Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


"Siyasi makamların çoğu, bir tarafı pişmiş omletler gibidir.
Ancak altüst ettikten sonra yutulabilir.
Cenap Şahabettin"
Ekonomiyi üstüste iki kez dibe vurduran bu Hükümet, madem seçeneksizlikten değişemiyor... Hiç değilse içe sinmesi için altüst edilmeliydi.
Ama... Görülüyor ki, bu da yapılmayacak.
Ecevit ve Bahçeli "Hükümet'te değişikliğe gerek olmadığını" söylediler.
Anavatan'ın da tek başına değişiklik yapması, pek olası değil.
Anlaşılan, "3 partide de değişim operasyonlarının çok başağrısı yapacağından" kuşku duyulmakta.
Ayrıca... Bazı duyarlı bakanlıklarda değişiklik büyük gürültü koparabilir.
O nedenle... Eylemsizliği "en güvenli eylem" olarak benimsemiş olmalılar.
"Omletin bu haliyle yetinin" diyorlar.

Ancak... Türkiye, artık kendini "önüne konanı yemeğe mahkum" hissetmiyor.
Aylardır Hükümet'te değişiklik isteyenler, şimdi yeni siyasi oluşumlar peşindeler...
Toplantılar yapılmakta... "Yeni parti kurma" fikirleri tartışılmakta.
Örneğin Genç İşadamları, bu gruplardan biri...
Türkiye çapında örgütlenmiş bulunan bu dernekler, "siyasi kimlik" sürecinin eşiğinde görünüyorlar.
Dünya bağları da olan Kemal Köprülü'nün öncülüğündeki ARI Grubu ise uzun bir süreden beri aktif siyaset arayışı içinde.
Belki yeni bir siyasi parti...
Anavatan'ın yan kuruluşu olarak gelişen ama sonra bağımsızlaşan bu harekete, bazı siyasi partiler bir süredir çengel atma çabasındalar.

Bundan bir süre önce Can Dündar önermişti.
"Bir siyasi parti kurulmalı.
Amblemi Avrupa bayrağı olmalı.
Kopenhag kriterlerini hedef olarak ilan etmeli.
Ulusal Programı ise parti programı olarak açıklamalı.
Topluma, Avrupa'yla bütünleşmek, Avrupa standartlarında yaşam ve demokrasi kalitesi vaadetmeli."
Bu öneriyi benimseyenlerin sayısı az değil.
Onlar "böyle bir parti için milletvekillerini de içine almanın" fikir jimnastiğini yapıyorlar.
"Toplumun büyük ilgi göstereceği" kanısındalar.

Türkiye'yi Avrupa yolunda ilerletecek; Özgürlük, demokrasi, sosyal adalet, insan hakları gibi değerlere dayalı bir merkez sol parti için akademisyenler de hareketlendiler.
Bu grup, "Kemal Derviş'i hareketin başında görmek" çabasında.
Ayrıca... "TOBB'nin bir parti kuracağı" yolunda haberler medyaya yansıdı.
Gerçi... Yönetimin kararlı olduğu söylenemez.
Ama...
Anadolu'daki çoğunluk TOBB üyeleri "bu partilerle olmuyor. Kendi partimizi kuralım" demekteler.
Öte Yandan... FP kapansa da, kapanmasa da ortasından yarılacağı belli.
Recep Tayyip Erdoğan'ın da "oradan ayrılacak olanlarla ya da yalnız bir parti kurma girişimi" olduğu biliniyor.
Tayyip Erdoğan, yeniden aktif siyaset yapabilme olanağını önümüzdeki yıllarda elde edebilecek mi?
Erdoğan, bu sorunun çözümünü daha sonraya bırakarak şimdiden İstanbul'un "establishment" diye anılan yerleşik, durmuş oturmuş büyük sermayesinin referansını almaya çalışıyor.
Onların bütün davetlerinde görülmekte.
Verdiği mesaj; "Mütedeyyin ama kökten dinci olmayan Turgut Özal çizgisi..."
Bu yazıya yansımayan, örneğin Ankara'daki girişimler gibi başka parti kurma oluşumları da var.

Bütün bu hareketler, siyaset dünyasına hepbirlikte "siz omleti altüst etmezseniz, biz pişiririz" mesajını veriyorlar.
Ve nihayet, siyasetle yakından ilgili olan ve bu grupların toplantılarına katılan genç bir işadamından söyleyiş:
"Ben bir parti kuracağım.
Adı HİÇBİRİ PARTİSİ olacak.
Böylece en yüksek oyu alıp iktidara geleceğim.
Kamuoyu yoklamalarında halkın çoğunluğu HİÇBİRİ demiyor mu?"
.............
Not: Şehit olan, her biri aslan parçası 34 vatan evladına Allah'tan rahmet... Ailelerine, asker ocağına ve ulusumuza başsağlığı diliyorum.GC.