İki dudak arasında 550 tutsak!

BİR değil, yüz değil... “Millet ile vekili arasında uçurum var” dedik, belki bin defa.
Ama her defasında derde deva olunacağına, demokrasinin gerekleri uygulanacağına... Genel başkanların diktatörlük hevesi daha da azgınlaştı.
Her seçim, genel başkanları biraz daha amaçlarına yaklaştırdı.
Otur, otur.
Kalk, kalk.
Genel başkanlar, kurşun askerlerden oluşan Meclis gruplarının başkomutanlarıydı artık!
TÜSİAD’ın çıkardığı Görüş Dergisi’nin kapağı, bu gerçeği somut biçimde resmediyor.
TBMM’nin ister eskisi gibi 450, ister bugünkü gibi 550 üyesi olsun.
Hiç fark etmez.
Asıl önemli olan, grubu olan kaç parti var?
İkiyse iki...
Üçse üç...
Dörtse dört...
TBMM’nin üye sayısı, işte o kadar!
* * *
TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner, pek güzel söylemiş:
“Son on yılda, çıkan kanunların yüzde 95’i bakanlar kurulu tasarısı olarak gerçekleşmiş. Yani yasama sürecinin sahibi milletvekillerinin teklifi ile kanunlaşan kanun taslakların oranı sadece yüzde 5!!!”
Böyle bir düzen olur mu?
Böyle bir demokrasi olur mu?
Siz istediğiniz kadar, “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” diye...
Hikâye!
* * *
Ülkeye hâkim olan düzenin tek hâkimi, partilerin genel başkanlarıdır sadece.
Ve o genel başkanlar, emir komuta düzeni ile gerçekleşen kongrelerde seçilirler oy birliği ile!
Sonra...
Varsa demokrasi, yoksa demokrasi.
Oysa...
Demokrasi, bir siyasal partinin “içinde” olmalı önce.
Aksi halde...
İçinde demokrasi olmayan bir partinin genel başkanına kim inanır?

Dürüstlüğün bedeli!
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bir yıllık faaliyet özetini okuduğumda, şu iki madde özellikle dikkatimi çekti:
n 2009 yılında toplam 151 milyon TL, Ocak 2010’da 22 milyon TL olmak üzere 13 ayda toplam 173 milyon TL Hazine borcu ödendi. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2004 Haziranı’nda faizleriyle birlikte 1 milyar 804 milyon TL olan borcu, 418 milyon TL’ye düşürüldü. İzmir’in, Hazine’ye vadesi geçmiş tek kuruş borcu bulunmuyor.
n Mahalli idarelerin Hazine’ye olan 14 milyar 300 milyon TL tutarındaki borcu içinde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin payı, sadece yüzde 2.92’dir. Buna karşın Ocak 2010’da Hazine’nin mahalli idarelerden yaptığı 58 milyon TL’lik tahsilâtın yüzde 37.93’ünü (22 milyon TL) İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı ödemeler oluşturdu.
Açıkçası...
Dürüstlüğümüze sevineyim mi?
Dürüstlüğün enayilik sayıldığı bir dönemde gösterilen bu hassasiyete üzüleyim mi?
Bilemedim!

Tek karelik Meclis!