Feyzi Hepşenkal

Feyzi Hepşenkal

feyzihepsenkal@mynet.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

GEÇEN sene mayıs ayında yüzde 13,6 olan işsizlik oranının, bu yılın aynı ayında yüzde 11’e gerilemesinden mutluyum elbette.
İşsiz sayısının 3 milyon 382 binden, 2 milyon 846 bine düşmesinden memnunum elbette.
Bir yılda 1 milyon 600 bin kişinin iş bulmasını sevinçle karşılıyorum elbette.
Velhasıl.
Keyfim yerinde.
Ama kâğıt üzerinde!
* * *
Çünkü açıklanan işsizlik rakamlarının “ciddiyeti” konusunda, tıpkı sendikalar gibi, benim de ciddi şüphelerim var.
İyi kötü bir çevre sahibiyim.
Kimi yakından, kimi uzaktan yüzlerce insan tanıyorum.
Bunların arasında epeyce işsiz vardı.
Bakıyorum.
Hepsi işsiz hâlâ.
İşe giren bir kişi bile yok.
* * *
Hoş.
“İşe girmek” kavramı, aynı zamanda “işlerin yoluna girdiği” anlamına da gelmiyor.
Ahmet işe giriyor sözde...
Ama sigortası yok.
Mehmet işe giriyor sözde...
Ama ücretini alamıyor.
Hüseyin işe giriyor sözde...
Ama aldığı para 10 gün geçinmeye yetmiyor.
Ve korkarım.
“İşe girdi” denilen insanların büyük hatta çok büyük bölümünü bu durumdakiler oluşturuyor.
Ne yani...
Bu insanları “iş sahibi” yerine mi koyacağız şimdi?
* * *
Yine de merak ediyorum.
Yoksulluğun ve sefaletin kol gezdiği bu dönemde işe giren 1 milyon 600 kişi kim?
Kaçı kendi halinde yaşayanlardan?
Kaçı iktidarın dümen suyuna kapılanlardan?
En iyisi açıklayın o 1 milyon 600 bin kişinin ismini, açıklayın işe girdikleri yerleri, açıklayın aldıkları ücretleri.
Açıklayın ki...
İşsizliğin pençesinde kıvranan milyonlarca insan da; “Belki bir gün sıra bize gelir” umuduyla baksın yarınlara!


Başlangıç güzel
TAM DA büyük felaketin 11’inci yılında, olası felaketler sonrasında “umut ışığı” olacak bir açıklama yaptı İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanı Fuat Barandır.
“Bio-radar” adı verilen bir cihaz almış İzmir Büyükşehir Belediyesi.
Taşınabilir bir bilgisayar ve ona kablo ile bağlı özel bir antenden oluşan bu cihaz, 1 metre kalınlığındaki bir duvarın arkasında duran canlıyı tespit edebiliyor, normal kalınlıktaki duvarın arkasından ise 5 metre uzaklıktaki alanı tarayabiliyormuş.
Amaç...
Deprem gibi afetlerde zamanı verimli kullanmak.
Ve böylece daha çok can kurtarmak.
İyi de, büyük bir depremde, binlerce bina çöktüğünde bir “bio-radar” kime yeter?
Netice...
Başlangıç güzel.
Ya devamı?
Gelecek mi?


Tek karelik poz

İşsizlik sahiden azaldı mı