6 MART 2011, bir yerlere not etmemiz gereken, İzmir için gerçekten önemli bir tarih.
Çünkü, hoşgörü, özgürlük, aydınlık ve çağdaşlık gibi kavramların “en çok yakıştığı” kentlerden biri olan İzmir ve İzmirliler için 6 Mart 2011 bir dönüm noktası.
O gün Alsancak Garı’nda, sadece Türkiye’nin en büyük kent içi toplu ulaşım hattını açmakla kalmadık, toplumumuzdaki uzlaşma ve birlikte iş yapabilme kültürünün geliştirilmesi konusunda, çok büyük ve örnek bir adım da attık.
Birbirimize kuşkuyla değil güvenle yaklaşarak; yakalarımızdaki rozetlere bakmadan, hasım değil, hısım olduğumuzu hatırlayarak, yani el ele vererek neler yapabileceğimizi, İzmir’den cümle âleme ilan etik.
Bir araya gelmek bir başlangıç...
Beraberliği sürdürmek bir ilerleme...
Beraber çalışmak bir başarı ise...
Alkışlayın o zaman İzmir’i beyler...
Çünkü bunu, hoşgörü kenti olarak biz gerçekleştirdik.
* * *
Alkışlanacak bir kişi daha var:
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu...
Bu olayın mimarıdır kendileri...
Kocaoğlu, “Sayın Başbakanım/Sayın Genel Başkanım” diye başladığı konuşmasında da o tarihi günde çok güzel mesajlar verdi, İzmir’in gerçeklerini anlattı, isteklerini sıraladı.
İşte o tarihi konuşmadan satırbaşları:
- Bugün, 3 Mart 2006 tarihinde Karşıyaka Tüneli’nin temel atma töreniyle verdiğimiz büyük startın finali için bir araya geldik.
- İzmir’in güneyi ile kuzeyini, metro kalitesindeki 80 kilometrelik hatla birleştirdik.
- Ülkemizde ilk defa, bir yerel yönetimle bir kamu iktisadi kuruluşunun el ele yürüdüğü örnek bir proje ortaya koyduk.
- Son 7 yıl içinde cari harcamalarımızın 6 kat, yatırımlarımızın 10 kat, borç ödemelerimizin ise 15 kat birden artması, işte bu çabalarımızın doğal bir sonucudur.
* * *
- İzmir; başta fuar, kongre, tarih, inanç, doğa ve sağlık olmak üzere, turizmin her çeşidinde çok önemli bir potansiyele sahiptir. Dolayısıyla, turizm ve hizmet sektöründe İzmir’e verilecek teşviklerin, en kısa zamanda, hem de birkaç kat fazla olarak geri döneceğine inanıyoruz.
- Turizm Bakanlığı ile planlama çalışmaları yaptığımız İnciraltı bölgesi, en fazla 5 sene içinde, sadece Türkiye’nin değil, bölgemizin sayılı sağlık merkezlerinden biri haline gelebilir.
- İzmir’in bölgesel teşvik kapsamında bulunduğu yer, kentimizdeki sanayi ve istihdam gücü açısından, her geçen gün daha büyük tahribatlar yaratıyor. Yakınımızdaki komşu illerin teşvik haritasında 2. ve 3. Bölge’de bulunması, kentimize yeni yatırımların gelmesi açısından ciddi bir engel oluşturuyor. Ne yazık ki İzmir’deki fabrikalarımız o bölgelere taşınıyor.
Altyapısı bitmiş organize sanayi bölgelerimiz, atıl durumda yerli, yabancı yatırımcı bekliyor.
* * *
- Alsancak Limanı’ndaki gerekli yenileme yatırımlarının yapılamaması ve liman güzergahında yeterli derinliğin bulunmaması nedeniyle, İzmir önemini ve etkinliğini giderek kaybetmeye başladı.
Artık büyük tonajlı gemiler, İzmir yerine, yakın coğrafyadaki alternatif limanları tercih eder oldu. Ancak hükümetimizin, limana yeni yatırımlar ve güzergahın derinleştirilmesi konusunda aldığı son karar, öyle inanıyorum ki, kan kaybetmeye başlayan ticaret sektörümüzün yeniden ivme kazanmasını sağlayacaktır.
- Körfezin derinleştirilerek büyük tonajlı gemilerin limana girişini sağlayacak çalışmalar, tıpkı İZBAN modelinde olduğu gibi, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile TCDD tarafından birlikte gerçekleştirilecektir.
Bir başka ifadeyle, iki kurum arasındaki örnek işbirliği, İzmir’de meyve vermeye devam edecektir.