Kredi notunun but tarafı!

En azından MHP uyandı sonunda. Başını kaldırınca bir de ne görsün, ahali sersefil, perperişan.
Asıl darbeyi halk yemiş.
Suikastın ağababası garibana yapılmış.
İddianamelerin en kalını işsizlerin tepesine düşmüş.
Peki.
Bu durumda ne yapmak lazım?
Devlet Bahçeli anladı ki...
Sözü inatla ve ısrarla “halkın gündemine” getirmek lazım:
“Bir tarafta işini yürüten yandaşlar, dünürler ve akrabalar vardır; diğer tarafta ise ağırlaşan sefalet şartları içinde yaşayan vatandaşlarımıza ‘ne yapalım imkânlarımız az’ diyerek eşitlikten yoksun, ahlaktan uzak ve insanlıktan bihaber bir şekilde yaklaşılmaktadır.”
* * *
Hatta cesareti olanlar, daha net ve sarsıcı adımlar atabilmeli.
Hayrettir ama...
Seçim arifesinde Yaşar Okuyan sayesinde gelecek üç beş oyun peşine düşen Deniz Baykal, bugün milyonlarca oyu peşinden sürükleyecek bir “siyasi tavrı” simgeleyen aynı Yaşar Okuyan‘ın farkında değil.
Onun TEKEL işçilerinin arasına karışıp, “Sağlık sorunlarım olmasına rağmen dayanabildiğim kadar açlık grevinde sizlerle birlikte olacağım” demesi, acaba Sayın Baykal‘ın zihninde “vatsız ampul” kadar dahi olsa, bir ışık yakmıyor mu?
* * *
Galiba politikacılar kasaba da gitmiyor. (Başbakan’ın peşi sıra gidenler, büyük marketlerin et reyonlarına da gidebilir tabii!)
Sahi...
Etin kilosu kaç lira, farkında mısınız?
Bu kafayla gidilerse, işin nereye varacağının hesabını yapan var mı aranızda?
Maziye bakarsak eğer...
Kasap et derdindeydi eskiden.
Şimdi asıl onlar can derdinde!
Vatandaş ise zaten “koyun yerine” konmuş...
Çoğunun canı, “son nefes” olarak ağızdan çıkmak üzere!
Neymiş...
Türkiye’nin kredi notu artıyor!
Madem öyle, kredi notunun but tarafından kes bir kilo...
Bakalım kim yiyecek?

Görüntü muhteşem
Demokrat Parti İzmir il yönetiminden kalabalık bir grup “İzmir kazan gazeteler kepçe” turuna çıktı geçen gün.
Heyetin başında Genel Başkan Yardımcısı Aytun Çıray vardı.
İddia ile söylüyorum....
DP’liler aynı kadro ile sokağa çıkıp, hep birlikte yürümeye başlasa; trafikte aksamaya yol açarlar.
Hani derler ya...
Artist gibi.
Gerçekten hepsi, artist gibiydi.
Yüzlerine de söyledim:
Görüntü muhteşem.
Bunun üzerine hemen bir laf geldi:
- Ya ses?
İşin doğrusu, şimdilik “kısık” biraz.
Ve bir şey daha...
Bu arkadaşlar yeri geldiğinde takım elbiselerini çıkarmalılar.
Çünkü İzmir...
Alsancak’tan, Bostanlı’dan ibaret değil!

Tek karelik kadeh