Silivri’de neler oluyor?

TUNCAY Özkan bağırıyor.
Yok.
Haykırıyor.
“İnsanları mezbahaya gelmiş danalar, kuzular gibi tutmuşsunuz burada. Arkamda ordu yok diye beni burada tutuyorsunuz. Bu bize yapılan zulümdür” diyor.
Yalan mı?
Biri de çıkıp, “yalan” desin.
Silivri’de süren mezalimin, bir hukuk devletine egemen olması gereken koşullara uygun olduğunu söylesin.
Tuncay Özkan bağırıyor.
Yok.
Haykırıyor.
“Benim suçum ne? Yeter artık. Ya bana suçumu söyleyin ya da bu yargılamayı bırakın. Ben kurbanlık koyun değilim” diyor.
Yalan mı?
Biri de çıkıp “yalan” desin.
Silivri’ye tıkılanlardan çoğunun “kurbanlık koyun olmadığını” söylesin.
Tuncay Özkan susmuyor.
“Açlık grevine başlıyorum. Gerekirse ölüm orucuna gideceğim” diyor.
Mahkeme Başkanı “Sus” diyor.
Tuncay Özkan susmuyor.
Mahkeme Başkanı işaret ediyor.
Tuncay Özkan salondan çıkarılıyor.
* * *
Bu kez söz Mustafa Balbay’da.
Öyle bir soru atıyor ki ortaya.
Atom bombası mübarek!
“Bu ülkenin kuvvet komutanları, ordu komutanları eksik teşebbüste bulunmuş da Mustafa Balbay mı tam teşebbüste bulunmuş, Balbay mı darbe yapmış?”
Haydi bakalım ağalar.
Haydi bakalım paşalar.
Cevap verin.
Balbay eksik veya tam, yaş veya kuru; şu darbe işinin neresinde?
Çalışın biraz.
İşinizi hakkıyla yapın.
Milletin parasını Silivri’nin çöplüğüne savurmayın.
Kim suçlu?
Kim suçsuz?
Çıkarın ortaya.
Eksik teşebbüs mü var?
Tam teşebbüs mü var?
Yoksa işin içinde inceden planlanmış başka bir darbe hazırlığı mı var?
Yetti artık.
Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay ile benzer durumda olanlara reva görülen zulüm bitsin artık

Komuta kademesi
EGE Ordu Komutanı Orgeneral Kıvrıkoğlu’nun hiç hesapta yokken İstanbul’a gitmesine üzüldüm ama yaşanan sorunun bir şekilde çözüme kavuşması çok iyi oldu.
Çünkü işin sonu, gerçekten YAŞ olacaktı.
Tabii canım.
Karşılıklı inat ve ısrar, nereye kadar?
30 Ağustos geldi mi, bir de bakacaktık, ortada kimse kalmamış.
Kara Kuvvetleri Komutanı, Genelkurmay Başkanı kim olurdu o zaman?
Vallahi korkuyordum...
Geliş gidiş Erdoğan ailesine kalacaktı TSK!
Kıdeme bakarsan, büyük oğul Ahmet Burak Erdoğan’ın Genelkurmay Başkanı olması lâzım.
Fakat kardeşimiz “çürük raporu” alıp, askerlik yapmadığı için; onu bu göreve getirmek yanlış olurdu.
Dolayısıyla Ahmet Burak Kara Kuvvetleri Komutanı, Necmettin Bilal Erdoğan da Genelkurmay Başkanı olurdu.
Ne de olsa bedelli-medelli... 15-20 gün askerlik yapmışlığı var.
Ağabeyine göre, çok daha tecrübeli yani!

Tek karelik kaydırak