Gani MÜJDE
ONU sel sularına kapılmış bir otomobilin içinde "kurtarın beni" diye bağırırken gördüğüm an kadının başına gelecekleri biliyordum artık.
Kadın kurtulmuştu kurtulmasına ama kurtulduğuna sevinecek vakti olmayacaktı bir süre...
* * *
Muhtar - Sayın kazazede Türkiye'nin muhtarı yanıbaşında. Bize suların içinde sürüklenirkenkine duygularınızı anlatır mısınız? Acı var mıydı? Sular nerenizi elledi? Neler hissediyorsunuz?
Nörolog - Lütfen Reha Bey hasta şokta görmüyor musunuz?
Muhtar - İki tokat atayım şoktan hemen çıkar. Sayın kazazede şimdi size tokat atacağım acı olursa "acı var" diye uyarın lütfen.
Nörolog - Lütfen Reha Bey buna izin veremem.
Muhtar - Siz kimsiniz efendi? Bir hastanın yanında beyaz kasap önlüğüyle ne aradığınızı açıklayın önce.
Nörolog - Ben nöroloğum...
Muhtar - Numerolög ha!.. Numarolögün hastanede ne işi var beyefendi. Halk sizden ince çekilmiş kıyma, yağsız bonfile bekliyor.
Şansal - İyi günler biz Öz Televole'den geliyoruz. Camdan kafanızı uzattığınız görüntünün üzerine "Maraba Televole" sesi bindireceğiz. Sayın kazazede bir "Maraba Televole" der misiniz?
Nörolog - Yapmayın beyefendi. Hastanın adını söyleyecek hali bile yok.
Şansal - Siz söyleyin o zaman. Bizim için farketmez. Biri "Maraba Televole" desin yeter.
Kırca - Hayatı birlikte paylaşmak için burdayız sevgili seyirciler. Şimdi sel sularından kurtulan kadınla Meclis Başkanlığı seçimlerini tartışmak istiyoruz. Hayatı paylaşmak için...
Muhtar - Hop hop Ali Bey. Hayatı kiminle istersen git paylaş ama benim kazazedemi kimseyle paylaşmaya niyetim yok tamam mı?
Kırca - Konuşma lan yağlı börek.
Muhtar - Sayın kazazede duydunuz di mi bana yağlı börek dedi. Neler hissediyorsunuz?
Nörolog - Hastanın başında kavga etmeyin lütfen.
Muhtar - Konuşma lan Numerolog. Bana 250 gram yağsız kıyma getir hadi... Şimdi sana gelelim platin saçlı adam...
Kırca - Yağlı saçlarım olacağına platinli saçlarım olsun daha iyi. Ha ha ha.
Muhtar - Şimdi sana yağlı güreşi gösteririm. Sayın kazazede şu mikrofonu tutar mısınız?
Hasta - Ihhhhh... Offffff...
Muhtar - Peki madem tutamıyorsunuz ben mikrofonu sizin ağzınıza sokayım orda dursun. Şu Ali Efendi'yi de bir benzeteyim hemen geliyorum efendim. Az sonraaaa...
Kırca - Gel bakalım yağlı börek...
Muhtar - Sensin yağlı börek. Küt.
Hastabakıcı - Yahu durun, bırakın kavgayı. Siz kavga ederken kadını Gülguun Feyman kaçırdı.
Kırca - Hadi ordan kadın yatakta uyuyor işte...
Hastabakıcı - Yok o kadın, o kadın değil. Yataktaki Gülguuun'un annesi.
Muhtar - Vay vay... Nasıl yaptı bu işi acaba? Yatağa annesini bırakıp kazazede kadını nasıl kaşla göz arasında kaçırdı. Az sonra...
Kırca - Koşun yakalayalım. Hastayı ve hayatı paylaşalım...
Kalabalık koşarak odadan çıkar...
Az sonra odaya bir grup doktor girer...
1. doktor - Böbreği alınacak hasta bu mu?
2. doktor - Evet efendim.
Anne - Hayır ben Gülguuun'un annesiyim. Pardon yani sel sularına kapılan kadınım.
1. doktor - Saçmalamayın hanfendi. O kadın iki kat yukarıda yatıyor. Biz de onun yanından geliyoruz zaten... Hadi bakalım bu hastanın böbreğini alın. Almışken rahmini de alalım. Burda öyle yazıyor.
Anne - Anneeeciğim... İmdaaaaat...
İstanbul Valiliği akıllara durgunluk veren bir kararla şoförün artı iki kişi olmayan araçların trafiğe çıkmasına köprüden geçmesine kısıtlama getirmeye çalışıyor ya, yakında köprü girişlerinde şöyle diyaloglar duyucaz demek ki...
- Pardon karşıya geçicem de otostop yapıyordunuz galiba...
- Yoo başımı kaşımak için kolumu kaldırmıştım. Nooldu?
- Gidiyorsanız götüreyim.
- ABS var mı arabanda?
- Var...
- Hava yastığı?..
- O da var.
- Yalnız yolda giderken bir iki yeri cep telefonunla aramak zorundayım.
- Arayın naapiyim.
- Çocuk hasta da ilaç parası için yani...
- Bundan bana ne?
- Eh o zaman buyur tek başına geç köprüden. Yani diyorum ki trafik polisine vericeğine cezayı bana ver be abim. Bizimki de ekmek parası işte.
* Özer Çiller'le mal takası yapılacak. Takas sırasında ceplere ve kadınların çantasına da bakılacak.
* Tansu Hanım'ın çocuğu Mert'in dalgıç tüpleri takasta gözönüne alınmayacak.
* Burun karıştırılacak ve takas edilecek eşyaların orasına burasına sürülecek.
* Arabaların yeni bujileri sökülüp eskiler takılacak.
* Gani Müjde her ikimizin malları ile kendi mal varlığını takas etmek istiyormuş. Bu uyanığa prim verilmeyecek.
Yazara EmailG.Mujde@milliyet.com.tr