Bilmece çıldırmaca

Pazar günlerini sevmem...
Pazar günlerini sevenleri hiç sevmem...
Çünkü pazar günleri pikniğe gidip orman yakmak, Boğaz'da trafiği saatlerce kilitlemek gibi zevkleri olmayan sıradan insanlar, gazetelerde yer alan ve halk arasında bulmaca denilen garipliklerle uğraşırlar.
Nereden mi biliyorum?
Çünkü bulmaca denilen garipliklerle uğraşanlardan biri de benim...
Aslında ben bu işin meraklısı değildim.
Limon dergisinde çalışırken masa komşum Şükrü, Cumhuriyet'in bulmacalarını çözmekle övünürdü.
Ben de birkaç kez çözmeye niyetlenmiş ama Mısır'dan ve onun tanrısı Ra'dan ileri gidememiştim.
Bulmacanın boş kutularını kafama göre doldurup yaptığım numarayı da kimse yememişti zaten.
Sonra sonra merak sardım bu işe.
Meraklandıkça işin saçmalıkları da ortaya çıkmaya başladı benim için.
Örneğin su meselesi. "Eski dilde su" diye soruluyor bulmacalarda."Eski dil" nedir bilmiyoruz, ama hadi eski dil konusunda biraz bilgimiz var diyelim.
Suyun iki harfli iki karşılığı var eski dilde birader.
"Ma" da olabiliyor "Ab" da...
Peki ama hangisi... Eğer başka bir kare boş değilse çıldır dur.
Sonra her bulmacanın olmazsa olmaz sorusudur.
Mısır'da bir tanrı: "Ra"...
Bulmacalar çıkana kadar Mısır'da bile kimsenin tanımadığı bir değerli şahsiyetmiş Ra abi, ama ne zaman bulmacalara soru olarak girmiş ratingi artmış eski zaman tanrısının, Ra belanı versin ki ben de sonradan öğrendim bu sayın tanrının adını...
Zaten bu bulmacaları çözmek için insanın özel bir dil bilgisine ihtiyacı var.
Kemiğin yuvarlak ucu diye bi'şey bilmeyiz ama bu bütün bulmacalarda sorulur.
Cevabı basit aslında: "Om"...
İyi de günlük hayatta kullanmadığımız şeyleri bize niye soruyorsunuz a dostlar.
Hiç sokakta dolaşırken "Geçen gün top oynarken omumu kırdım diyen birine rastladınız mı?"
Bir örnek de "Ir"...
Türkü demek...
Şimdi bulmaca kültürü olmayan birisine gidip "Çok güzel ırlıyorsunuz" deseniz kavga çıkar.
Bir güzel sopa yer "om"unuzu çatlatırsınız.
Haftalarca "ab" içemezsiniz.
Bir de notalar var her bulmacada sorulan.
Herkes yedi tane sanıyor. Do re mi fa sol la si.
Oysa ben bulmacalarda Ro ve Lo adlı iki nota daha olduğunu keşfettim.
Bi şekilde bunlar çıkıverdi işte...
Daha doğrusu bulmacayı çözemiyordum, çıldıracağıma bunları yazdım bulmaca bitti...
Yazıya gelince şimdi bitiyor.
O halde sloganımızı tekrarlayalım.
Pazar günlerini sevmem,
Pazar günlerini sevenleri hiç sevmem...