‘Evet’ diyenler

İZMİRLİ avukat Noyan Özkan, “Hükümet’in kontrolü altındaki basın ve yayın kuruluşları ve idareler tarafından halkoylamasında eşit ve adil tartışma ortamını yok eden tek taraflı ve yanlı propagandalar yapılmış ve yapılmaktadır” dedi...
Ve gönderdiği şikâyet dilekçesi ile Yüksek Seçim Kurulu’ndan, “referandumu ciddi biçimde sakatlayan bu haksız ve vahim sürece müdahale etmesini ve referandumun yargısal denetiminin gerektirdiği hukuku yaratmasını” talep etti.
Şimdi kim diyebilir ki...
Noyan Özkan haksız.
Başbakan’ın medyasına bir bakın, şaşarsınız.
Koca gazetelerden vızıltıdan haber sitelerine kadar, iktidarın kontrolünde olan ve iktidara yaranmak isteyen ne kadar medya kuruluşu varsa, hepsi fazla mesaide!
Sürekli haber üretiyor ve abartıyorlar.
Özellikle vakti zamanında ucundan kenarından da olsa “ülkücü” sıfatı ile anılmış ama çoktan tedavülden kalkmış kişileri bulmak ve onlara “Evet” dedirtmek, bu arkadaşlar için büyük önem taşıyor şu sıra.
Nedeni malûm.
Aynı hassasiyet, fazlasıyla Başbakan için geçerli zira!
* * *
Referandumda “Evet” propagandası yapacak partilerin oluşturduğu cephe belli.
AKP başta, Saadet Partisi arkasında.
Arkasında çünkü aynı tabana tutundukları için, ters düşmeyi göze alamıyorlar.
Tıpkı AKP’den ayrılan Abdüllatif Şener’in kurduğu Türkiye Partisi gibi!
Bir de BBP var tabii.
Onlar da, referandum vesilesi ile MHP’den kaçabilecek üç-beş oyu kapmanın hesabını yapıyor büyük ihtimal.
Ya sonra?
Sonrası yok.
Aslında var da, olanlar çok komik.
Çünkü iktidar medyası çakıyor manşeti:
“Evet diyecek parti sayısı 7’ye ulaştı”
* * *
Vay anasını... Kim ki onlar?
Güçlü Türkiye Partisi, Büyük Anavatan Partisi, Türkiye Adalet Partisi.
Hepsi bu kadar mı?
Ayıp.
Türkiye’de parti çok.
Beş on tanesini sayıvereyim hemen:
Alternatif Parti, Aydınlık Türkiye Partisi, Demokrat Halk Partisi, Gönül Birliği Yeşiller Partisi, Eşitlik Partisi, Lider Türkiye Partisi, Milli Egemenlik Partisi, Sağduyu Partisi, Ayyıldız Partisi, Milli Demokrat Halkın Partisi, Bizim Parti, Çağdaş Türkiye Partisi, Müdafaai Hukuk Hareketi Partisi, İşçi Kardeşliği Partisi, Vatanseverler Partisi, Yüce Diriliş Partisi, Sevgi ve Dayanışma Partisi, Türkiye Özürlüler Partisi, Ebedi Nizam Partisi...
Çalın hepsinin kapısını.
Belki “güzel hatırınız” için, onlar da (Evet) der!

Tek karelik bombe!

Aman Başkan dikkat!
AYLARDAN Temmuz, hava sıcak mı sıcak...
İzmir ise büyük bir şehir.
İstanbul’dan bile büyük!
Ciddiyim.
İzmir Büyükşehir Belediyesi sınırları içindeki alanın yüzölçümü, İstanbul’un iki misli.
Gezmekle bitmez yani.
Ama insan Büyükşehir Belediye Başkanı olunca, mecbur, gezecek.
Sıcak da olsa gezecek.
Soğuk da olsa gezecek şehrini.
Aziz Kocaoğlu da, geçen iki gün boyunca dere tepe düz gitti; Selçuk, Torbalı, Bayındır, Menderes, Kemalpaşa’yı gezdi.
Bu arada Belediye’den gelen fotoğraflarda birşey dikkatimi çekti.
Vücudunu sarıp sarmalayan bir t-shirt giymiş Kocaoğlu.
Giyince de göbek nahiyesi fena halde bombe yapmış!
Acaba kilo mu almış?
Yoksa fotoğraflardaki görüntü, bir göz yanılsaması mı?