Aydın Ayaydın, Vatan Gazetesi’nde bir iddia ortaya attı:
Saadet Partisi ile BDP genel seçimde ittifak yapabilir!
İddia, her ne kadar Saadet Partisi tarafından yalanlansa da, mantıklı.
İster son yapılan yerel seçimdeki oy oranlarına bakın.
İster son kamuoyu araştırmalarına...
İki parti de yüzde 5 ile yüzde 6 arasında dönüp, dolaşıyor
Yani iki partinin de tek başlarına yüzde 10 barajını geçme ihtimali yok.
Ama diğer yanda, siyasetin de garip bir matematiği var.
2 kere 2 bazen 3 eder.
Bazen 5.
4 ettiği pek görülmez.
Ya bu ittifak işi, gerçekleşirse ne olur?
Bence...
Beş olur.
Hem de yıldızlı beş!
* * *
Yazın bir kenara:
Bu ittifaktan, İzmir’de bir şey çıkmaz ama İstanbul’da 10 milletvekili çıkar.
Bu ittifak, Doğu’da ve Güneydoğu’da AKP’yi çok fena yapar!
İddia ise iddia:
Bu ittifak, AKP’nin yeniden iktidar olmasının önünü tıkar.
* * *
Ve bu ittifakın önünü tıkayacak bir şey var:
PKK!
Çünkü PKK’nın her saldırısı, yeni bir öfke dalgası yaratıyor.
O dalga BDP’yi nasıl altına alıyorsa...
Aynı dalganın altında kalma ihtimali, BDP ile ittifak kurmayı düşünebilecek her partiyi de mutlaka ürkütüyor.
Açıkçası...
Günümüz koşullarında Saadet Partisi çok istese de, BDP ile bir seçim ittifakı kurma konusunu gündemine almaz, alamaz.
Ama BDP, teröre karşı daha net ve açık bir tavır koyarsa...
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir’in, Lice’de şehit olan teğmenin ardından yaptığı konuşmada, “Bugün yüreğimizden bir parçayı yitirdik. Ve yüreğimizden bir parçayı memleketine uğurluyoruz” demesi gibi bir söylem, BDP’de kalıcı olursa...
Bakın o zaman, neler olur?
CV etkileyici ama...
ÖNCEKİ gün yazımda adı geçen Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Üyesi Taha Yücel’den son derece zarif bir üslupla yazılmış bir mesaj aldım.
Özetle, “Teknolojik gelişmelerin etkilediği görsel ve işitsel medya sektörünü uluslararası normlarla düzenlemek, ancak bu teknolojileri yakından takip etmekle mümkündür” diyor ve gönderdiği CV’sinde katıldığı toplantıları sıralıyor.
Taha Yücel’in özgeçmişi, gerçekten etkileyici.
1989 yılında üniversiteyi Türkiye 53’üncüsü olarak kazanması, Bilkent’te burslu okuması ve ardından RTÜK üyesi seçilene dek TGRT’de üstlendiği görevler takdire şayan.
Beş yıldır RTÜK üyesi.
Yuvarlak hesap yılda 250 iş günü olsa, beş yılda 1.250 gün yapar.
Taha Yücel “784 gün yurtiçinde, 230 gün yurtdışında görevli” olduğundan, harcırah almıştı ya...
Bu da toplam 1.014 gün ediyor.
Yani Taha Yücel görev süresinin beşte dördünü, makamı dışında geçirmiş ki...
Kusura bakmasın, bu bana hâlâ tuhaf geliyor!
Tek karelik kuyruk