1974 Kıbrıs Barış Harekâtı ABD’ye, Rusya’ya (o dönemdeki adıyla Sovyetler Birliği) ve Türkiye ile birlikte Kıbrıs Cumhuriyeti’nin diğer garantör devleti İngiltere’ye rağmen yapılmıştı.
Çok romantik anıları vardır.
İşte birkaçı.
.....................
TSK’nın bütün baskılara karşın Kıbrıs’a harekâtı için gözler dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’tedir.
Kararı o verecektir.
Gazetecilerle birlikte bir gezidedir.
Otobüsü durdurtur.
Lüks ve asalet bir araya gelince güzel. Yani “görgüsüzce şatafata dönüştürülmemeli.”
Örneğin... Şu satırları yazmak için gazeteye gelirken Divan Oteli’nin önünde yanımızda bir araç.
“Altın kaplama” iddialı.
Arabanın arka camının yanında “Birleşik Krallık...”
Buram buram görgüsüzlük yansıtıyor.
Oluk oluk para akıtılmış süper lüks bir araç ancak bu kadar itici ve tepki çekici olabilir.
En klas bir aracı bile üzerine
Kıbrıs Barış Harekâtı sonrasında, Amerika’daki gazete ve televizyonlarda Türkiye’ye karşı çok sert rüzgârlar esiyordu.Kıbrıs Barış Harekâtı sonrasında, Amerika’daki gazete ve televizyonlarda Türkiye’ye karşı çok sert rüzgârlar esiyordu.
Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit siyasi görüş ayrılıkları nedeniyle yıllardır arasının açık olduğu, Robert Kolej’den arkadaşı gazeteci Altemur Kılıç’ı Başbakanlık’a davet etti.
Ona şöyle demiş:
Altemur, Türkiye’nin sana ihtiyacı var. Seni orta elçi unvanıyla New York’a göndermek istiyorum.
DÜN PKK/YGP/SDG’nin Akçakale, Ceylanpınar ve Nusaybin’i hedef alan havan atışları sonucu 1’i bebek olmak üzere insanlarımızı kaybettik.
Ağır yaralı olanlar da var.
Kayıplarımız artabilir.
Cephede vuruşmak değil, sınırdaki yerleşim yerlerimizi, sivil halkımızı hedef alan ilkesizlik, yüreksizlik.
Rahmet, dualarımız yitirdiğimiz canlar için, yaralılara da şifa ve geçmiş olsun dileklerimizi sunuyoruz.
..................
TSK harekâtında sivillere zarar vermemek için büyük özen gösterirken ve bunu sık sık vurgularken, PKK’nın bilerek, isteyerek, yani taammüden sivil yerleşim alanlarını vurması “terörist imzasıdır.”
Teoride
Harekâtın başladığı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklandı.
Kahraman TSK’mıza yürekten başarılar diliyoruz.
“Barış Pınarları” milletimize, vatanımıza, bölgeye, insanlığa hayırlı olsun.
Hangi siyasi görüşten olursak olalım, hepimizin tek yürek olma zamanıdır.
.................
“Barış Pınarları” uzun süren diplomatik hazırlığın sonucudur.
Bütün ihtimaller hesaplanarak, karşı planlar düşünülerek bu noktaya gelinmiştir.
Yani...
DÜNKÜ yazımı bitirmiş, eve gelmiştim.DÜNKÜ yazımı bitirmiş, eve gelmiştim.
TV’yi açtığımda Trump’ın kaba ve çirkin tehdidiyle karşılaştım.
Trump “Türkiye’nin Suriye’ye tek taraflı müdahalesi halinde Türkiye ekonomisini çökerteceğini, yok edeceğini” yazmıştı.
Oysa...
Fırat’ın doğusuna harekâtın “eli kulağında...”(*)
“ABD’nin çekilmeye başladığı” açıklandı.
Önümüzdeki günlerde TSK’nın sınırdan içeriye girmesi bekleniyor.
SDG (Suriye Demokratik Güçleri) etiketi altında PKK/YPG sözcüsü Mustafa Bali Twitter hesabından ABD’yi suçladı:
“Güvenlik mekanizması ve akabinde mevzilerin yıkılmasına rağmen, ABD güçleri sorumlulukları yerine getirmedi. Bölgenin savaş alanına dönmesine izin vererek sınırdan çekilmeye başladı. SDG, Kuzeydoğu Suriye’yi ne pahasına olursa olsun korumaya kararlı.”
..................
Durum fotoğrafını yorumlayalım.
1- ABD “EUCOM” diye adlandırılan askerleriyle başladı çekilmeye.
Şeffaf Oda’da bu haftaki konuklarım; “Daha Bi’ Aşık” albümüyle Ayla Çelik ve Vuslat dizisiyle Kadir Doğulu...
İkisi de kendi alanlarında üst sıralarda...
Programa Ayla Çelik’in yeni albümünün çıkış şarkısıyla başlıyoruz; “Daha Bi’ Aşık...”
Şarkının nakaratını yansıtıyorum:
“Gece gece seni göresim geliyor
Olur olmaz gülesim geliyor
Öpe öpe öldüresim geliyor
Ordan burdan”