Türkiye’de 2950 belediye var. Dolayısıyla da 2950 belediye başkanı.
Bunun 16’sı büyükşehir, 65’i il, 143’ü büyükşehir sınırlarında olan ilçe, 749’u ilçe ve 1977’si de belde belediyesi.
Yüksek Seçim Kurulu’nun açıklamasına göre 29 Mart 2009 yerel seçimlerinde, Ak Parti 1442, CHP 503, MHP 483, Demokrat Parti 148, DTP 96, Saadet Partisi 80, DSP 60, bağımsızlar 45, BBP 20, Anavatan Partisi 16 ve diğerleri de 10 belediye başkanlığı kazanmıştı.
Sonra hesap biraz şaştı.
Özellikle de iktidar partisine transferler oldu bir miktar.
* * *
Ve yine aynı seçimde, bu kez KADER’in saptamasına göre; o 2950 belediye başkanından sadece 26’sı kadındı.
Eminim, kadın belediye başkanı sayısının böylesine az olduğunun farkında değildiniz bugüne kadar.
Ama farkına varın artık.
Özellikle de bugün.
Çünkü bugün 3 Nisan.
1930 yılının 3 Nisan’ında yüce Meclis, Türk kadınına belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı veren kanunu kabul etmişti.
Derseniz ki:
Etmiş de ne olmuş? 26 kadın başkan arasında hiç büyükşehir belediye başkanı yok. Aydın’ın CHP’li, Tunceli’nin DTP’li başkanlarından başka, il belediye başkanı da yok.
Haklısınız yok.
Hele DTP’nin 15 kadın belediye başkanı olmasa, geriye ne kalır?
CHP’den 6, Ak Parti’den 3, Demokrat Parti’den de iki belediye başkanı.
Hatırlıyorum da, yerel seçimlerden önce başta Sayın Başbakan olmak üzere bütün parti liderleri “çok sayıda” kadın belediye başkanı görmek istediklerini “beyan” etmişlerdi.
Fakat “beyan” etmek ile “bayan” belediye başkanı seçilmiyor.
Bayanları önce “aday göstermek” gerekiyor.
Hem de “makul ve mantıklı” yerlerden.
Örnekse...
Ak Parti Karşıyaka veya Foça’da kadın aday gösterse ne olur, göstermese ne olur?
Sanmayın ki sonuç...
Tıpkı CHP’nin Konya veya Kayseri’den göstereceği kadın adayların akıbetinden farklı olur!
* * *
Ha. Listeyi eksik bırakmayalım.
Bir de Afyon Bolvadin Belediye Başkanı var, MHP’li.
29 Mart’ta seçilen Mehmet Koçum bir yıl kadar sonra vefat edince, yerine Nazmiye Kılçık’ı seçti belediye meclisi.
Böylece sayı 27’ye yükseldi.
Ama yine de, kadın belediye başkanlarının oranı, toplam başkan sayının “binde biri bile” etmedi!
Velhasıl...
Ne kadar utansak azdır.
Tek karelik şerefe!
Sinirler bozuk
1 Nisan geldi, geçti. Fakat geçerken... Elektriğe gelen yüzde 9.26, doğalgaza gelen yüzde 18.72 oranındaki zamlarla; deldi, geçti!
Yaşanan “şaka” değildi.
Tıpkı öteki gerçekler gibi...
Aynı gün 1 milyon 837 bin kişi, üniversite sınavına girecekti ama en azından birinin, 18 yaşındaki Damla Orhan’ın giremediğini biliyorum.
Çünkü sabaha karşı kalp krizi geçirdi Damla.
Doktorlar “sınav stresinden olabilir” dediler.
Maalesef kurtarılamadı, vefat etti.
Yine biliyorum ki, bugün “İzmir’in stresi” her zamankinden yüksek olacak.
“Malum dava” başlıyor çünkü.
Gerçekten sinir bozan bir durum.
Elden geldiğince sakin olmak lâzım.
Hatta mümkünse...
İzmir’e mebzul miktarda “Prozac ve Xanax” takviyesi yapmak lâzım!