<#comment>#comment>
Deyim yerindeyse, siyaset bir koşuşturma içinde. Bir yandan erken seçim kararı, bir yandan Irak’a müdahalenin kapıya dayanmış olması, bu koşuşturmayı daha da hızlandırdı.
Erken seçimin görünmesiyle birlikte yeni oluşumlar, yeni arayışlar, partilerden istifalar, yeni geçişler, partiler arası temaslar da yoğunlaştı. Bu ortam içinde merak edilen konulardan biri Devlet Bakanı Kemal Derviş’in nasıl bir karar vereceği. Bu satırlar yazılırken Derviş, ABD’den Türkiye’ye doğru yola çıkmıştı.
Ankara kulislerine, Derviş’ten önce haberi ulaştı.
On gündür ABD’de bulunan Devlet Bakanı Kemal Derviş, kabine arkadaşları ile hemen her gün telefonla görüşerek, siyasi gelişmeler hakkında bilgi aldı. Ancak, bu süre içinde Başbakan Ecevit’le bir teması olmamıştı. Ecevit, Derviş’le on gündür görüşme olanağı bulamadığını televizyondan açıkladı. Bunu öğrenen Derviş, Türkiye’ye hareketinden önce Başbakan Ecevit’i telefonla aradı.
Bu telefon görüşmesinde Başbakan Ecevit’in, Derviş’i DSP’ye davet ettiği şeklinde bir duyum aldık. Ecevit’le dün yaptığımız görüşmede bu duyumun doğru olup olmadığını sorduk. Ecevit, bu gelişmeyi doğruladı ve şu bilgiyi verdi:
- Bir, havada ikmal girişimi yapıldı ama başarılı olamadı. Türkiyenin erken seçime sürüklenmesinin nedeni bu yarım kalmış ikmal girişimidir. Girişim başarılı olsaydı, önce Başbakan değişikliği yapılacak, ardından MHPsiz bir modelle yola devam edilecekti. Ancak, bu projeyi Ecevit ve Bahçeli fark etti. İki, karşı hamleyle projeyi havada asılı bıraktılar. Birincisi Ecevitin direnci, ikincisi Bahçelinin erken seçim kozunu kullanmasıydı. Senaryo sahipleri, girişimlerini başlattılar ama bir adım ötesini okuyamadılar. Ecevitin direncini ve deneyimini, Bahçelinin seçime yöneleceğini hesaplayamadılar. Sonuçta, ortaya seçim ve YTP çıktı.Zirvede yapılan bu saptama, siyaset kulislerinde de yaygın kabul görüyor.Girişimin DSP grubunu bölmesi ve ortaya Yeni Türkiye Partisini çıkması, gözlerin daha çok sola çevrilmesine neden oldu.DSP, CHP ve YTP açısından durum nedir?DSPden başlayalım...Meclis grubu yarıya yakın biçimde bölündü. Ancak parti örgütünde birkaç yönetim dışında büyük bir çözülme yaşanmadı. Örgüt düzeyinde kanama durduruldu.Ecevit, kendisini dışlayarak yapılacak "havada ikmal" projesini bozdu. Bu koşullarda bir yandan seçimi engellemeye çalışırken, bir yandan da seçim stratejisini
<#comment>#comment>Ankara’da siyasetin zirvelerinde yapılan bir saptamayı aktaralım:
- Bir, havada ikmal girişimi yapıldı ama başarılı olamadı. Türkiye’nin erken seçime sürüklenmesinin nedeni bu yarım kalmış ikmal girişimidir. Girişim başarılı olsaydı, önce Başbakan değişikliği yapılacak, ardından MHP’siz bir modelle yola devam edilecekti. Ancak, bu projeyi Ecevit ve Bahçeli fark etti. İki, karşı hamleyle projeyi havada asılı bıraktılar. Birincisi Ecevit’in direnci, ikincisi Bahçeli’nin erken seçim kozunu kullanmasıydı. Senaryo sahipleri, girişimlerini başlattılar ama bir adım ötesini okuyamadılar. Ecevit’in direncini ve deneyimini, Bahçeli’nin seçime yöneleceğini hesaplayamadılar. Sonuçta, ortaya seçim ve YTP çıktı.
Zirvede yapılan bu saptama, siyaset kulislerinde de yaygın kabul görüyor.
Girişimin DSP grubunu bölmesi ve ortaya Yeni Türkiye Partisi’ni çıkması, gözlerin daha çok sola çevrilmesine neden oldu.
DSP, CHP ve YTP açısından durum nedir?
DSP’den başlayalım...
Ankara erken seçim kararına doğru hızla yol alırken gözler bir yandan da Devlet Bakanı Kemal Dervişte...İsmail Cemin liderliğindeki Yeni Türkiye Partisindeki beklenti, bugün Türkiyeye gelecek olan Dervişin hükümetten ayrılması ve partiye katılması. Dervişin, Yeni Türkiye hareketini desteklediğini, gönlünün bu hareketle birlikte olduğunu açıklaması Cem ve arkadaşlarındaki beklentiyi daha artırdı.Peki Derviş, Türkiyeye gelir gelmez bakanlıktan istifa edep Yeni Türkiye Partisine katılacak mı?Beklentinin aksine Derviş, hemen istifa etmek eğiliminde değil. En azından dönerdönmez ayrılmayı ve aynı anda YTPye katılmayı düşünmüyor. Çok yakın çevresinden gelen bilgi Dervişin acele etmeye niyeti olmadığı yönünde.Bunun iki nedeni olduğu belirtiliyor:1- Ekonomi programının başında kalabildiği kadar kalmak.2- Solda daha geniş bir platform oluşturabilmek.Dervişe atfedilen "liberal sosyal sentez" yaklaşımının Yeni Türkiye Partisiyle ortaya çıkmadığı; bu yaklaşımı, 1980lerden beri telaffuz eden Dervişin, basmayı düşündüğü tabanın YTPden daha geniş bir sosyal coğrafyaya dayandığı...Dervişin, YTP hareketini "liberal sosyal sentez"e katkıda bulunacak bir hareket olarak görüp desteklediği, ancak,
<#comment>#comment>Meclis olağanüstü toplandı. Erken seçim önergesi komisyona havale edildi. Çarşamba günü Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmesi bekleniyor. Kağıt üstünde erken seçimin 3 Kasım’da yapılması kararını alacak çoğunluk var. Küçük bir olasılık da olsa erken seçimin ertelenmesine ilişkin temaslar sürüyor.
Ankara erken seçim kararına doğru hızla yol alırken gözler bir yandan da Devlet Bakanı Kemal Derviş’te...
İsmail Cem’in liderliğindeki Yeni Türkiye Partisi’ndeki beklenti, bugün Türkiye’ye gelecek olan Derviş’in hükümetten ayrılması ve partiye katılması. Derviş’in, Yeni Türkiye hareketini desteklediğini, gönlünün bu hareketle birlikte olduğunu açıklaması Cem ve arkadaşlarındaki beklentiyi daha artırdı.
Peki Derviş, Türkiye’ye gelir gelmez bakanlıktan istifa edep Yeni Türkiye Partisi’ne katılacak mı?
Beklentinin aksine Derviş, hemen istifa etmek eğiliminde değil. En azından dönerdönmez ayrılmayı ve aynı anda YTP’ye katılmayı düşünmüyor. Çok yakın çevresinden gelen bilgi Derviş’in acele etmeye niyeti olmadığı yönünde.
Bunun iki nedeni olduğu belirtiliyor:
Başbakan Ecevit, bu temaslarıyla, 3 Kasım için erken seçim kararı alınmasını önlemeye çalışıyor. Başbakan Bülent Ecevit, önceki gün bakanları ve DSP yöneticileriyle, dün de MHP lideri Devlet Bahçeli ile görüştü. Bugün de ANAP lideri Yılmazla görüşmesi bekleniyor. Temas kararı alındı 3 Kasım tarihinde erken seçim yapılırsa AKPnin birinci olması, HADEPin barajı aşması olasılığı yüksek görünüyor. Seçim sonrası tablo bugünden çok daha sıkıntılı olacaktır. AB yasalarını çıkarmadan seçime gidersek, AB için büyük fırsat kaçırmış oluruz. Ekonomik program gereğince aldığımız önlemleri halkın yararlanacağı bir duruma taşıyabilmek için zamana gereksinim var. Bu sağlanmadan gidilecek seçimde koalis-yonun üç ortağı da güç kaybedecektir. ABDnin, Iraka karşı muhtemel müdahalesi bölgede durumu gerginleştirebilir. Bu dönemde seçim uygun olmayabilir. Önce, bakanları ve DSP yöneticileriyle yaptığı toplantıdan başlayalım. Ecevit ve kurmayları yaptıkları durum değerlendirmesinde, erken seçim kararı alınmaması için yeniden temaslarda bulunma kararı aldıkları belirtiliyor. Başbakan Ecevitin erken seçim kararına neden karşı olduğunu açıklarken şu gerekçeleri özetlediği kaydediliyor: Toplantı sonunda bu
<#comment>#comment>
Başbakan Bülent Ecevit, önceki gün bakanları ve DSP yöneticileriyle, dün de MHP lideri Devlet Bahçeli ile görüştü. Bugün de ANAP lideri Yılmaz’la görüşmesi bekleniyor.
Başbakan Ecevit, bu temaslarıyla, 3 Kasım için erken seçim kararı alınmasını önlemeye çalışıyor.
Önce, bakanları ve DSP yöneticileriyle yaptığı toplantıdan başlayalım. Ecevit ve kurmayları yaptıkları durum değerlendirmesinde, erken seçim kararı alınmaması için yeniden temaslarda bulunma kararı aldıkları belirtiliyor. Başbakan Ecevit’in erken seçim kararına neden karşı olduğunu açıklarken şu gerekçeleri özetlediği kaydediliyor:
3 Kasım tarihinde erken seçim yapılırsa AKP’nin birinci olması, HADEP’in barajı aşması olasılığı yüksek görünüyor. Seçim sonrası tablo bugünden çok daha sıkıntılı olacaktır.
DYP lideri, ANAP liderine neden tepki gösteriyor? Çiller, bu soruya şu yanıtı veriyor:- Sayın Yılmaz, bana geldiğinde anlaşmaya varmıştık. Önce seçim kararı alınacak sonra AB yasaları çıkacak. Anlaşmamız buydu. Ama şimdi gözlüyorum ki, Sayın Yılmaz, önce AB yasaları çıksın diye önerge verme hazırlığında. Buna şaşırdım. Bana, önce seçim kararı alırız, sonra AB yasalarını çıkarırız, diyerek, bizim önerimizi kabul ettiği mesajı vermişti. Şimdi çıkıp diyor ki; Sadece ANAP ve SP, AB yasalarını istiyor. İşte buna tepki gösteriyorum.- ANAP liderinin bu tutumunu nasıl yorumluyorsunuz?- Sayın Yılmazın AB konusunda sadece partisini ve SPyi samimi bulması bana hem dürüst gelmiyor, hem de gülünç geliyor. AB yasaları konusunda ben kendisine aylar önce Meclisi kapatmayın, şunları çıkaralım demiştim. Bu konuda DYPden daha samimi, daha içten parti yoktur. Ben, Sayın Yılmazın bu tutum değişikliğini, ANAPın ve SPnin seçim istemeyişine bağlıyorum. Aslında erken seçimden kaçmak için bahane arıyorlar. Bunun başka bir izahı görünmüyor.Çiller, Yeni Türkiye Partisi lideri İsmail Cemin, "idam ve Kürtçe" konularının paketin dışında bırakılması önerisini de şöyle değerlendiriyor:- İdamın kaldırılması