteri, müzik ve kostüm olarak hiçbir eksiklikleri yok.
Farkları var; o da Türkiye’de meslek odaları tarafından kurulan ilk vakıf üniversitesi olan İzmir Ekonomi Üniversitesi’nin hepsi birbirinden yetenekli öğrencileri olmaları..

MERKEZ sağdaki boşluğu doldurmaya ve iktidara alternatif umuduyla genel başkanlığa aday olan ve kazanan Hüsamettin Cindoruk’un partisi DP, İzmir’de on beş gündür “başsız(!..)”
İl Başkanı Yıldırım Ulupınar, Cindoruk’un genel başkan seçilmesinden hemen sonra istifa etti.
Gerekçesi de açıktı. Biz Süleyman Soylu’ya açık destek verdik. Sayın Cindoruk ile yürümek istemiyoruz..
İstifa tek taraflı tercihtir.
Ulupınar’ın tercihi de böyle oldu.
Demokrat Parti Genel Merkezi, Ulupınar’ın ayrılmasından sonra İzmir’de günlerdir il başkanı arayışı içinde..
DP Genel Merkezi, İzmir’de il başkanı olarak, eski il başkanı Turan Arınç, eski il başkan yardımcısı işadamı Aziz Demir ile, son 2007 genel seçimlerinde DP’den İzmir’de milletvekili adayı olan Ticaret Odası Meclis Başkanı Necip Kalkan ve yine Ticaret Odası Yönetim Kurulu üyesi işadamı Fatih Dalan’ın üzerinde duruyor.

29 MART’TA İzmir’de, belki de Türkiye’deki en yüksek oy oranıyla Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Aziz Kocaoğlu, şimdi “Ege’nin Başkanı” olmaya hazırlanıyor.
Başkan Kocaoğlu, İzmir ve Ege’de seçilmiş CHP’li Belediye Başkanları tarafından, zorlu bir “ikna” süreci sonunda Ege Belediyeler Birliği Başkanlığı’na aday olmayı kabul etti.
Başkan Kocaoğlu, Ege Belediyeler Birliği’nin yapılacak ilk genel kurulunda “aday” olacak.
Ege Belediyeler Birliği Başkanlığı görevini yürüten eski Manisa Belediye Başkanı Bülent Kar’ın seçimleri kaybetmesinden sonra, bu koltuğa kimin oturacağı gündeme geldi.
İzmir, Manisa, Balıkesir, Denizli, Afyon, Uşak, Isparta, Muğla, Burdur, Çanakkale, Kütahya ile Bursa’nın il ve ilçe belediyelerin üye olduğu Ege Belediyeler Birliği için Aziz Kocaoğlu’na ‘başkanımız ol’ baskısı başladı.
Kocaoğlu, işlerinin çokluğu nedeniyle önce bu görevi üstlenmek istemedi.
Ne var ki, Manisa, Balıkesir, Uşak gibi illerde seçim

BU kent hiç bu kadar sahipsiz kalmamış, hiç bu kadar seyyara teslim olmamıştı.
Anlıyorum; işsizlik had safhada.
İnsanlar çaresizlikten, evine bir lokma ekmek götürebilmek için “seyyarlık” yapıyor ama..
Bu işin de bir kuralı, bir disiplini olmalı diye düşünüyorum.
Dün inat ettim, yine Kemeraltı’na indim.
Değişen hiçbir şey yok.
Bu arada bir bilgi edindim; Konak Meydanı’ndan Başdurak Camii’ne kadar olan bölüm Büyükşehir’e, Buradan da Hisar önüne kadar ki bölge, Konak Belediyesi’ne aitmiş.