Gani MÜJDE
REFAH Partisi kapatılıp faziletli milletvekillerimiz ortada kaldı ya akşamcılar hemen atağa geçip gollerini attılar sevgili Milliyet okurları.
Hem de bir şarkıyla.
"Yaz demedim, kış demedim eğlendim.
Rakı içtim, şarap içtim, sallandım"
"Şevkiye kim komple yaptı" adlı yazımdan dolayı bana dava açan Şevki şu anda Almanya'da kayak tatilinde ama gene de memleket meseleleriyle kafa yormaktan geri kalmıyor. Şimdi de müzik eleştirmenliğine başlamış can sıkıntısından.
Uzun bir mektup göndererek şarkıyı eleştirmiş. Yerin dibine batırmış.
İşte Şevki abimin müzik eleştirmenliğine ilk adımı attığı yazı...
"Sevgili pe..venkler...
Şu sıralar Münih'te hangi bara gitsem bu şarkı çalıyor.
Bara gidiyorum sözün gelişi elbet. Camiye giderken önünden geçiyorum manasına söyledim. Pe..venklik edip yanlış anlamayın.
Tamam bi kere gittim ama bakmaya gittim. Bi kere de sekis sohop denen dükkana sigara almaya girmişim yanlışlıkla. Yani Allahın bildiğini niye kuldan saklayayım sevgili Gani Bey. "Ayns kısa camel Müslüman..." dediğimde suratıma garip garip baktılar da yanlış dükkana girdiğimi anladım. Eee, girmişken eli boş çıkmak olmaz.
Bir iki şey aldık elbet...
* * *
NEYSE efendim gelelim bu ibret vesikası türküye...
Bakınız şimdi ne diyor ilk mısrasında.
"Yaz demedim, kış demedim eğlendim, tövbe estağfirullah. (Burdaki tövbe etrağfirullah şarkının orijinalinde yok, ben günaha girmeyeyim diye söyledim. Bunu yazan Şevki, okuyana tepki)
Şimdi efendim ne demek eğlenmek Müslüman?.. Sen bu dünyaya eğlenmeye mi geldin? Başka işin yok mu senin Müslüman? Yaz demeyip kış demeyip eğleneceğine bir iki rekat kaza namazı kıl da cehennem ateşlerinde birlikte yanmayalım bre hem pe..venk, hem de kafir adam.
Şarkının ikinci mısrası bizim güzel İran'da sorgusuz sualsiz asılma nedeni zaten...
"Rakı içtim, şarap içtim sallandım. Tövbe estağfirullah" (burdaki tövbe estağfirullahın da şarkı sözleri ile bir alakası yoktur. Bunu yazan Şevki, okuyana belki)
Bre izansız deyyus, Bre pe..venk adam. Rakı içtim şarap içtim sullandım ne demek?
Sen getir hanımını ona rakı içireyim, şarap içireyim, sonra da sallayayım bakalım nasıl oluyor?!.
* * *
REZİLLİK burada da bitmiyor değerli Kolünlü hemşerihlerim..
Partili arkadaşım Eski Urfa Belediye Başkanı İbrahim Halil Çelik Bey'e de bir sataşma var şarkının ortasında.
"Zira Urfa eski hamam eski tas" diyor zındıklar şarkının bir yerinde.
Yani şunu diyorlar bu pe..venkler. "Ey İbrahim Halil Çelik Urfa'da kola satışını bile yasakladın da nooldu? Bizim içkimize dil uzatırsan biz de seni istiklal mahkemelerinde iki seksen uzatırız. Sen gidersin Urfa'dan, biz gene meyhanelerde bildiğimizi okuruz."
* * *
"KIZ demedim, dul demedim evlendim" mısrasının dinimizce bir sakıncası yoktur aziz kardeşlerim. Her ikisi de sevaptır. (Burda tövse estağfirullah yok çünkü tövbelik bir durum yok. Bunu yazan Şevki, okuyana bir, ki)
Tam ben bunlar nedamete erdiler doğruyu buldular derken gene aynı mısra Müslüman "Rakı içtim şarap içtim sallandım."
Beter ol rezil!
6 Mart Cuma akşamı Fulya Caddesi'nde arabanın içerisinde bir arkadaşımı bekliyordum ki 34 A 89203 plakalı aslan bir polis arabası zart diye önümde durdu.
Görevlerinin gereği kimlik isteyeceklerini düşünüp Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün bana bunca yıllık gazetecilik hayatımdan sonra verdiği sarı basın kartımı uzattım.
Polislikle efeliği birbirine karıştıran saygısız polis memuru üzerinde Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi soğuk damgası bulunan sarı basın kartımı burnuma uzatarak "bu kart geçersiz hemşerim" dedi...
Asla hemşerim olamayacak saygıdeğer polis memuruna bu kartın uluslararası bir kimlik kartı olduğunu, sarı basın kartlı gazetecilerin Bosna'dan Irak'a kadar dünyanın her yerinde bu kart sayesinde kamu görevlisi sayıldıklarını anlattıysam da henüz Türkçeyi üç kelime ile konuşmaya çalışan bu saygıdeğer polis memuruna derdimi anlatamadım. Bana sen diye hitabetmeye başlayınca sert bir fırça atarak buna engel olduysam da sarı basın kartının resmi bir kimlik olduğuna bir türlü ikna olamadan çekti gitti.
Şimdi Başbakanlık Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürü'ne soruyorum.
Bu kart resmi bir kimlik midir değil midir? Biri bunu bana açıklasın. İstanbul Emniyet Müdürü de Başbakanlığın verdiği resmi basın kartını tanımayan bu "değerli" şahsı ya eğitsin, ya yontsun... İkinci şıkkı tercih ederim...
* Hapçı diye ifadem alındı. Artık doğum kontrol hapı bile kullanılmayacak.
* Karakollarda işe yarar "Ben Cumhurbaşkanının yeğeniyim" derim diye soyadımı değiştirmiştim ama nafile. Bir de Sevda Yılmaz denenecek.
* Her soruşturmada adım geçiyor. Bari Susurluk davasından uzak durulacak.
* Beni dört bir koldan sıkıştırıyorlar. Slikonlara dikkat edilecek.
Yazara EmailG.Mujde@milliyet.com.tr