Niye gittiler bilmem? Oysa İstanbul o kadar güzel ki?

       EVET bu bayram İstanbul'dayım. Hiçbir yere gitmiyorum.
       Bunda Naomi Hanım'a yazdığım ve "Kurban Bayramı'nı İstanbul'da birlikte geçirelim mi tatlım" diye başlayan mektubun etkisi var mı bilmiyorum ama bayramda İstanbul'dayım ve mutluyum. Şimdi birçoğunuz aç tavuk ve kendini darı ambarında sanırmış diyeceksiniz ama Naomi Hanım niçin benim davetimi kabul etmesin ki? Aslında hesap basit. Bunlar saat hesabı ile çalıştıkları için havaalanında taksimetreyi çalıştırır, taksi şoförüne her yere hızlı gitmesini söyler, fast foodçuda bir yemek yer, zamandan kazanmak için Boğaz'da el ele koşarak romantik bir gezi yaptıktan sonra diğer işlemler de bir saat içinde halledilir ve Naomi Hanım'ı makul bir paraya ülkesine gönderebilirim diye düşünüyordum.
       Tamam bir aydır Naomi Hanım'dan cevap gelmedi ama PTT'nin bayramda ne kadar yoğun olduğunu da unutmayalım lütfen.
       Ayrıca gülmeyin, biz İstanbul'da kalanlar İstanbul'un sefasını sürerken bakın sizin gittiğiniz yerlerde neler olacak.

       Mevsimin ilk karı bayramın birinci günü Antalya'ya yağacak.
       Denize girerim diye umutlananlar gün boyu kısa kollu ince tişörtleriyle kartopu oynayacaklar. Tipi bayram boyunca devam edecek. Tatil köyleri, aç kurtların dağlardan inip tatil köylerini basmalarına karşı uyarılacak. Bayramda havuz başında sefa yapmayı düşünenler ellerinde birer balta, ısınmak için ormandaki asırlık çamları doğrayacaklar. Hı ho ho ha...

       Antalya tipi altında tipini kaybederken Uludağ'da ise kar kalınlığı eksi 5 santimetreye inecek. Teleskiler kimsenin bi teleskisine yaramayacak.
       Kar olmadığı için herkes Beceren Kafe'ye doluşup salep içecek.
       Beceren Kafe bu kadar kalabalığı görünce ismine uygun davranacak.
       Bayram boyunca pistte kayamayanların morali bozulacak ve kayma eylemi hiçbir yerde gerçekleşemeyecek.

       La Fayette ve Printemps mağazaları bayram boyunca tadilat nedeni ile kapalı olacak... Eee daha ne olsun... Hı ho ho ha...

       Bayramda Venedik'e gidenleri kar ve tipiyle birlikte acı bir sürpriz daha bekliyor. Televolelerden sorumlu sanatçı Sibel Can, Çetin Alp, Behzat ve Süheyl kardeşler, Yıldırım Aktuna ve Ajda Pekkan kardeşler, Hakan Şükür, Alpay ve Cansel gibi değerli ünlüler de tatillerini Venedik'te geçiriyorlar. İyi eğlenceler efendim. Hı ho ho ha...

       Bayramı Tunus'ta geçirenleri gene acı bir sürpriz bekliyor. Uluslararası camiada radikal dincilerin bayramda Tunus iktidarını ele geçirmesine kesin gözüyle bakılıyor. Bu durumda mayo ile denize girer ve yanarız diye umutlanan bayanların kara çarşaflarla otel odasında geçirecekleri bir hafta sonunda anlatacak çok şeyleri olacak. Uzun iç donu olmayan erkekler denize giremeyecek. Evli olmayan çiftler derhal tespit edilip önce kırbaçlanacak. Kadın otelde, erkek medresede kalacak. Hı ho ho ha...

       Müjde, bayramda Bodrum'da kar yağışı beklenmiyor. Yalnızca sel felaketlerinin birbirini izleyecek olması sizi üzmesin. Yağmur berekettir, ayrıca denizin odanıza kadar gelmesi az şey mi? İster yüzün, ister çamaşır yıkayın... Hı ho ho ha...

       Deniz yollarının gemisi ile Akdeniz'e açılanlar bir buzdağına çarpacaklarını bilemezler tabii. Bu seyahate çıkanların başına Titanik'te olanların aynısı gelecek. Kadınlar filikalara "vapurda ya Leonardo DiCaprio da varsa?" diyerek binmeyecekler. Batan Türk gemisinin yakınlarındaki Yunan şilebi ise Yunan milli marşı "Dol kara bakır dol, dol dol"u söyleyerek olay yerinden hızla uzaklaşacak.

       * Bundan bir ay önce bir ekip arabasının Başbakanlığın verdiği basın kartımı kimlik olarak kabul etmediğini yazmıştım. Emniyet Müdürlüğü'nden bir Allah'ın kulu telefon edip "Arkadaşımız bir yanlışlık yapmış özür dileriz" veya "Kusura bakmayın ama siz suçlusunuz, arkadaşımız doğrusunu yapmış" demedi.
       Bu emniyetin halkla ilişkiler birimi yok mu Allahaşkına? Hem polis halk yakınlaşması diyeceksiniz hem de bu konuda bir biriminiz olmayacak?
       Benimle bile düzgün bir ilişki kuramayan teşkilat halka kendini nasıl sevimli gösterecek merak ediyorum?
       * Eğer Çile - 5'e aboneyseniz ve ödemenizi kredi kartıyla yapıyorsanız bir sürprize hazır olun. Çünkü hiç kullanmadığınız veya seyretmediğiniz çizgi film kanalına veya Playboy TV'ye "otomatik abone" olabilirsiniz. Eğer itiraz ederseniz cevap hazır. "İki ay seyredin sonra isterseniz aboneliğinizi iptal edersiniz". Peki kredi kartımdan iki aylığına aldığınız para nolucak? Bunu sokakta yapanı cepçilikten içeri atıyorlar be.
       * Ben de milli oldum sevgili Milliyet okurları. Ankara'da bir firma korsan kitabımı basmış. Tabii hemen yakalanmış yapanlar. Korsan kitapların en büyük zararı yazarlaradır. Lütfen kitaplarımı kitapçılardan alın, sokaklardan değil...

       * Bir hafta biz, bir hafta Fener lider olacak. Bu hesaba göre Cimbom şampiyon olacak.
       * Futbolcular çöktü. Onlara moral verilecek. Futbolcuların uzun paltoma gülmelerine ses çıkartılmayacak.
       * Taş atanlara taşla cevap verilmeyecek. Trabzon maçında tribüne futbolcuların attığı taş garnizon komutanının kafasına gelmiş.
       * Bileğimizin hakkıyla şampiyon olunacak. Otto Bariç bilek güreşine davet edilecek.



Yazara E-Posta: G.Mujde@milliyet.com.tr