GÜLBEN ERGEN, ikizlerinden birine “Ares” adını verdi.
Yılmaz Erdoğan’ın oğlu oldu, adını “Rodin” koydu.
Sinema ve televizyon dizilerinin bir başka yıldızı Özge Özberk da hamile. Yakında bir oğul sahibi olacak.
Sormuşlar kendisine:
“İsmi ne olacak?”
Cevap:
Leo!
Neden?
Demiş ki:
“Leo, hem aslan demek hem de kulağa çok hoş geliyor. Kocam da bende aslan burcuyuz. Ben de burcumun özelliklerini çok seviyorum.”
Allah doğan bebeklere de, doğacak olanlara da sağlık ve uzun ömür versin. Analı babalı büyüsünler. İsimleriyle yaşasınlar.
* * *
Hep, Ahmet.
Hep, Mehmet.
Hep, Ayşe.
Hep, Fatma.
Olur mu?
“Olmaz” diyenler çoğaldı anlaşılan.
Üstelik açılım falan da işin içine girince, nüfus müdürlüklerindeki memurlar, “Yasak hemşerin, bu ismi koyamazsın” diyemiyor kimseye.
* * *
Madem yol açıldı, biraz fikir jimnastiği yapalım.
Meselâ...
Georcep.
Nasıl?
Fena değil.
George ile Recep’ten mülhem, ilginç bir karışım!
Veya...
Emilope.
Emine ile başlıyor, pek beğendiğim bir hanımefendi olan Penolope (Cruz) ile bitiyor.
Hedefi tam 12’den vurmak için ise yapılması gereken şey belli.
Bir tutam Abdullah, biraz da Barack, alın size; geleceğin lideri!
Abarallah.
Hatta peşine de “Gülbama” ekleyin, olsun bitsin!
İzmir farkı
BATILI ülkelerinde hatalara göz yumulmaz. Demokrasinin gelişmiş olduğu yerlerde yanlışlara kayıtsız kalınmaz.
Oralarda “vatandaş” olmak ile “hak aramak” arasında kopmaz bir bağ vardır her zaman.
Ve Türkiye’de insanlar ne zaman itilip kakılmaya karşı seslerini yükseltecek, enselerine vurup lokmalarını alanları doğduğuna pişman edecekler...
İşte o zaman, işler yoluna girmeye başlayacak birer birer.
2009’un ilk 10 ayında, Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı’na 1806, İl ve İlçe İnsan Hakları Kurullarına 2105 olmak üzere toplam 3911 kişinin “hak ihlali” iddiasıyla başvurması; hak aramada ne kadar korkak ve/veya duyarsız olduğumuzu kanıtlıyor.
Buna rağmen, 345 şikâyet ile Türkiye’de en çok başvurunun İzmir’den yapılmış olması ise “İzmir’in farkını” ortaya koyuyor.
Ama yetmez.
Evinizi su mu bastı, tapu dairesinde dosyanız mı savsaklandı, telefon faturanız da bir gariplik mi var... Her ne ise sizi rahatsız eden... Neresi olduğu fark etmez.
Şikâyet edin.
Yükseltin sesinizi.
Yoksa bu düzen böyle gelmiş, böyle gider.
Tek karelik kıskançlık