Cumhurbaşkanı seçiminde “yüzde 50+1” siyaset tartışmalarının reyting birincisi…
Önce Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu başlattı.
Beştepe’deki görüşmeden sonra “Erdoğan’ın, Cumhurbaşkanı seçiminin yüzde 50+1’e bağlanmasını hatalı bulduğu” mesajını verdi.
Ardından YİK (Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu) Üyesi Cemil Çiçek de gazeteci Aytunç Erkin’e “Yüzde 50+1 doğru olmadı, bugün sıkıntı yarattı, yarın da yaratır” dedi.
Çiçek, bu konuda karamsar:
“Türkiye’yi bir kaosa sürükleyeceğini söyledim, yine söylüyorum. 50+1 ciddi problem çıkarıyor. Gelecekte de çıkaracak.”
………………..
Ve…
Gazete manşetleri, köşe yazıları, TV tartışmaları “yüzde 50+1’e” kilitlendi.
BELEDİYE BAŞKANLIĞI
Kamuoyu araştırmaları 2023 seçimleri için AK Parti’ye daha öncekiler gibi “açık ara şans” yansıtmıyor.
Cumhur ve Millet ittifaklarının “olası oyları” birbirine yakın görünmekte.
“Millet İttifakı’nın önde olduğu” iddiasını yansıtan araştırma şirketleri de var.
Bu nedenlerle de “50+1”le Cumhurbaşkanı seçimi “alevli” tartışmaların konusu…
…………….
Acaba yüzde “50+1” yerine daha başka oranlar mı getirilse?
Yüzde 40, yüzde 30 gibi…
Tabii “adaylar arasında en fazla
oyu alması koşuluyla…”
………………
Ya “meşruiyet” sorunu?
Yani…
Çoğunluk oylarına dayanmayan bir Cumhurbaşkanı’nın “meşruiyeti” sorgulanır mı?
Cemil Çiçek dün bu soruyu cevapladı.
Kelimesi kelimesine değil de “vermek istediği mesaj” olarak şöyle:
“Meşruiyet sorunu olmaz. Belediye başkanları da yüzde 50+1’le seçilmiyor. Yüzde 30, yüzde 40’la seçilmekte.
Ama belediye başkanlarının meşruiyetiyle ilgili bir tartışma yok.
Cumhurbaşkanı da -en yüksek oyu almaları halinde- yüzde 50’nin altında oyla seçilebilir. Meşruiyeti tartışılmaz.”
Cemil Çiçek Meclis Başkanlığı ve Adalet Bakanlığı da yapmıştır.
NİSPİ TEMSİL
Buna karşılık, şöyle özetlenebilecek görüşler de var.
“Başkanlık sistemi dendi mi yüzde 50+1 şarttır.
Başkanlık sistemi çoğunluk gerektirir. Yüzde 30’la başkan seçilmez. Bu nispi temsildir ve sadece parlamenter sistemde olur.
Başkanlık sistemini savunuyorsanız, yüzde 50+1’i yakalayamayınca kaybedeceğinizi bilmelisiniz.” (*)
ÜÇ ÖRNEK
Yüzde 50’nin altında oy oranlarıyla cumhurbaşkanı ya da başkan seçen ülkeler var.
Orta Amerika, Güney Amerika ve Kore’den üç örnek sunuyorum.
…………………
ARJANTİN:
Başkanlık seçimi iki turlu.
Dört yılda bir.
Üst üste en fazla iki dönem...
Nitelikli çoğunluk... Eğer hiçbir aday geçerli oyların yüzde 45’ini alamazsa veya geçerli oyların en az yüzde 40’ını alan aday ile ikinci aday arasında yüzde 10’luk bir fark oluşmazsa, ikinci tur seçime gidilir. (Yani birinci turda oyların yüzde 45’ini alan başkan seçiliyor veya yüzde 40’ını alıyor ama kendisinden sonra gelen adaya yüzde 10 fark atmışsa gene seçilmiş oluyor. Bunlar olmazsa ikinci tura gidiliyor.)
İkinci tur seçimde basit çoğunluk esasına göre en yüksek oyu alan aday seçilmiş oluyor.
MEKSİKA:
Tek turlu seçim sistemi...
Basit çoğunluk...
Yüzde 50’nin altında oy almış bile olsa en fazla oyu alan aday seçilmiş olur.
GÜNEY KORE:
İki turlu...
Birinci tur salt çoğunluk (yüzde 50+1)...
Bu sağlanamazsa ikinci tur mecliste...
Milletvekillerinin en fazla oyunu
alan aday ikinci turda başkan seçilir.
…………………
Bu devletlerden ilk ikisinin “demokratik sicillerinin parlak olduğu” söylenemez.
“Demokrasi referansı” da değiller.
Buna karşılık, Güney Kore örneği ilginçtir.
Yüzde 50+1’le seçilen cumhurbaşkanı eğer mecliste çoğunluğa dayanmıyorsa, Cemil Çiçek’in işaret ettiği sorunlardan biri gerçekleşmiş olur.
Meclis çoğunluğu muhalefette ise Cumhurbaşkanı’nın işini hayli zorlaştırabilir.
Güney Kore örneğinde ise bu sakıncanın giderilmesi mümkün gibi görülüyor.
AVRUPA ÖRNEKLERİ
Avrupa’da “iki tura dayalı yüzde 50+1” formülü geçerlidir.
Örneğin Fransa…
Demokrasinin doğduğu iki kaynak ülkeden biri olan “Fransa’da, eğer başkan bir partiden, meclis çoğunluğu diğer partidense bu sorunun sigortası başbakandır.”
Başbakan meclis çoğunluğuna dayanır.
Böyle bir durumda cumhurbaşkanı kendini geriye çeker.
Bizde başbakan olmadığı için bir demokrasi bilgesi olan Çiçek’in dürüstçe işaret ettiği sorunla her seçimde karşılaşmak mümkün.
Avrupa’nın diğer bazı ülkelerinden de örnekler vereyim.
Çekya’da, Bulgaristan’da, Moldova’da, Avusturya’da cumhurbaşkanları iki turlu, yüzde 50+1 oy oranlarıyla seçiliyorlar.
Ve…
En ilginç olanı da şu ki…
Bütün ikinci tur seçimlerde katılım oranı birinci turdan daha yüksek oluyor.
Bu da bir “demokrasi referansı” olabilir.
………………
Ancak…
Bütün tartışmalara karşın en geç 2023’te yapılması gereken Cumhurbaşkanlığı seçimi için “yüzde 50+1” oranının değişmesi uzak ihtimal.
Fransa Cumhurbaşkanı Macron 50+1’le seçildi.
…….
(*) Deniz Zeyrek’in bir AKP’li hukukçuyla söyleşisi…
15 Kasım, Sözcü.
…………
Not:
Aslında bugün “3’e bölünecek AB ve Türkiye” konulu bir yazı yazacaktım. Yarına…