Gani Müjde
* Vergi kalksın... Devlet ihtiyacı olan vergiyi Özer abimden tahsil etsin.
* Sergen'e parası buğday olarak ödensin.
* Bir adet "reytingmetre", amcamın oğlunun evine takılsın.
* Resmi olarak işe başlama saati 11.00 olsun. Herkes o saatte işe gidiyor zaten.
* Uğur Mumcu'nun katilleri yakalanmasın artık. Vicdan azabından ölmüşlerdir belki de...
* Susurluk'taki kazaya neden olan şoför Yolsuzluklardan Sorumlu Devlet Bakanı olsun.
* Sütaş reklamındaki ineklerarası maç da şifreli kanaldan yayınlansın.
* Üstsüz turistlerin plaj dışında da üstsüz gezmeleri için kanun kuvvetinde kararname istiyorum.
* "Ölünce Sevemezsem Seni" adlı şarkının klibinde ağlarken bile gözlüklerini çıkarmayan Ayna grubuna, klip her gün ceza olarak yüz kere seyrettirilsin.
* Şevki Yılmaz tutuklansın ve Gaziantep'teki bir cezaevine nakledilsin.
* Telsim kullananlarla Türkcell kullananlar arasındaki gerginliğe bir son verilsin ve ulusal uzlaşma sağlansın.
* Artık yeni il yapılmasın. Yüz numaralı plakayı alan ilde olay çıkacak yoksa...
* Susurluk Çetesi ile Yüksekova Çetesi evlendirilsin. Nikahta keramet vardır; belki bu işlerden vazgeçerler.
* Hava sıcaklıkları kanun kuvvetindeki bir kararname ile mevsim normallerine çekilsin.
* Boğaz Köprüsü'nde alkol kontrolleri hep sağ şeritte yapılıyor. Sarhoşlar sol şeritlerden kaçarken, ağzına içki koymayan ben her seferinde "Boş" diye sağ şeride giriyor ve üfleme kursuna tabi tutuluyorum. Olmaz ki Mesut... Pardon Mesut Bey...
* Refah Partisi'nin kadroları eski yerlerine iade edilsin. Devlet Opera ve Balesi'ne yerleştirilen imam kadrosu, asli görevlerine geri dönsün.
* Kitap okumak mecburi olsun. Vapurlarda ve otobüslerde kitap okumayan vatandaşlar, görevliler tarafından tek ayak üstünde bekletilsin.
* Ön sevişmelerin süresi kanun kuvvetinde bir kararname ile uzatılsın. Halk orgazm konusunda bilgilendirilsin. Orgazmı hala Beşiktaş teknik direktörü zanneden milyonlar var bu ülkede.
* Hazır aklıma gelmişken, futbol takımlarına oyuncu ve teknik direktör seçen kadrolar biraz ahlak ve edebe uygun davransın. Memleketimin güzide insanları henüz Galatasaraylı Götz hadisesini yeni unutmuşken, Beşiktaş'ın başına Toshack getirmenin alemi var mıydı?
* Kenan Evren'in Marmaris resimleri yapması, gene kanun kuvvetinde bir kararname ile engellensin. Kenan Evren'in yaptığı Marmaris resimlerini gören bir Amerikalı arkadaşım, o yaz fikrini değiştirip Çeçenistan'a tatil yapmaya gitti. Olmaz ki ama...
* İspanyol Çinlisi Serdar Ortaç hazır İspanyolca şarkı söyleyip İspanyolca öğrenmişken, İspanya'ya sürgün edilsin.
* Narin ve Kızıl sanatçı Rober Hatemo da, komünistlikten tutuklansın veya Kızıl Kmerler'e iade edilsin.
* Erbakan'ın Altınoluk'taki yazlığının yan tarafında bulunan boş arazi "çıplaklar kampı" ilan edilsin (İlk soyunan ben olucam).
* Sekiz yıllık eğitime geçilsin ama, şöyle her bir sınıf için sekiz yıl eğitim görülsün. İlkokul 40 yıl olsun. Belki o zaman adam oluruz...
* Milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırılsın ve kime dokundurmak istiyorsak dokunduralım.
* İstanbul'un kanalizasyon sistemi Yeniköy'e yönlendirilsin. (Komşulara da ayıp olacak ama naapalım.)
* Devlet karton ve mukavva sıkıntısına çare bulsun, Anadol arabaların üretimi yeniden başlasın...
* Ekmekler zeytinli olsun. Zaten ikisi bir yeniyor, bari iki ayrı iş olmasın.
* Laleli ve çevresinde yapılan bavul turizmine bir son verilsin. Güzelim Rus kadınları bavul ve poşet taşıya taşıya Bulgar gülle milli takımına döndü.
* Zehir zemberek Refahlı Hasan Hüseyin Ceylan küçükken pilot olmak istiyormuş. Yapılsın ve geçen gün düşen su motorundan imal uçağa pilot olarak tayin edilsin.
* Özer abim yargılansın ve yanlışlıkla satın aldığı cezaevlerinden birine yerleştirilsin.
Sevgili Milliyet okurları.
"Artık demir almak günü gelmişse zamandan,
Ben yüzde on alırım saptan samandan" diye ne güzel söylemiş şair.
Bacınızın işleri bitince, benimkiler de şıp diye kesildi.
Artık memlekete yüzde on karşılığında hizmet etme şansımız kalmadığı için, tüyüp Kuşadası'ndaki çiftliğe yerleştik. Bu arada çiftlik işlerini de ben yapıyorum. Üzümleri yüzde on karşılığında sağıyorum, ineklerin altını yüzde on karşılığında çapalıyorum. Veya bunların tersini yapıyorum. Kısacası buranın bahçevanı oldum.
Hele ata binip bir "Bahçevaaaan geldii" şarkısını söyleyişim var; görseniz aklınız durur. Bütün köylüler peşimde... Ha ha ha...
Hoş çocuklar. Bak gene çiftliğin etrafındalar...
Hadi onlar için tekrar söyliyeyim bari.
"Bahçevaaaan geldi... Deh deh düldül, deh deh düldül... O bacınız, ben bülbül... Deh deh hadi çabuk diyelim..."
* Şarkı söylerken bir doktor olduğum unutulmayacak.
* Şarkı sözlerinin arasına Hipokrat yemini sıkıştırılacak.
* Yeni klibimin hayırlı uğurlu olması için pipi, aman pardon kurban kesilecek.
* Ayşa değil doğrusu Ayşe olacakmış. Niye kimse hatırlatmadı? Sorulacak.
* Kimse soyadımı bilmiyor. Kafiyeli bir soyadı bulunacak.
* Mutaf Hoşaf iyi olur mu, menecerime sorulacak.
Yazara EmailG.Mujde@milliyet.com.tr