Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Türkiye küresel büyük devlet değil Fakat… Küresel etkisi olan oyuncu.

Gene dünya siyasetinin ve medyasının odağında.

İstanbul’daki Türkiye, Rusya ve Ukrayna Milli Savunma Bakanları ve askeri yetkililer arasındaki “Ukrayna tahılının serbest bırakılması” eksenli toplantı, “mega açlık tehdidine bir umut ışığı…”

……………..

Dünkü New York Times bu toplantı için “Mission Impossible (İmkânsız Görev)” başlığını atmıştı.

Bu başlık Tom Cruise’un başrolünde oynadığı Mission Impossible adlı filmden esinlenerek atılmış olmalı.

Haberin Devamı

Gazetedeki haber analiz şu satırlarla başlıyor.

Aylardır pek başarılı olmayan toplantılarda kilitlenen müzakereciler, çarşamba günü İstanbul’da toplanacak. Başarısızlık, dünya çapında şimdiden hissedilen gıda krizini yoğunlaştıracaktır.

Rus ve Ukraynalı müzakereciler, Ukrayna limanlarından büyük miktarlarda tahılı serbest bırakmak ve artan açlık
tehlikesiyle karşı karşıya olan coğrafyalara göndermek için giderek azalan umutla İstanbul’da bir araya geliyorlar.

BM GENEL SEKRETERİ UMUTLU

Oysa…

BM Genel Sekreteri Guterres “en önemli engelin aşıldığını” söyledi.

“1 hafta 10 gün içinde gelişme için iyimser olduğunu” da açıklamıştı.

Arka kapı diplomaside yaşananları aktarayım.

……………..

Ukrayna hükümeti Odessa Limanı’nı korumak üzere konuşlandırdığı bazı mayınları kaldırması için Rusların Odessa’ya saldırmayacağına dair güvence istiyordu.

Ayrıca…

Rus denizaltılarını denizden kilometrelerce ötedeyken vurmak üzere “uzun menzilli füzeler” de mayınları kaldırmanın karşılığı olarak dayattığı şarttı.

Bütün bunlar gerçekleşirse Odessa’dan tahıl yüklü ayrılacak şilepleri korumak için NATO üyesi ülkelerin savaş gemileri eskortluk yapmalıydılar.

TÜRK BAYRAKLI ESKORT

Bunun yerine bir başka seçenek geliştirildi. Mayınların haritasını G7 liderlerine sunan Ukrayna, “Mayınlardan sadece birkaçını kaldırmalı… Kendi donanmasından savaş gemileri veya sahil güvenlik kaptanlarının tahıl yüklü şilepleri Karadeniz’e çıkarmalıydı.”

Daha sonra Türkiye savaş gemilerinin eskortluğunda bu tahıl yüklü şilepler İstanbul’a getirilmeliydi.

Haberin Devamı

İstanbul’dan da açlık tehdidi altındaki ülkelere trafik sağlanabilirdi.

…………………

Arka kapı diplomasisinden sızıntılara devam…

Bu kez Rusya’nın kaygıları yeni bir kilit oluşturmuştu.

“Rus tarafı, şileplerin yalnızca tahıl taşıdığını ve dönüşte boş olduklarını denetlemek yetkisi” istiyordu.

Şileplerin dönüşlerinde Ukrayna’ya silah taşımaları ihtimaline karşı Rusya tek başına denetim yetkisi için ısrarlıydı.

New York Times’a BM Güvenlik Konseyi ülkesinden bir diplomat “kontrolleri yürüten Türk yetkililerle uzlaşılarak kilidin açıldığını” fısıldamış bulunuyor.

…………….

“Tahıl taşıyan ve boş dönecek olan şileplere ateş etmeyeceğine dair Rusya’nın güvence vermesi” de aşılmış olan önemli bir engel.

Ancak…

Bu güvence “sadece tahıl nakliyesi için geçerli olacak ve zamanla sınırlı kalacak.”

…………….

Rus gübresinin yatırımlardan çıkarılması sürmekte olan müzakerelerin konusu.

Amerika ve AB, gerçi Rus tarım ürünlerine yaptırım koymuş değil.

Ancak...

“Karadeniz’in savaş bölgesi” olarak belirlenmesinden bu yana sigorta ve nakliye maliyetleri çok yükseldi. Bu nedenle Rus tahılının ihraç maliyeti ve fiyatı da çok fazla arttı. Rusya’nın elindeki tahıl nakliye şileplerinden de yararlanılamıyor. Oligarklara ait oldukları için Karadeniz’den çıktıkları anda el konulabilir.

Haberin Devamı

……………..

Son olarak, Ukrayna’daki tahıl stoklarının yok edilmesi, yağmalanması hatta deniz aşırı ülkelere -bir kısmının- korsan ihracatı ayrı bir sorun.

………………

Ukrayna tahılının açlık tehdidi altındaki coğrafyalara gönderilmesi sağlanamazsa silolar dolu kalacak ve 2022 hasadından milyonlarca ton tahıl nereye konacak?

Umut İstanbul’da

ALTERNATİF YOLLAR

Ukrayna tahılı Romanya, Polonya, Moldova ve Litvanya’da demiryolu, kamyon ve nehir mavnalarıyla Romanya’daki Köstence, Polonya’daki Gdansk ve Litvanya’daki Klaipeda limanlarına taşınıyor.

Oradan ihraç ediliyor.

Ama…

Demiryolu raylarında açıklıklar farklı…

Tuna Nehri’nde tarama yapılması gibi lojistik sorunlar var.

En iyi ihtimalle ayda 5 milyon ton tahıl ihraç edilebilir.

Sonuç…

“BM-Türkiye planı” zaten en az düzeye inmiş olan Ukrayna ve Rusya arasındaki güven de dikkate alınırsa tek çözüm gibi görünüyor.

Umut İstanbul’da

Şu satırlar yazılırken İstanbul’daki bu kritik toplantı sürmekteydi…

Fazıl Say’la gurur duymak

Büyük piyano sanatçısı ve bestekârı Fazıl Say için dünyanın en saygın gazetelerinden Le Monde’da uzun bir yorum yayımlandı.

Gurur duydum.

Uzun yazının bazı satırlarını yansıtarak sizlerle paylaşıyorum.

Umut İstanbul’da

…………….

Türk müzisyen, Auvers-sur-Oise estivali’nde dinleyicilerini mest etti.

Fazıl Say’ın konserlerinde her zaman “melek ve şeytanın mücadelesinden
bir şeyler vardır. Düzenli olarak performans gösterdiği Auvers-sur-Oise (Val-d’Oise) Festivali’nde büyük Yamaha konserine katılan, çenesine kadar kapalı ceketle siyahlar içinde bir adam…

Belirgin bir kayıtsızlık ve hafif kambur omuzlarıyla inanılmaz adrenalin kapasitesini gizleyen Türk piyanist…

Notre-Dame-de-l’Assomption Kilisesi’nin Vincent Van Gogh tarafından ölümsüzleştirilen nefi gibi ateşli dinleyicileri kendine çekiyor.

Fazıl Say, etkilerinin tadını çıkaran piyanistlerden değil.

Bir uçurumdan düşer gibi müziğe dalıyor… Gizemli bir uğultuyla ağzı yarı açık, gözlerini göğe kaldırmış ve hafif eğilmiş müzisyen yalnızca kendisinin bildiği bir kıtada seyircilerin denizine bakıyormuş gibi…

Resitalin ilk bölümü, son eserlerinden biri olan “Yeni Hayat Sanatı…”

Doğrudan piyano tellerinde tetiklenen kısa zil glissandoları, uda yakın donuk tınılarda melodik düşüşler… ve son olarak piyanistin çılgın bir doğaçlamacı gibi bulaşıcı transı, coşkuyu tetikleyecek “çan çalan bir Quasimodo” görünümünü aldığı geniş caz kaçışları.

Fazıl Say’ın Kara Toprak’ı zamanı, stili ve mekânı aşan bir son.