Feyzi Hepşenkal

Feyzi Hepşenkal

feyzihepsenkal@mynet.com

Tüm Yazıları

İzmir Fırıncılar Odası Başkanı Necdet Durmuş, ahaliye resmen ilan etti:
“İzmir’de 300 gram ramazan pidesi 1 liradan satılacak.”
Dahası bu fiyatın “İzmir Ticaret Odası ve Ege Bölgesi Sanayi Odası üyesi fırıncıların” da katılımıyla ortaklaşa belirlendiğini söyledi ve bir bakıma söz verdi:
“Bu yıl da kaliteli ve ucuz pide üretmeye özen göstereceğiz.”
Lafa bakarsanız, denecek tek şey var:
Yaşa Başkan!
Şimdi gelelim işin aslına ve gidelim çarşıya, pazara.
Hani 1 liralık pide?
300 gramlık pide nerede?
Şu güne kadar pide aldığım ve geçerken baktığım her yerde, cama iliştirilmiş kâğıtların üzerinde hep aynı şey yazıyor:
“400 gram pide 1,5 TL”
* * *
Nejdet Durmuş’a sesleniyorum:
“Bana 300 gramlık pideyi 1 TL’den satan fırınların listesini bir zahmet gönder.”
Merak ediyorum gerçekten.
O listede abaca kaç fırının adı yazılı olacak?
200 mü?
100 mü?
50 mi?
HİÇ mi?
* * *
Ayrıca. . .
Gramaj ile fiyat arasındaki orantıya bakarsak, 300 gramlık pide 1 TL ise 400 gramlık pidenin de 1,5 TL yerine, 135 kuruş olması gerekmez mi?
15 kuruşu küçümsemeyin.
Günde bin pide satan bir fırın, fazladan 150 lira kâr eder.
Çarpın 30’la, 4 bin 500 lira havadan parayı kim bulmuş bu zamanda?
Haydi onu da geçelim. Ya lezzet?
* * *
Rama-zan pidesinin iyisi, öncelikle içinden avuçla hamur çıkma-yandır.
Kenarları ile ortasındaki tırnaklar hafiften kabarık ama kendisi ince yapılmıştır.
İyi pişmiş, üzeri biraz kızarmıştır.
Isırdığında “çıtır” sesi duyulmalıdır.
Ve elbet. . .
Kendine has o mis gibi kokuyu salmalıdır.
İyi de, öyle pide nerede vardır?
İzmir Fırıncılar Odası Başkanı Nejdet Durmuş işin erbabı.
Mutlaka bilir, hangi fırınların pideyi hakkıyla yaptığını.
Lütfen o fırınların da listesini göndersin ki, şöyle ağız tadıyla bir pide yiyelim.

Haberin Devamı

Tek karelik sinyal!

Yaşa Başkan

Yeni çocuk

Her yerde aynı haber:
“An-kara, Suriye’nin kuzeyinde Esad’ın, kasten kontrolü PKK ile bağlantılı PYD’ye bıraktığı sonucuna vardı.”
Yeni bir olumsuzluğu belirtmek için söylenen kara mizah ürünü bir cümle vardır ya. . .
“Müjde, yeni bir çocuğumuz oldu.”
Aynen öyle.
Yeni bir çocuğumuz oldu.
Kuzey Irak’a veya Irak’ın kuzeyine, kardeş geldi:
“Kuzey Suriye veya Suriye’nin kuzeyi.”
Yani.
Dert birdi, iki oldu.
Birinin hakkından gelemeden, ikincisiyle de uğraşmak zorundayız artık.
Cümleten, kolay gelsin!