İki bakan, iki ayıp

SON dönemde tadının iyice kaçtığını, akla ziyan mantık hataları yapıldığını kabul etsem de, sıkı bir Kurtlar Vadisi müdavimi olarak; Devlet Bakanı Faruk Çelik’in açıklamasını öncelikle protesto ediyorum.
Lafa bakın:
“Kurtlar Vadisi’nin yayınlandığı saat yatsı namazına denk geldiği için cemaat camiye gitmiyor. Ayrıca dizideki karakterler günlük yaşamda, vurdulu-kırdılı tarzı ön plana çıkarıyor. Bu sorunu mutlaka çözmemiz lazım.”
Peki, ne yapalım?
Akla gelen ilk çözüm şu:
Yatsı namazının saatini değiştiremeyeceğimize göre, Kurtlar Vadisi’nin saatini değiştirelim!
Faruk Çelik en iyisi, sorunu Bakanlar Kurulu gündemine getirsin.
Bir güzel tartışsınlar.
Sayın Başbakan “asıp” dizinin saati mi değişecek?
Yoksa “kesip” kökten mi imha edilecek?
Karar versinler.
Ardından yayınlasınlar kanun hükmünde bir kararname...
Olsun bitsin.
* * *
AKP Hükümeti’nin sayın bakanları zaten işleri oldu bittiye getirme konusunda pek mahir.
İşte Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün.
O da isabet buyurmuş, “2015 yılında otomobil üretiminin yarısının Asya’da yapılacağını” söylemiş.
Türkiye de, Asya’da ya!
“Amerika’da otomotivin kalbi olarak nitelenen Detroit’in yerine bu bölgedeki şehirlerden biri geçecek” ya...
Nihat Ergün de, “Detroit’in yerini alabilecek yeni şehirler arasında niçin bizim şehirlerimiz olmasın?” diye sormuş haklı olarak.
Buraya kadar sorun yok.
* * *
Ya sonra?
Sonrası mühim.
Zira aday şehirleri sıralarken “Bursa, Kocaeli, Sakarya olabilir” demekle, en azından İzmir’e büyük haksızlık yapmış.
Tamam.
Kendisi Kocaeli Milletvekili.
Seçildiği şehrin çıkarını düşünmek bir milletvekili olarak görevi.
Ama şu an bakan.
Hem de bir şehrin sanayileşme rotasını belirleme gücünü elinde tutan bir bakan.
Kendisine hararetle öneririm:
Nihat Ergün bir kasaba politikacısı mı, yoksa Türkiye Cumhuriyeti’nin bir bakanı mı olduğuna acilen karar vermeli!
Ve kadere bakın ki...
Bakan Ergün’ün bu talihsiz açıklamayı yaptığı gün, Çinli otomotiv yatırımcıları da İzmir’deydi!


CHP’nin İzmir’i...
KEMAL KILIÇDAROĞLU’nun adaylığını açıkladığı gün, CHP’li milletvekillerinin bir bölümü “destek bildirisi” yayınlamıştı.
Günün telaşı yüzünden, isimler üzerinde fazla durulmadı.
Oysa listede kimlerin olduğu, geleceğin nasıl şekilleneceğinin de haberini veriyordu.
Hele İzmir ise söz konusu olan, o isimlere tekrar bakmak gerekiyor. Bildiride, dört milletvekilinin adı vardı sadece:
Güldal Mumcu, Abdurrezzak Erten, Oğuz Oyan, Kemal Anadol...
Güldal Mumcu, TBMM Başkanvekili. Bu görevi bırakıp, parti yönetimine gireceğini sanmıyorum.
Abdurrezzak Erten, Genel Sekreter Önder Sav’a çok yakın biri. Zaten Parti Meclisi üyesiydi, görevine devam edecektir.
Oğuz Oyan, epeydir Deniz Baykal’a uzak, hatta muhalifti. Parti Meclisi’ne ve dahası MYK’ye girebilir.
Kemal Anadol, CHP’nin TBMM Grup Başkanvekili olarak zaten forslu ve etkiliydi. Parti yönetimine Kılıçdaroğlu veya kendisi isterse, girer ve Genel Başkan Yardımcısı olur.
Ve bu arada...
Adını sonradan listeye yazdıran Ahmet Ersin’e dikkat!
Halen Parti Meclisi üyesi olan Canan Arıtman, Bülent Baratalı ve aynı zamanda MYK üyesi Mehmet Ali Susam’ın işi ise korkarım zor.


Tek karelik KK