Gördünüz mü şimdi başımıza geleni?Yorgo Papandreu ile İsmail Cem'in birlikte sirtaki yapmaları sadece bu iki gencin değil birçok ülkenin başını da yaktı sevgili Milliyet okurları.Türkiye ve Yunanistan'ın Kıbrıs, Ege Adaları gibi sorunları diyalog yoluyla çözemeyince sirtakiye başvurması başta bizim diplomasimiz olmak üzere dünya diplomasisinde de onmaz yaralar açtı.Daha haberin mürekkebi kurumadan Makedonya ve Kosova yöneticilerini halaya davet eden Birleşmiş Milletler, Hindistan ve Pakistan'a da aralarındaki sorunları göbek atarak çözmelerini önerdi.***Türk ve Yunan Dışişleri Bakanlıkları'nda ise artık eğitimin yanında bir şart daha aranacak: İyi derecede sirtaki ve çiftetelli bilmek. Çeşitli ülkelerin halk danslarına karşı yetenekli olmak.Bu pencereden bakınca zaten horondan başka bir oyun bilmeyen Mesut Yılmaz'ın Dışişleri Bakanlığı döneminde Türkiye ile Yunanistan arasında hiçbir problemin çözülememiş olmasına şaşmıyor insan...Göbek dansının efsane ismi Asena ise geleceğin en kuvvetli Dışişleri Bakanı adayı.- Sayın Asena Bağdat'tan ambargoyu delmemizi isteyen bir heyet geldi nereye alayım?- Maksim gazinosuna götürün. Ben üstümü değiştirip rahat bişeyler giyeyim, görüşmelere
<#comment>#comment>Kuzey Kıbrıs'ta okuyan iki öğrenci sirtaki oynamak için sınırı geçince yakalanıp hapse atılmışlar.
Gördünüz mü şimdi başımıza geleni?
Yorgo Papandreu ile İsmail Cem'in birlikte sirtaki yapmaları sadece bu iki gencin değil birçok ülkenin başını da yaktı sevgili Milliyet okurları.
Türkiye ve Yunanistan'ın Kıbrıs, Ege Adaları gibi sorunları diyalog yoluyla çözemeyince sirtakiye başvurması başta bizim diplomasimiz olmak üzere dünya diplomasisinde de onmaz yaralar açtı.
Daha haberin mürekkebi kurumadan Makedonya ve Kosova yöneticilerini halaya davet eden Birleşmiş Milletler, Hindistan ve Pakistan'a da aralarındaki sorunları göbek atarak çözmelerini önerdi.
***
İşi yarın öbür gün polisin belindeki tabancayı kapıp kaçırmaya kadar götürürlerse hiç şaşmam.Bu yüzden kapkaççılara karşı özellikle hanımlara bazı tavsiyelerim olacak. ***Çantanıza ağırlıklar koyun. Büyük kaya parçaları bu iş için idealdir. Bunu yüz kadın yapsa hırsızlar bir süre sonra bırakın çanta çalmayı, Migros poşeti bile taşımayacak kadar halsiz ve bıkkın olurlar. Artık gazetelerde her gün çantasını kaptırmamak için yerlerde sürüklenen kadınların haberlerini okumak mümkün. Kapkaç çeteleri iyice işi azıttı artık. Çantanızı çapraz asın. Genel olarak en etkili yöntemdir çantayı çapraz asmak ama çapraz asılmış bir tüfekle caddelerde dolaşmanın daha etkili bir yöntem olduğunu düşünüyorum. ***Çantanın içine fare kapanı koyun. Fare kapanı da hırsızlara acı çektirmek için iyi bir yöntemdir. Siz yanlışlıkla elinizi çantaya daldırmadığınız sürece de çok işe yarar.***Çantanızın içine aile büyüklerimiz diyerek bir albüm koyun.Albümün içinde Mehmet Ali Ağca, Abdullah Öcalan, Sırp Kasabı Miloşeviç gibi önemli şahsiyetlerin ve mafya babalarının resimlerini koyun. Çantanız çalındıktan on dakika sonra geri getirilecektir, merak etmeyin.***Ana caddelerde değil yan yollarda yürüyün. Tenha ve
<#comment>#comment>Artık gazetelerde her gün çantasını kaptırmamak için yerlerde sürüklenen kadınların haberlerini okumak mümkün. Kapkaç çeteleri iyice işi azıttı artık.
İşi yarın öbür gün polisin belindeki tabancayı kapıp kaçırmaya kadar götürürlerse hiç şaşmam.
Bu yüzden kapkaççılara karşı özellikle hanımlara bazı tavsiyelerim olacak.
***
Çantanıza ağırlıklar koyun.
Büyük kaya parçaları bu iş için idealdir.
Kadını kötek atılan, miras hakkından mahrum bırakılan, boşanma sırasında pıt diye kapının önüne konulabilen ikinci sınıf bir memeli olarak görme refleksinin, aslına bakarsanız Kitap'ta bile yeri yoktu ama bizimkiler inatla kadını ikinci plana itmekten zevk alıyorlardı.Üstelik kendisini kafadan bir tahrik ögesi olarak gören ve bu nedenle kapanmaya ve hayatta her zaman ikinci sınıfta okumaya hazır bir kadın kitlesinin de desteğini alarak...Nihayet bu kadın düşmanlığının nedeni Fazilet'in kapanmasıyla ortaya çıktı.Bir partinin hele böylesi rap rap bir Anayasa'ya dayandırılarak kapatılması hiç hoş değil ama Hoca'nın da dediği gibi (Nasreddin Hoca, Necmeddin Hoca değil...) hırsızın hiç mi suçu yok Allahaşkına?..Partiyi kapatma noktasına getiren bu kadınları gördükten sonra gel de kadın düşmanı olma...*** Bazı İslamcı gurupların kadına olan düşmanlığını ve bunun kökenini oldum olası merak etmişimdir. Merve Kavakçı Fazilet'i kapatıp yerine beş katlı otel yapmak isteyen çevrelerin arayıp da bulamadığı fırsattı bu. Merve Kavakçı her ne kadar 'Amerikan Anayasası'na göre bu suç değil' dese de, başörtüsü meselesi ile partinin başını yedi.Meclis'i babasının Oklahoma'daki çiftliği sanan Merve
<#comment>#comment>Bazı İslamcı gurupların kadına olan düşmanlığını ve bunun kökenini oldum olası merak etmişimdir.
Kadını kötek atılan, miras hakkından mahrum bırakılan, boşanma sırasında pıt diye kapının önüne konulabilen ikinci sınıf bir memeli olarak görme refleksinin, aslına bakarsanız Kitap'ta bile yeri yoktu ama bizimkiler inatla kadını ikinci plana itmekten zevk alıyorlardı.
Üstelik kendisini kafadan bir tahrik ögesi olarak gören ve bu nedenle kapanmaya ve hayatta her zaman ikinci sınıfta okumaya hazır bir kadın kitlesinin de desteğini alarak...
Nihayet bu kadın düşmanlığının nedeni Fazilet'in kapanmasıyla ortaya çıktı.
Bir partinin hele böylesi rap rap bir Anayasa'ya dayandırılarak kapatılması hiç hoş değil ama Hoca'nın da dediği gibi (Nasreddin Hoca, Necmeddin Hoca değil...) hırsızın hiç mi suçu yok Allahaşkına?..
Partiyi kapatma noktasına getiren bu kadınları gördükten sonra gel de kadın düşmanı olma...
Birleşmiş Milletlerden acil yardım talep ediyorum.Çünkü eğer bir katliam söz konusu ise bu katliam kesinlikle Bodrumda yaşanıyor.Hayır hayır, her malı üç kat fiyatına satmaya çalışan esnaftan ve üç ayda dört yılına yetecek para kazanmayı hedefleyen restoranlardan bahsetmiyorum. Benim derdim sivrisineklerle... Ben hayatımda bu kadar çok sivrisineği Çinde bile görmedim. (Gerçi hepsi çok ufak tefek insanlar olduğu için, Çinde gördüklerimin insan olma ihtimali de var) Şimdi birçoğunuzun "Aman be Gani Efendi, al bi tablet, tak fişe, sivrisinekler kaçıp gitsin" dediğini duyar gibi oluyorum... Denemedim mi sanıyorsunuz? Evde çeşitli markalara ait tam 20 adet tablet ısıtıcı var. Hepsini denedim. Hatta bu tabletler işe yaramıyorlar, acaba bir iki tanesini yutsam faydası olur mu, diye bile düşündüm ama nafile. Sivrisineklerin bu tablet ısıtıcılarına karşı bağışıklık kazandığını düşünüyorum. Hatta daha da ileri giderek o ısıtıcılardan minik şömineler şeklinde yararlanıyor namussuzlar. Üşüyen kanatlarını ısıtıp ısıtıp bizi sokuyor, sonra da hiçbir şey olmamış gibi asla görünmeyecek yerlerde kamufle olarak geviş getiriyor vampir oğlu vampirler. Küçük bir sivrisinek kamuflajdan nasıl haberdar
<#comment>#comment>Dünya şu aralar Makedonya veya Keşmir’le uğraşacağına Bodrum’la uğraşsa hiç fena olmaz sanırım.
Birleşmiş Milletler’den acil yardım talep ediyorum.
Çünkü eğer bir katliam söz konusu ise bu katliam kesinlikle Bodrum’da yaşanıyor.
Hayır hayır, her malı üç kat fiyatına satmaya çalışan esnaftan ve üç ayda dört yılına yetecek para kazanmayı hedefleyen restoranlardan bahsetmiyorum. Benim derdim sivrisineklerle...
Ben hayatımda bu kadar çok sivrisineği Çin’de bile görmedim.
(Gerçi hepsi çok ufak tefek insanlar olduğu için, Çin’de gördüklerimin insan olma ihtimali de var)