Hakan Atis

Hakan Atis

info@hakanatis.com

Tüm Yazıları

İlk kez 2002’de düzenlenen Bosphorus Cup, yedi tepeli kentin adını dünya çapında duyuran saygın bir organizasyona dönüştü. ‘İstanbul yelken açıyor’ sloganıyla düzenlenen yarışın mimarı olan Orhan Gorbon, gelecek yılların planlarını şimdiden yapmaya başladı.

Boğaz’ın beyaz kelebekleri

"Maviliklere neden uzağız?”, “Bizden denizci olur mu?” bu ve benzeri soru ve değerlendirmelerle sıkça karşılaşıyorum. Aslına bakarsanız Çaka Bey başta olmak üzere Piri Reis, Barbaros, Uluç Reis, Turgut Reis ve daha nicelerine uzanan tarihimiz oldukça görkemli ve gurur verici. Bunu sık sık ifade ediyorum. Denizciliği milli ülkü olarak gösteren büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yeri ise her zaman ayrı. Yazımın girişinde ifade ettiğim değerlendirmelerle karşılaştığım zaman özellikle cumhuriyet döneminden örnekler veriyorum. Çünkü, Sadun Boro başta olmak üzere Cumhur Gökova, Haluk Karamanoğlu, Tanıl Tuncel, Özkan Gülkaynak, Ekrem İnözü, Alim Sür, Osman Atasoy gibi dünya denizlerini dümen suyunda bırakmış nice ustaya sahibiz. Onlar bu vatanın mavi yürekli evlatları. Denizcilik tarihimizdeki yerleri ise son derece özel. Öte yandan madalyonun diğer yüzüne bakacak olursak, Tolga Pamir, Edhem Dirvana, Sevda Ersezer, Sinan Sümer gibi pek çok başarılı yelkencimiz de var.

Haberin Devamı

Orhan Gorbon, onlardan biri. Başarılı yelkencimizi sadece mimarı olduğu Bosphorus Cup ile tanımıyoruz. Çünkü bu spor dalı ona dedelerinden kalan bir miras. Yeri gelmişken Gorbon efsanesinden kısaca söz etmek istiyorum. Cumhuriyet döneminin en önemli mimarlarından olan merhum Prof. Dr. Rebii Gorbon tarafından kurulan seramik fabrikasından çıkan ürünler, Rudolf  Nureyev gibi dünyaca ünlü pek çok kişinin ev ve işyerlerini renklendirdi. Günümüzde de küresel ölçekte beğeniyle karşılanıyor. Ailenin üçüncü kuşak temsilcisi olan ve İstanbul’a uluslararası düzeyde yelken yarışı kazandıran Orhan Gorbon da maviliklere kalpten bağlı. Gençlik çağlarında ABD’de Peter Decker, Dave Hirsch, Stu Wilson gibi ünlü yelkencilerle yarışan Gorbon, Mamaroneck, New York, New Port, Miami, Key West gibi önemli yarışlara katılmış, 1997 yılında Annapolis-New Port etabında Atlantik Okyanusu ile kucaklaşmış, 25 yaşında New York Yacht Club üyeliğine kabul edilmiş başarılı bir sporcu. 2002 yılından bu yana İstanbul’u dünyaya tanıtan ünlü yarışı düzenliyor.

Haberin Devamı

Boğaz’ın beyaz kelebekleri

Gurur verici

Yeri gelmişken organizasyonla ilgili bilgi aktarmak istiyorum. Bosphorus Cup’ı kazanan ekip, yedi kilo ağırlığındaki kristal-gümüş kupayı bir yıl boyunca gururla taşıyor. Ülkemizi dünya genelinde başarıyla temsil eden tasarımcı Can Yalman’ın imzasını taşıyan kupa, gelenek olduğu üzere bu akşam genel klasman birincisine verilecek. Geçtiğimiz 20 yılda ortalama 50 tekne ile toplam 90 yarışta 4500 kez start aldıklarını belirten Orhan Gorbon, şunların altını çiziyor: “‘2002’den bu yana ülkemizden 8 bin, yurt dışından 1100 yelkenciyi İstanbul sularında buluşturduk. Markamıza değer veriyoruz. Çünkü hayli emek verdik ve başarılı olduk. Bosphorus Cup, Türkiye’nin markasıdır. Ülkemizin yurt dışına sportif organizasyon ihraç edebildiğini gurur duyarak vurgulamak istiyorum. Bunun mutluluğunu yaşıyoruz. Tüm etaplarda tamamen rüzgar gücünden faydalanarak karbon emisyonu sıfır yarış gerçekleştiriyoruz. Doğaya ve çevreye saygılıyız. İstanbul Boğazı, Bosphorus Cup için özel olarak gemi trafiğine kapatılıyor. Bu nedenle yarışçılar burada yelken açmanın ayrıcalığını doyasıya yaşıyor. İlerleyen yıllarda mega yatların yarışmasını da hedefliyorum. Miles&Smiles, Jumbo, All Accor Live Limitless ve İstanbul Tersane’ye teşekkür ediyorum.” Değerli okurlar, Bosphorus Cup’a katılan tüm takımları ve yelkencileri kutluyorum. Orhan Gorbon’a  başarılı nice yarışlar diliyorum. Gelecek hafta Karadeniz’in incisi Ordu’daki yelken çalışmalarını aktaracağım. Pruvanız neta, rüzgar kolayınıza olsun.

Haberin Devamı

Boğaz’ın beyaz kelebekleri

10 farklı ülkeden sporcu katıldı

Romanya ve Bulgaristan başta olmak üzere 10 farklı ülkeden 400 yabancı sporcunun katıldığı Bosphorus Cup 2022’de toplam 900 yerli ve yabancı yelkenci yarıştı. Bugün tamamlanan görsel şölen cuma günü Caddebostan açıklarında antrenman ve şamandıra yarışlarıyla başladı ve ilk etap Kalamış’ta son buldu. Yelkenliler motor gücü olmadan sadece rüzgarla yol aldı. Dün, Haliç’te kürek ve yelken coşkusuyla doruğa çıkan etkinlikler 17.00-20.00 arasında BC Corporate Yelken Yarışları ve BC Sailor’s Party ile renklendi. Boğaz Yarışı ise dün takımların Dolmabahçe açıklarında rüzgarla buluşmasıyla hayata geçti ve bugün gerçekleştirilen Kalamış etabıyla bitti. Dereceye giren takımlara ve sporculara ödülleri akşam 20.00’da gerçekleştirilecek kapanış töreniyle verilecek.