Yıllar önce yoktu böyle adetler. Televizyon karşısında Kutlu Payaslı dinler, çekirdeklerimizi çıtlatırdık bi güzel.
Tombalada şansımız yaver gitmişse erkenden uykumuz gelir, saat 24:00’te TRT ekranlarını yılda bir kez şereflendiren tesettürlü dansözü seyre koyulur, ekrandaki havai fişek gösterilerinin ortasında da yatardık.
Halkın büyük bölümünün, bu saatte ekrana gelen havai fişek patlamalarını televizyon arızası sandığı ve televizyonu yumrukladığı dönemler çok geride kaldı.
Şimdi saat 24:00’te Mezdeke yirmilisi ekranları esir alıyor.
Her kanalda yüzlerce dansöz gerdan kıracak gene.
Ve korkarım ki CNN Türk bile yeni yıla bir dansöz haberi ile girecek çaktırmadan.
Bunların hepsine alıştım alışmasına artık ama şu kırmızı don meselesi beni dansöze para yapıştırmak zorunda kalmaktan çekinen asgari ücretliler kadar çok korkutuyor.
***
Efendim şöyle yaygın bir inanış var halk arasında.
Yılbaşı gecesi saat 12’ye kırmızı don giymiş olarak girenlerin bütün istekleri kabul ediliyor, şansları yaver gidiyormuş. Eskiden sadece kadınlara özel bu inanış artık erkekleri de kapsamaya başladı.
Hadi kadınları anladık ama erkekler için olacak şey mi bu?
Alt tarafı yarım metrelik bir kumaşın hayat karşısındaki gücü ve insana faydası, delikanlılığa verdiği zarardan daha fazla olabilir mi?
Beni korkutan kırmızı don giymek de değil aslında.
Kimsenin yol kesip don kontrolü yaptığı yok çok şükür, lakin ya bu donu giymiş olarak bir yerden bir yere giderken kaza yaparsanız?!..
Ya hastaneye düşerseniz?..
"Gani Bey’in pantolonunuzu çıkartın."
"Hayır."
"Kırıklarınıza bakmak zorundayız beyefendi."
"Kırıklarımla ilgilenenin kalbini kırarım. Bu pantolon soyulmayacak anladınız mı? Alçıyı pantolonun üstünden dökün."
***
Kadınlar daha da ileri giderek erkekleri ikinci bir strese sokmanın yolunu buldu zaten.
Kendileri tarafından giyilecek kırmızı donların da erkekler tarafından alınma mecburiyeti getirildi geçen yıllarda.
Kanun hükmünde bir kararname olmasına rağmen Ahmet Necdet Sezer’in veto etme şansı da yok üstelik. Mahallenin aslan gibi delikanlıları kadın çamaşırları satan mağazaya girip kırmızı don isteyecekler öyle mi?
"Şey, ben şey istiyordum. Yani şey zamanı giyilen şeylerden"
(Satıcı kız bağırarak)
"Kırmızı don mu istiyordunuz?"
"Bağırma lan evet, evet."
(Satıcı kız daha da bağırarak)
"Kendinize mi?"
***
Erkekleri eczaneden prezervatif istemeye utandığı için nüfus artışı durdurulamayan bir ülkede kırmızı donun yarattığı bu strese kim dur diyecek peki?
Memleketin delikanlılarını küçücük bir kırmızı kumaş parçasının harcamasına seyirci mi kalınacak?
Kırmızı don giymek uğurluymuş. Peh...
Yani Süleyman Bey geçtiğimiz yılbaşını kırmızı don giyerek kutlasaydı şimdi hala Çankaya’da oturuyor olacak mıydı? Olur mu böyle saçma şey?...
Tamam geçen sene giydim ama Kahpe Bizans’ın üç milyon kişi tarafından seyredilmesi ile kırmızı donun ne alakası var Allah aşkına?
Kaldı ki loto’dan kazandığım para, kırk yıl sonra çocuğumun olması, yeni bir ev ve yeni bir araba sahibi olmam tamamen tesadüf...
Tesadüf... Tesadüf... Tesadüf... Tesadüf... Tesadüf... Tesadüf...
Mü acaba?
Hiii inşallah kırmızı don kalmıştır mağazalarda. Allah’ını seven tutmasın beni. Fazla kırmızı donu olan var mı acaba?
Web Cam
Geçenlerde kapımıza miniminnacık bir köpek geldi. Adını Muhtaç koyup besledik. Maaşallah pek şeker bi şey oldu. Sevgi arsızı. Evin kapısını her çalanın üstüne atlıyor. Bayramda kapıyı çalan davulcuyu elinden iki saat sonra alabildik.
Karayollarında son durum:
Afyon-Antalya karayolunda mahsur kalanların bayramlaşması sürüyor. Araba ziyaretlerinde şeker sıkıntısı yaşandığı gözleniyor.
Devrilerek Niğde-Konya karayolunu tıkayan bir TIR, Karayolları’nın elinde yeterli vinç olmadığı için kaldırılamadı. TIR’ın küçük parçalar halinde parçalanarak taşınması bu ayın sonunu bulacağı için Niğde’den Kayseri’ye gidecek yolcuların Kars üzerinden dolaşmaları gerekmektedir.
Buzlanma İstanbul-Ankara karayolunu felç etti.
Ramazan boyunca ağzına içki koymayan akşamcıların buzlanmayı duyunca rakılarını kapıp bu yola üşüşmeleri yüzünden kilometrelerce kuyruk oluştu.
Trafiği yavaşlatıp kazaları önlediği gerekçesi ile kamyonlara yasak koymayan yetkililer tatil dönüşünde kağnıları ve traktörleri de trafiğe çıkmaya çağırdılar.
Aklıma takılan sorular:
Toprak parçasına "kara" diyen bir ulusun yeşil bir ülke yaratmasını, yemyeşil ormanları korumasını nasıl bekleyebiliriz?
Bu gecenin purosu...
Bu gece ne içelim diye düşünmeyin.
Washington’un hep portakalı meşhur olacak değil ya. Şimdi Washington’un purosu meşhur. Özel üretim...
