Hesabı şaşıranlar var

BUNDAN böyle sosyoloji, siyaset bilimi, matematik, istatistik gibi dallarda eğitim veren kurumlar, “haddini aşanları ve hesabı şaşıranları” iki emsalsiz örnekle anlatabilirler öğrencilerine.
İlkinin sahibi Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’tır ki, referandumda çıkacak “Evet” oylarının “Yüzde 99’u AKP’nindir” diyebilmiştir.
Yani.
Hassas bölgelerindeki “Evet” düğmesine basılıp, avaz avaza “Evet” diye bağırtılan anlı şanlı onca yazar-çizerden, şarkıcı, artist, profesör, futbolcuya...
Zırt Diyenler Derneği başkanlarından Pırt Edenler Federasyonu başkanlarına...
Ve dahası 2009 yerel seçiminde Saadet Partisi’ne 2 milyon, Büyük Birlik Partisi’ne 1 milyon oy veren insana...
AKP’li Bülent Arınç’ın hesabına göre, “topunun değeri” ancak yüzde 1 edecektir, “Evet” diyenlerin safında!
* * *
İkinci örneğin kahramanı BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’tır ki, o da “Referandumda kullanılmayan her oy bizimdir” demektedir.
Bir söz vardır hani:
Ya hesap bilmiyor, ya dayak yememiş!
Bu da o hesap.
Bilmiyorsa öğrensin Demirtaş.
Her seçimde sandığa gitmeyenler “zaten” vardır.
Zerre kadar kafası çalışan ve insafı olan biri, kendi hesabını yapmadan, geçmiş seçimlerdeki “Geçerli oy oranı” hesabını çıkarmalıdır.
İşte son 10 seçim/referandumdaki hesap:
1987 Genel Seçimi: Yüzde 93,3; 1989 Yerel Seçimi: Yüzde 81,4; 1991 Genel Seçimi: Yüzde 83,9; 1995 Genel Seçimi: Yüzde 85,2; 1999 Genel Seçimi: Yüzde 86,9; 2002 Genel Seçimi: Yüzde 79,1; 2004 Yerel Seçimi: Yüzde 76,25; 2007 Genel Seçimi: Yüzde 84,2; 2007 Anayasa Referandumu: Yüzde 67,5; 2009 Yerel Seçimi: Yüzde 85,1
Hepsinin ortalaması:
Yüzde 82,2
* * *
Gelin bir kıyak çekelim Demirtaş ile BDP’ye.
Şu yüzde 82,2’yi, Kürt kardeşlerimizin güzel hatırı için yuvarlak hesap yüzde 85’e çıkaralım. (Sakın küçümsemeyin, 1 milyon 335 bin oy demek!)
Ve hesabı bir daha ve de doğru şekilde yapalım şimdi:
12 Eylül’de, referanduma katılma oranı yüzde 85’in altına “ne kadar düşerse” işte o kadar oy, BDP’nindir.
YSK, seçmen sayısını 49 milyon 446 bin 269 olarak açıkladığına göre ve örneğin referanduma katılma oranı yüzde 80 olursa...
BDP’nin kıymet-i harbiyesi de, 2 milyon 472 bin 313 oya tekabül edecektir.
Hesap bu işte, Selahattin Demirtaş; bilmem, anlayabildin mi?
Tabii bir ihtimal daha var, seçime katılma oranının, mesela “yüzde 90” olması gibi.
O zaman hesap şaşkınları, dayak yememek için nereye kaçar; bugünden hesabını yapsınlar!



Coşamadık işte!
REUTERS Ajansı işi abartmış, dünyayı boşuna telaşa vermiş bence.
Yok efendim “Başbakan Erdoğan Türkiye -Rusya maçını izlemeye gittiğinde, ponpon kızların sahaya çıkması yasaklanmış” falan, filan...
Hiç olur mu öyle şey!
Sayın Başbakan’ımın her fırsatta “Biz kimsenin kılık kıyafetine karışmıyoruz” demekten, dilinde tüy bitti.
Ayıptır, ayıp.
Bu yapılan, ponpon kızların poposuna bakmaktan daha büyük bir ayıp!
Türkiye Basketbol Federasyonu, meselenin gerçek sebebini güzelce açıkladı zaten.
Neymiş?
Ukraynalı dans grubu Red Foxes, “izleyiciyi coşturamadığı için” sahaya çıkarılmamış.
Gülmeyin.
Olabilir.
Her Türk, bir Ukraynalı gördüğünde coşmayabilir!


Tek karelik yasak!