Adil Gür’ün belediye başkanları “popülarite araştırması” açıklandıktan sonra Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanı adaylığı gene siyaset gündeminde.
Zaten TV programlarında konuşulmaktaydı. Daha da yoğunlaştı.
Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Belediye Başkanlığı’ndan Beştepe’ye uzanan siyaset yolculuğu bu tartışmalara ilham veriyor.
...................
Gerçekten büyükşehir belediye başkanlıkları Cumhurbaşkanlığı için sadece Türkiye’de değil dünyada da sıçrama tahtası gibi.Willy Brandt Berlin Belediye Başkanlığı’ndan sonra Federal Almanya Şansölyesi (Başbakan) olmuştu.Fransa cumhurbaşkanlarından Jacques Chirac da Paris Belediye Başkanlığı yapmıştı.İngiltere Başbakanı Boris Johnson da Londra Belediye Başkanı’ydı.
.....................
Ama...“Cumhurbaşkanlığı yolu Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan geçer” gibi bir kural yok.
Bunun yerine “Büyükşehir belediye başkanlarının cumhurbaşkanı ya da başbakan olmaları şansının açık olduğu” kuralı, daha doğrudur.
...................
Tarihten bir yaprak...
Yıl 1989...
İstanbul’un gelmiş geçmiş en başarılı belediye başkanları arasında Bedrettin Dalan seçkin yere sahiptir.
1989 yerel seçimlerinden bir gece önce Dalan ve yakın çevresi bir aradadır.
Henüz yeni tamamlanmış son kamuoyu araştırma sonuçlarına bakılır.
Dalan açık ara öndedir.Araştırma şirketinin başkanı “Bu iş bitmiştir. Yarından itibaren biz Dalan Başkanın cumhurbaşkanı seçilmesini konuşacağız. O seçimin çalışmalarını yapacağız” der.
Fakat...
Ertesi akşam seçim sandıklarından hiç şans verilmeyen Sosyal Demokrat Halkçı Parti adayı Prof. Dr. Nurettin Sözen çıkar.
Gerçekten büyük sürprizdir bu.Kendi partisinin bile seçmenleri ve yöneticileri bile şaşırırlar bu sonuca.
Aslında seçimi kaybeden Dalan değil, oylarını büyük ölçüde yitirmiş olan iktidardaki ANAP’tır.
Yani...
Çok başarılı bile olsa bir İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın seçim kazanması kendisinin ötesinde başka değişkenlere de bağlıdır.
Öncelikle de adayı olduğu siyasi partinin performansına...
Hatta diğer parti seçmenlerinden de verebilecek “oy bileşenlerine.”İmamoğlu’nun seçilmesinde tıpkı diğer büyükşehirlerde olduğu gibi “Millet İttifakı” partililerinin oyları sonucu oluşturmuştur.Yenilenerek ikinci kez kurulan sandıklarda ise fark yapmasını “mağduriyet” katsayısı sağlamıştır.
...................
Adil Gür’ün araştırmasına dönelim.
İmamoğlu ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer “oylarını koruyor.”Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ise oylarını artırmış.
Ve...
İlk kez hafiften Mansur Yavaş’ın da “Cumhurbaşkanı adaylığı” bir olasılıkla telaffuz edilmeye başlandı.Mansur Başkan somut başarı kanıtları ortaya koymuş.Kamuoyunda dikkat çekiyor.O da sağ kanat kökenli olduğu için CHP dışındaki partilerin seçmenlerinden oy alabilir.
...................
Tabii...
Ekrem İmamoğlu’nun üç ay geriden başladığını da başarı notu verirken dikkate almak gerek.
İki Yunanistan nüfusuna sahip bir mega kentin yönetimini devraldı. Yepyeni bir kadro oluşturarak çalışmaya başladı.
75 gün için “seçmen memnuniyet derecesini sabit tutabilmiş olmak” bile önemlidir.
